Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | yakın ilişkiler | loved ones n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | yakın ilişkiler kurmak | forge closer ties v. |
General | başkalarına zarar verecek şekilde yakın ilişkiler içeren | incestuous adj. |
General | yakın ilişkiler kurmamış olan | rootless adj. |
Idioms | ||
Idioms | biriyle çok yakın ilişkiler içinde olmak | live in someone's pocket v. |
Idioms | çok yakın ilişkiler içinde çalışmak | work hand in hand v. |
Idioms | biriyle çok yakın ilişkiler içinde olmak | live in (one's) pocket v. |
Idioms | çok yakın ilişkiler içinde | go hand in hand expr. |
Idioms | çok yakın ilişkiler içinde | be hand in hand expr. |
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | yakın ekonomik ilişkiler anlaşması | cer (closer economic relations) n. |