Verlauf

tam yapmak

Bedeutungen von dem Begriff "tam yapmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Colloquial
1	Colloquial	tam yapmak	nail it v.
Idioms
2	Idioms	tam yapmak	have something down to a T v.
3	Idioms	tam yapmak	have down to a t v.

Bedeutungen, die der Begriff "tam yapmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 24 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	bir işi tam yapmak	go the whole hog v.
2	General	bir şeyi tam istenilen şekilde yapmak	get something right v.
3	General	tam bir dönüş yapmak	come full circle v.
4	General	(iyi bilinmeyen bir şeyin) tam bir tanımlamasını yapmak	reconstruct v.
Phrasals
5	Phrasals	(bir şeyi yapmak) tam (birine) göre bir iş olmak	trust (one) to (do something) v.
6	Phrasals	(bir şeyi yapmak) tam (birinin) yapacağı iş olmak	trust (one) to (do something) v.
7	Phrasals	(bir şeyi yapmak) tam senlik/onluk vs. bir iş olmak	trust (one) to (do something) v.
Colloquial
8	Colloquial	(bir şeyi yapmak) tam (birine) göre bir iş olmak	leave (something) to (one) (to do something) v.
9	Colloquial	(bir şeyi yapmak) tam (birinin) yapacağı iş olmak	leave (something) to (one) (to do something) v.
10	Colloquial	(bir şeyi yapmak) tam senlik/onluk bir iş olmak	leave (something) to (one) (to do something) v.
Idioms
11	Idioms	(bir şey yapmak için) tam yetki	carte blanche (to do something) n.
12	Idioms	dakikasında/dakikası dakikasında/tam zamanında gelmek/yapmak	be on the bean v.
13	Idioms	düşüncesinde/tutumunda tam tersi yönde değişiklik yapmak	box the compass v.
14	Idioms	üzerinde tam istenen etkiyi yapmak	hit the right chord v.
15	Idioms	üzerinde tam istenen etkiyi yapmak	strike the right chord v.
16	Idioms	bir işi tam yapmak	go the whole hog v.
17	Idioms	(bir şey yapmak için) tam yetki	carte blanche (to do something) v.
18	Idioms	bir işi tam yapmak	go whole hog v.
19	Idioms	yapmışken tam yapmak	go whole hog v.
20	Idioms	(bir şeyin) tam ödemesini yapmak	pay scot and lot (for something) [obsolete] v.
Trade/Economic
21	Trade/Economic	tam mesai yapmak	work full time v.
Politics
22	Politics	tam üyelik müzakeresi yapmak	negotiate on full membership v.
Advertising
23	Advertising	tam benzer ürün reklamı yapmak	parity advertising v.
Art
24	Art	(balede) atılan her iki adım için bir tam dönüş yapmak	chaine v.