wallets - Türkisch Englisch Wörterbuch

wallets

Bedeutungen von dem Begriff "wallets" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
wallet n. cüzdan
Before you could say "knife" I had opened my wallet, put my money on the table and had a copy of the book.
Siz daha "bıçak" demeden cüzdanımı açmış, paramı masanın üzerine koymuş ve kitabın bir kopyasını edinmiştim.

More Sentences
General
wallet n. cüzdan
Consumers vote with their wallet every day, and people's awareness of safety matters should not be underrated.
Tüketiciler her gün cüzdanlarıyla oy kullanmaktadır ve insanların güvenlik konularındaki farkındalığı küçümsenmemelidir.

More Sentences
Gastronomy
wallet n. cüzdan
A person's wallet is the most sensitive part of their anatomy.
Bir kişinin cüzdanı, anatomisinin en hassas parçasıdır.

More Sentences
General
wallet n. para cüzdanı
wallet n. portföy

Bedeutungen, die der Begriff "wallets" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 37 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
leather wallet n. deri cüzdan
wallet share n. cüzdan payı
zip around wallet n. boydan boya fermuarlı cüzdan
men's wallet n. erkek cüzdanı
plastic wallet n. poşet dosya
reach for one's wallet v. elini cebine atmak
steal a wallet v. cüzdan çalmak
nick a wallet v. cüzdan çalmak
knock off a wallet v. cüzdan çalmak
leave one’s clothes and wallet v. kıyafetlerini ve cüzdanını bırakmak
go through one’s wallet v. birinin cüzdanını karıştırmak
vote with your wallet v. cebini düşünerek oy kullanmak
wallet friendly adj. ucuz
wallet friendly adj. cüzdan dostu
wallet friendly adj. cep dostu
wallet friendly adj. keseye uygun
Colloquial
empty one’s wallet v. cüzdanını boşaltmak
empty one’s wallet v. cüzdanında ne varsa almak
put it in your wallet expr. cüzdanına koy
give me your wallet expr. cüzdanını ver
Idioms
lighten (one's) wallet v. çok para harcamak
lighten (one's) wallet v. büyük miktarda para harcamak
lighten (one's) wallet v. cüzdanını hafifletmek
lighten (one's) wallet v. (birinin) parasını almak
lighten (one's) wallet v. (birine) çok para harcatmak
lighten (one's) wallet v. (birinin) cüzdanını boşaltmak/hafifletmek
Speaking
give me your wallet expr. bana cüzdanını ver
whose wallet is this? expr. bu kimin cüzdanı?
the wallet you stole is mine expr. çaldığın cüzdan benim
mark's wallet was empty expr. markın cüzdanı boştu
Trade/Economic
wallet share n. cüzdan payı
share of wallet n. cüzdan payı
e-wallet n. e-cüzdan
Computer
wallet size n. cüzdan boyu
e-wallet n. elektronik cüzdan
Informatics
virtual wallet n. sanal cüzdan
Slang
champagne taste and a beer wallet expr. ayranı yok içmeye atla gider sıçmaya