Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Übersetzung
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Übersetzung
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
sub-orbital
dope fiend
find it in heart
deep-sea environment
orofasiyal diskinezi
centigrade scale
be champing at the bit
luminous intensity unit
alelade faiz
subirrigaiton method
gouty node
close packed direction
greater sandeel
for local calls
keep under wraps
mintman
sivil cephe
an appropriate intervention
monastic
wold [obsolete]
polar maritime air
batch formula
anti–authority
rehabilitation and reintegration into the community
erişim sağlamak
suture
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"suture"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 34 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
suture
n.
dikiş
Eyebrow, forehead, scalp all the way to the lambdoid
suture.
Kaş, alın, kafa derisi lambdoid
dikişe
kadar.
More Sentences
Medical
2
Medical
suture
n.
dikiş
The surgeon's
suture
technique minimizes scarring.
Cerrahın
dikiş
tekniği yara izini en aza indiriyor.
More Sentences
3
Medical
suture
n.
dikiş atma
The nurse brought a
suture
set.
Hemşire
dikiş atma
setini getirdi.
More Sentences
General
4
General
suture
n.
derz
5
General
suture
n.
ek yeri (kemik)
6
General
suture
n.
dikiş ipliği
7
General
suture
n.
dikiş yeri
8
General
suture
n.
birleşme çizgisi
9
General
suture
n.
parçaların birleşmesi
10
General
suture
n.
(dikiş ipinden) düğüm
11
General
suture
n.
kaynaşık eklem
12
General
suture
n.
ilmek
13
General
suture
n.
oynamaz eklem
14
General
suture
n.
meyve yüzeyinde dikiş benzeri kıvrım
15
General
suture
n.
(böceklerde) kınkanatları birleştiren çizgi
16
General
suture
n.
(kabuklularda) birleşme çizgisi
17
General
suture
v.
dikiş atmak
18
General
suture
v.
dikişlerle sabitlemek
19
General
suture
v.
dikerek kapatmak
Medical
20
Medical
suture
n.
ameliyat dikişi
21
Medical
suture
n.
cerrahi iplik
22
Medical
suture
n.
dikişte kullanılan iplik/tel
23
Medical
suture
n.
dikiş yeri
24
Medical
suture
n.
sütür
25
Medical
suture
n.
yara kenarlarını birleştiren dikiş
26
Medical
suture
n.
yara kenarlarının dikiş ile birleştirilmesi
27
Medical
suture
n.
yara dikişi
28
Medical
suture
n.
dikiş atmaya yarayan ip
29
Medical
suture
n.
dikiş
30
Medical
suture
v.
dikiş atmak (yaraya vb)
Anatomy
31
Anatomy
suture
n.
kafatası eklemi
32
Anatomy
suture
n.
(kafatası) hareketsiz eklem
Botanic
33
Botanic
suture
n.
tohum kabuğunda birleşim çizgisi
34
Botanic
suture
n.
tohum zarfında çatlama çizgisi
Bedeutungen, die der Begriff
"suture"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 54 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
interrupted suture
n.
tek tek dikiş
2
General
wire suture
n.
tel dikiş
3
General
mattress suture
n.
matris sütür
4
General
silk suture
n.
ipek sütür
5
General
glover's suture
n.
bir tür yara dikişi
Technical
6
Technical
radial suture
n.
radyal derz
7
Technical
surgical linen suture
n.
cerrahi keten iplik
8
Technical
continuous suture
n.
kontinü sütür
Medical
9
Medical
catgut suture
n.
katgüt
10
Medical
czernylemberfs suture
n.
czernylembert dikişi
11
Medical
polyamide suture
n.
poliamid iplik
12
Medical
surgical polyester suture
n.
cerrahi poliester iplik
13
Medical
suture needle
n.
cerrahi iğne
14
Medical
suture techniques
n.
sütür teknikleri
15
Medical
czerny suture
n.
czerny dikişi
16
Medical
cushing suture
n.
cushing dikişi
17
Medical
surgical silk suture
n.
cerrahi ipek iplik
18
Medical
suture forceps
n.
dikiş pensi
19
Medical
surgical polyglactin suture
n.
cerrahi poliglaktin iplik
20
Medical
surgical linen suture
n.
cerrahi keten iplik
21
Medical
surgical polyamide suture
n.
cerrahi poliamid iplik
22
Medical
suture granuloma
n.
sütur granülomu
23
Medical
gambee stitch (suture)
n.
gambee dikişi
24
Medical
connell suture
n.
connel dikişi
25
Medical
lembert suture
n.
lembert dikişi
26
Medical
deschamps suture needle
n.
deschamps dikiş iğnesi
27
Medical
suture materials
n.
sütür materyalleri
28
Medical
single layer extramucosal-seromuscular suture technique
n.
ekstramukozal-seromüsküler tek kat dikiş tekniği
29
Medical
suture material
n.
sütür materyali
30
Medical
running suture
n.
devamlı dikiş
31
Medical
double triangle shaped suture uvulopalatopexy
n.
çift üçgen şekilli sütür uvulopalatopeksi
32
Medical
transparenchymal suture materials
n.
transparenkimal geçilen sütür materyalleri
33
Medical
quilled suture
n.
gerginliği büyük bir yüzey alanına dağıtmak için uygulanan bir dikiş yöntemi
34
Medical
suture a wound
v.
yaraya sütür atmak
35
Medical
remove the suture
v.
dikiş almak
36
Medical
remove the suture
v.
dikişi almak
Anatomy
37
Anatomy
lamboid suture
n.
kafatasının oksipital ve parietal kemikleri arasındaki birleşme çizgisi
38
Anatomy
lamboid suture
n.
lamboid sütür
39
Anatomy
lamboid suture
n.
lambdoid sütür
40
Anatomy
transverse suture
n.
alın ve yüz kemiği arasındaki birleşme çizgisi
41
Anatomy
sagittal suture
n.
iki adet yan kafa kemiğinin kafatasının üstünde birleştiği yerde bulunan tırtıllı çizgi
42
Anatomy
harmonic suture
n.
iki yüzeyin yan yana gelmesiyle oluşan sütür
43
Anatomy
harmonic suture
n.
düz dikiş
44
Anatomy
occipitomastoid suture
n.
oksipital ve temporal kemikler arasındaki sütür
45
Anatomy
occipitomastoid suture
n.
lambdoid sütürün devamı
46
Anatomy
intermaxillary suture
n.
üst çene kemiğinde iki maksilla arasındaki sütür
47
Anatomy
internasal suture
n.
internazal dikiş
48
Anatomy
interparietal suture
n.
iki paryetal kemiği birleştiren dikiş
49
Anatomy
coronal suture
n.
kafa tasının parietal ve frontal kemikleri arasına uygulanan bir dikiş
50
Anatomy
coronal suture
n.
koronal sütür
51
Anatomy
parietomastoid suture
n.
yan kafa kemiklerinin şakak kemikleri ile birleştiği dikişe benzer çizgi
Dentistry
52
Dentistry
physical properties of suture materials
n.
sütür materyalinin fiziksel özellikleri
53
Dentistry
liquid absorption capacity of suture materials
n.
sütür materyallerinin sıvı absorbsiyon kapasitesi
Geography
54
Geography
suture zone
n.
kenet kuşağı
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of suture
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy