Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | tarayan | teaseller n. |
General | tarayan | teaseler n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Computer | ||
Computer | metin, müzik ve resim gibi dijital verilerin depolanıp yüzeyi tarayan lazer ışınıyla okunabildiği oluksuz disk | optical disc n. |
Television | ||
Television | optik görüntüyü hızla tarayan ve elektronik sinyallere dönüştüren bir tür televizyon | television pickup tube n. |
Television | optik görüntüyü hızla tarayan ve elektronik sinyallere dönüştüren bir tür televizyon | television-camera tube n. |
Breeding | ||
Breeding | yün tarayan kimse | wool comber n. |
Military | ||
Military | elektronik araçlarla mayınları tarayan gemi | minehunter n. |
Military | uçuş güzergahının altını tarayan pasif bir kızılötesi kayıt sistemi | infrared linescan system n. |