tunç - Türkisch Englisch Wörterbuch

tunç

Bedeutungen von dem Begriff "tunç" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
tunç bronze n.
tunç made of bronze adj.
Technical
tunç bronze n.
Construction
tunç bronze n.

Bedeutungen, die der Begriff "tunç" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 79 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
tunç rengi verme bronze tinting n.
tunç devri bronze age n.
Trade/Economic
ücretlerin tunç kanunu brazen law of wages n.
ücretlerin tunç kanunu iron law of wages n.
bir kuruşa denk gelen tunç veya bakır madeni para pice n.
Technical
ak tunç white bronze n.
beyaz tunç white bronze n.
dökme tunç cast bronze n.
elektrikli tunç kaplama electrolytic bronzing n.
grafitli tunç graphitic bronze n.
imitasyon tunç imitation bronze n.
kromlu tunç chromium bronze n.
kurşunlu tunç leaded bronze n.
kolay kesilen tunç free cutting bronze n.
nikelli tunç nickel bronze n.
sarı tunç yellow bronze n.
tunç parlaklığı schiller n.
tunç kaynağı bronze welding n.
tunç heykel bronze statue n.
tunç rengi verme bronze tinting n.
tunç çağı bronze age n.
tunç yatak bronze bearing n.
tunç kaplama bronze plating n.
tunç yatak gun metal bearing n.
taklit tunç imitation bronze n.
tunç çubuk bronze rod n.
tunç kaplama bronzing n.
tunç şerit bronze ribbon n.
yapay tunç art bronze n.
yüksek silisyumlu tunç high-silicon bronze n.
tunç bitimli bronze finish adj.
Construction
tunç kaplamada kullanılan ince öğütülmüş metal bronzing n.
Dyeing
ticari anilinin oksidasyonu sonucunda sentetik olarak koyu kahverengi veya tunç rengi toz şeklinde üretilen ve çözüldüğünde mor renk veren bir boyar madde mauve aniline n.
ticari anilinin oksidasyonu sonucunda sentetik olarak koyu kahverengi veya tunç rengi toz şeklinde üretilen ve çözüldüğünde mor renk veren bir boyar madde aniline purple n.
ticari anilinin oksidasyonu sonucunda sentetik olarak koyu kahverengi veya tunç rengi toz şeklinde üretilen ve çözüldüğünde mor renk veren bir boyar madde violine n.
tunç rengine boyamak embronze v.
Furniture
13. ve 15. yüzyıllar arasında kilise ve ev süslemesinde kullanılmış pirinç, bakır veya tunç objelere verilen ad dinanderie n.
Mining
kızılımsı tunç semi-red brass n.
kızılımsı tunç eritme semi-red brass melting n.
Chemistry
tunç alaşım bronze n.
tantallı tunç tantalum bronze n.
Botanic
gümüşi ve tunç rengi yaprakları olan mor ve kızıl kahve çiçekli, doğu hindistan menşeli kök gövdeli melez begonya beefsteak geranium n.
gümüşi ve tunç rengi yaprakları olan mor ve kızıl kahve çiçekli, doğu hindistan menşeli kök gövdeli melez begonya king begonia (begonia rex) n.
gümüşi ve tunç rengi yaprakları olan mor ve kızıl kahve çiçekli, doğu hindistan menşeli kök gövdeli melez begonya painted-leaf begonia n.
gümüşi ve tunç rengi yaprakları olan mor ve kızıl kahve çiçekli, doğu hindistan menşeli kök gövdeli melez begonya rex begonia n.
History
eski yunanistan'ın geç tunç çağı medeniyetine ait veya onunla ilgili olan mycenean n.
tunç çağı bronze age n.
tunç devri bronze age n.
tunç çağına özgü hilal biçimli metal bir aksesuar lunula n.
Archaeology
kuzey italya'daki po vadisinde kalıntıları bulunan, geç neolitik ya da erken tunç çağı'nda yapılmış göl kenarı yerleşim yerleri terramara n.
erken tunç çağı early bronze age n.
girit'in orta kuzey kısmında minos uygarlığından kalma bir tunç çağı kenti knossos n.
genellikle neolitik, tunç ve demir çağlarına özgü at şeklinde bir jeoglif white horse n.
m.ö. 2500-1100 arasında yunanistan'da ortaya çıkan bir tunç çağı kültürü helladic civilisation n.
m.ö. 2500-1100 arasında yunanistan'da ortaya çıkan bir tunç çağı kültürü helladic civilization n.
m.ö. 2500-1100 arasında yunanistan'da ortaya çıkan bir tunç çağı kültürü helladic culture n.
britanya adaları'nda bulunan, neolitik döneme veya tunç çağına ait olup dikili taşları, ahşap direkleri, höyükleri veya mezar çukurlarını içeren bir yapı henge n.
girit'in m.ö. 3000 ile 1100 yılları arasına tarihlenen tunç çağı kültürü minoan civilisation n.
girit'in m.ö. 3000 ile 1100 yılları arasına tarihlenen tunç çağı kültürü minoan culture n.
mö. 1400-1100 yılları arasında miken'deki geç tunç çağı kültürü mycenaean civilisation n.
mö. 1400-1100 yılları arasında miken'deki geç tunç çağı kültürü mycenaean civilization n.
mö. 1400-1100 yılları arasında miken'deki geç tunç çağı kültürü mycenaean culture n.
kiklad adalarında yaşayan bir tunç çağı uygarlığı cyclades n.
kiklad adalarında yaşayan bir tunç çağı uygarlığı cycladic civilization n.
kiklad adalarında yaşayan bir tunç çağı uygarlığı cycladic civilisation n.
kiklad adalarında yaşayan bir tunç çağı uygarlığı cycladic culture n.
doğu ingiltere kıyısında yer alan ve tunç devri'nde törensel bir alan işlevi gördüğü düşünülen, çember halinde dizilmiş kütük grubu seahenge n.
girit'in tunç çağı kültürüne ait veya ilişkin minoan adj.
girit'in tunç çağı kültürünün mikenlerle çağdaş olan son evresine ait veya ilişkin minoan adj.
miken stili objelerle karakterize olan doğu akdeniz tunç çağı kültürüne ait veya ilgili mycenaean adj.
miken stili objelerle karakterize olan doğu akdeniz tunç çağı kültürüne özgü olan mycenaean adj.
miken stili objelerle karakterize olan doğu akdeniz tunç çağı kültürüne ait veya ilgili mycenian adj.
miken stili objelerle karakterize olan doğu akdeniz tunç çağı kültürüne özgü olan mycenian adj.
kiklad adalarında yaşayan tunç çağı uygarlığına ait cycladic adj.
kiklad adalarında yaşayan tunç çağı uygarlığı ile ilgili cycladic adj.
Religious
papazların el yıkadıkları kutsal suyu içeren tunç veya pirinç kap aquamanale n.
Art
papazların ellerini yıkadıkları kutsal suyu içeren tunç veya pirinçten yapılmış sembol hayvan biçimli kap aquamanile n.
Music
(tunç çağına ait olduğu düşünülen, danimarka tubarlıklarında bulunan) büyük bir tür tunç borazan lur n.
(tunç çağına ait olduğu düşünülen, danimarka tubarlıklarında bulunan) büyük bir tür tunç borazan lure n.