the march of time - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

the march of time



Bedeutungen von dem Begriff "the march of time" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 6 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Idioms
the march of time n. zamanın ilerleyişi
the march of time n. zamanın dur durak bilmeden ilerleyişi
the march of time n. zamanın akışı
the march of time n. zamanın su gibi akıp gidişi
the march of time n. zamanın durmadan ilerleyişi/akışı
the march of time n. zamanın durmaksızın akışı/ilerleyişi

Bedeutungen, die der Begriff "the march of time" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 37 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Idioms
the march of time n. zamanın ilerleyişi
the march of time n. zamanın dur durak bilmeden ilerleyişi
the march of time n. zamanın akışı
the march of time n. zamanın su gibi akıp gidişi
the march of time n. zamanın durmadan ilerleyişi/akışı
the march of time n. zamanın durmaksızın akışı/ilerleyişi
march out of time (with someone or something) v. (birinin/bir şeyin) ritmini yakalayamamak
march out of time (with someone or something) v. (birinin/bir şeyin) ritmini tutturamamak
march out of time (with someone or something) v. (birinin/bir şeyin) adımlarını kaçırmak
march out of time (with someone or something) v. (birinin/bir şeyin) zamanlamasını kaçırmak
march out of time (with someone or something) v. (birinin/bir şeyin) zamanlamasını tutturamamak
march out of time (with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) senkronize olamamak
march out of time (with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) senkronu kaçırmak
march out of time (with someone or something) v. (birinin/bir şeyin) ritminin dışına çıkmak
march out of time (with someone or something) v. (birinin/bir şeyin) ritmini kaçırmak
march out of time (with someone or something) v. (birine/bir şeye) ayak uyduramamak
march out of time (with someone or something) v. (birine/bir şeye) uymamak
march out of time (with someone or something) v. (birine/bir şeye) uymayı reddetmek
march out of time (with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) uyumsuz olmak
march out of time (with someone or something) v. (birine/bir şeye) göre hareket etmemek
march out of time (with someone or something) v. (birine/bir şeye) göre hareket etmeyi reddetmek
march out of time (with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) uyumlu olmamak
march out of time (with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) uyumlu olmayı reddetmek
march out of time (with someone or something) v. (birine/bir şeye) aykırı hareket etmek
march out of time (with someone or something) v. (birinin/bir şeyin) dışında hareket etmek
march out of time (with someone or something) v. (birinden/bir şeyden) farklı davranmak
march out of time (with someone or something) v. (birine/bir şeye) ayak uydurmayı reddetmek
march out of time v. ritmini yakalayamamak
march out of time v. ritmini tutturamamak
march out of time v. adımlarını kaçırmak
march out of time v. zamanlamasını kaçırmak
march out of time v. zamanlamasını tutturamamak
march out of time v. senkronize olamamak
march out of time v. senkronu kaçırmak
march out of time v. ritminin dışına çıkmak
march out of time v. ritmini kaçırmak
march out of time v. ayak uyduramamak