Verlauf

without you

Bedeutungen von dem Begriff "without you" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Speaking
1	Speaking	without you expr.	sensiz

Bedeutungen, die der Begriff "without you" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 70 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Proverb
1	Proverb	you can't make bricks without straw	gerekli malzeme olmadan bir iş yapılamaz
2	Proverb	you cannot make an omelet without breaking eggs	(figüratif) bir şeyleri başarmak için birilerini incitmek/kırmak zorunda kalabilirsin
3	Proverb	you cannot make an omelet without breaking eggs	yumurtaları kırmadan omlet yapamazsın
4	Proverb	you can't make an omelette without breaking eggs	(figüratif) bir şeyleri başarmak için birilerini incitmek/kırmak zorunda kalabilirsin
5	Proverb	you can't make an omelette without breaking eggs	yumurtaları kırmadan omlet yapamazsın
6	Proverb	you cannot make bricks without straw	gerekli malzeme olmadan bir iş yapılamaz
7	Proverb	you can't make an omelet without breaking (a few) eggs	(figüratif) bir şeyleri başarmak için birilerini incitmek/kırmak zorunda kalabilirsin
8	Proverb	you can't make an omelet without breaking (a few) eggs	yumurtaları kırmadan omlet yapamazsın
9	Proverb	you can't make an omelet without breaking (a few) eggs	bir şeyi başarmak için bir şeylerden vazgeçmen gerek
10	Proverb	you can't make an omelet without breaking eggs	(figüratif) bir şeyleri başarmak için birilerini incitmek/kırmak zorunda kalabilirsin
11	Proverb	you can't make an omelet without breaking eggs	yumurtaları kırmadan omlet yapamazsın
12	Proverb	you can't make an omelet without breaking eggs	bir şeyi başarmak için bir şeylerden vazgeçmen gerek
13	Proverb	you can't make an omelet without breaking some eggs	(figüratif) bir şeyleri başarmak için birilerini incitmek/kırmak zorunda kalabilirsin
14	Proverb	you can't make an omelet without breaking some eggs	yumurtaları kırmadan omlet yapamazsın
15	Proverb	you can't make an omelet without breaking some eggs	bir şeyi başarmak için bir şeylerden vazgeçmen gerek
Idioms
16	Idioms	you can't live with them, you can't live without them expr.	onla da olmaz, onsuz da
17	Idioms	you can't live with them, you can't live without them expr.	onla da olmuyor, onsuz da
18	Idioms	you can't live with them, you can't live without them expr.	ne onla ne onsuz
19	Idioms	you can't swing a dead cat without hitting a ... expr.	.... dan geçilmiyor
20	Idioms	may the force be without you expr.	güç seninle olmasın
21	Idioms	may the force be without you expr.	umarım başarılı olamazsın
22	Idioms	may the force be without you expr.	sana şans dileyemeyeceğim
23	Idioms	may the force be without you expr.	işin rast gitmesin
24	Idioms	may the force be without you expr.	kötü şanslar
25	Idioms	you can't spell (something) without (something else) expr.	(bir şeysiz bir şey) olmaz
26	Idioms	you can't spell (something) without (something else) expr.	(bir şey olmadan bir şey) olmaz
27	Idioms	you can't spell (something) without (something else) expr.	(bir şey) diye yazılır, (bir şey) diye okunur
Speaking
28	Speaking	I wouldn't have done this without you expr.	bunu sensiz yapamazdım
29	Speaking	we can't do this without you expr.	bunu sensiz yapamayız
30	Speaking	you shouldn't have done this without talking to me expr.	benimle konuşmadan bunu yapmaman gerekirdi
31	Speaking	I'm here without you expr.	burada sensizim
32	Speaking	I can't make it without you expr.	ben sensiz yapamıyorum
33	Speaking	who granted you license to enter my house without knocking? expr.	kapıyı çalmadan evime girme yetkisini sana kim verdi?
34	Speaking	with or without you expr.	ne senle ne de sensiz
35	Speaking	who granted you license to enter my house without knocking? expr.	kimden izin aldın da kapıyı çalmadan evime giriyorsun?
36	Speaking	who granted you license to enter my house without knocking? expr.	kapımı çalmadan evime girme hakkını sana kim verdi?
37	Speaking	life has no meaning without you expr.	sensiz hayatın hiçbir anlamı yok
38	Speaking	it's so boring here without you expr.	sen yokken çok sıkıcı burası
39	Speaking	what can I do without you expr.	sensiz naparım
40	Speaking	it's so boring here without you expr.	sensiz çok sıkıcı burası
41	Speaking	yet another day without you expr.	sensiz bir gün daha
42	Speaking	with you or without you expr.	seninle ya da sensiz
43	Speaking	what would we have done without you? expr.	sen de olmasan biz ne yapardık?
44	Speaking	we can't carry on without you expr.	sensiz yapamayız
45	Speaking	I'm lost without you expr.	sensiz bir hiçim
46	Speaking	what would I do without you? expr.	sensiz nasıl yaparım?
47	Speaking	we can't carry on without you expr.	sensiz yapamıyoruz
48	Speaking	I can't do without you expr.	sensiz yapamam
49	Speaking	nothing's the same without you expr.	sensiz hiçbir şeyin tadı tuzu yok
50	Speaking	not without you expr.	sensiz olmaz
51	Speaking	I can't make it without you expr.	sensiz yapamıyorum
52	Speaking	life has no meaning without you expr.	sensiz hiçbir şeyin tadı tuzu yok
53	Speaking	with or without you expr.	seninle ya da sensiz
54	Speaking	being without you expr.	sensizlik
55	Speaking	it's so boring here without you expr.	sensiz burası çok sıkıcı
56	Speaking	without touching you one last time expr.	sana son bir kez dokunmadan
57	Speaking	I can't live without you expr.	sensiz olamam
58	Speaking	how am I supposed to live without you? expr.	sensiz nasıl yaşarım?
59	Speaking	I'm nothing without you expr.	sensiz ben bir hiçim
60	Speaking	can't do without you expr.	sensiz olmuyor
61	Speaking	I can't live without you expr.	sensiz yaşayamam
62	Speaking	none of this would have been possible without you expr.	sen olmasaydın bunların hiçbiri mümkün olmazdı
63	Speaking	I can't live without you expr.	sensiz yaşayamam
64	Speaking	how am I supposed to live without you? expr.	sensiz naparım?
65	Speaking	what would I do without you? expr.	sensiz naparım?
66	Speaking	nothing feels the same without you expr.	sensiz hiçbir şeyin tadı tuzu yok
67	Speaking	what would I do without you? expr.	sen olmasan napardım?
68	Speaking	what would I do without you? expr.	sensiz napardım?
69	Speaking	how am I supposed to live without you? expr.	sensiz nasıl yaparım?
70	Speaking	I can't live without you expr.	yaşayamam sensiz