Verlauf

table (something)

Bedeutungen von dem Begriff "table (something)" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Colloquial
1	Colloquial	table (something) v.	(bir şeyi) ertelemek
2	Colloquial	table (something) v.	(bir şeyi) geciktirmek
3	Colloquial	table (something) v.	(bir şeyi) askıya almak
4	Colloquial	table (something) v.	(bir şeyi) tecil etmek

Bedeutungen, die der Begriff "table (something)" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 25 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Idioms
1	Idioms	bring (someone or something) to the peace table v.	barış masasına oturtmak/çekmek
2	Idioms	bring (someone or something) to the peace table v.	anlaşma koşullarını görüşmek için masaya oturtmak
3	Idioms	bring (someone or something) to the peace table v.	anlaşma koşullarını görüşmek için bir araya gelmelerini sağlamak
4	Idioms	bring (someone or something) to the peace table v.	anlaşma görüşmeleri için bir araya getirmek
5	Idioms	split (something) 50-50 under the table v.	el altından yarı yarıya kırışmak
6	Idioms	split (something) 50-50 under the table v.	el altından yarı yarıya bölüşmek
7	Idioms	take (something) off the table v.	(bir şeyi) geri çekmek/almak
8	Idioms	take (something) off the table v.	(bir şeyi) söz konusu olmaktan çıkarmak
9	Idioms	take (something) off the table v.	(bir şeyi, teklifi) masadan kaldırmak
10	Idioms	take (something) off the table v.	(bir şeyi) ortadan kaldırmak
11	Idioms	bring (someone or something) to the bargaining table v.	(birini/bir grubu) pazarlık masasına getirmek
12	Idioms	bring (someone or something) to the bargaining table v.	(birini/bir grubu) pazarlığa oturmaya ikna etmek
13	Idioms	bring (something) to the table v.	işe yarar (bir şey) sunmak
14	Idioms	bring (something) to the table v.	masaya (bir yetenek/beceri) koymak
15	Idioms	bring (something) to the table v.	işe yarar (bir şey) ortaya koymak
16	Idioms	lay (something) on the table v.	(bir şeyi) masaya yatırmak
17	Idioms	lay (something) on the table v.	(bir şeyi) tartışmaya/yoruma/değerlendirmeye açmak
18	Idioms	lay (something) on the table v.	(bir şeyi) başkalarının görüşüne açmak
19	Idioms	lay (something) on the table v.	(bir şeyi) tartışmaya sunmak
20	Idioms	lay something on the table v.	bir şeyi masaya yatırmak
21	Idioms	lay something on the table v.	bir şeyi tartışmaya/yoruma/değerlendirmeye açmak
22	Idioms	lay something on the table v.	bir şeyi başkalarının görüşüne açmak
23	Idioms	lay something on the table v.	bir şeyi tartışmaya sunmak
24	Idioms	lay something on the table v.	bir şeyi süresiz ertelemek
25	Idioms	lay something on the table v.	bir şeyi süresiz olarak ertelemek