Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
çizen
çizen
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"çizen"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
çizen
drawing
adj.
2
General
çizen
delt (delineavit)
abrev.
Bedeutungen, die der Begriff
"çizen"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 53 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
basit resimler çizen alaylı ressam
primitive
n.
He is just a
primitive,
his works shouldn't be seen as art!
O
basit resimler çizen alaylı ressamın
biri sadece, eserlerinin sanattan sayılmaması lazım!
More Sentences
2
General
sınırlar çizen kişi ya da şey
demarcator
n.
3
General
elbise modelleri çizen ressam
designer
n.
4
General
daire çizen yol
circus
n.
5
General
yan çizen kimse
evader
n.
6
General
taslağını çizen
delineator
n.
7
General
yan çizen kimse
shirker
n.
8
General
çizgi film çizen sanatçı
cartoonist
n.
9
General
çapraz çizen
traverser
n.
10
General
deniz araçlarının seyrüseferi esnasında aracın mevkiini tayin eden ve rotasını çizen uzman şahıs
navigator
n.
11
General
yan çizen kimse
slacker
n.
12
General
(konunun altını çizen) kapanış sözleri
tagline
n.
13
General
(konunun altını çizen) kapanış sözleri
punchline
n.
14
General
(konunun altını çizen) kapanış sözleri
tag line
n.
15
General
yeniden çizen kimse
redrawer
n.
16
General
farklı bir şekilde çizen kimse
redrawer
n.
17
General
yan çizen kimse
eel
n.
18
General
zikzak çizen kimse
zigzagger
n.
19
General
zikzak çizen şey
zigzagger
n.
20
General
yan çizen kimse
weaseller
n.
21
General
yan çizen kimse
weaseller
n.
22
General
kesilmeden önce giysi, ahşap ve metal gibi malzemelerin üzerine desen taslağı çizen işçi
marker
n.
23
General
kağıt, ahşap gibi materyallerin üzerine çizgi çizen düzenek
ruler
n.
24
General
(bina) planı çizen kadın
draftswoman
n.
25
General
çevrelenmiş bir alanın sınırlarını çizen paravan, trabzan bölme
sept
n.
26
General
yan çizen kimse
sugarer [uk]
n.
27
General
yan çizen (bir işte)
evasive
adj.
28
General
taslak çizen
delineatory
adj.
29
General
daire çizen
rounding
adj.
30
General
ana hatlarını çizen
circumscriptive
adj.
31
General
zikzak çizen
seesaw
adj.
32
General
yan çizen
sideways
adj.
33
General
yan çizen
sidewise
adj.
34
General
rotayı çizen
starting
adj.
35
General
belirtilen yolla yazan, kaydeden veya çizen kimse anlamını veren bir son ek
-grapher
suf.
Idioms
36
Idioms
birden/hızla bir yükselme grafiği çizen
number one with a bullet
n.
Industry
37
Industry
mürekkeple kağıda çizgi çizen makine operatörü
ruler
n.
Technical
38
Technical
çizen nesnel mercek
marking objective
n.
39
Technical
eksende daire çizen
revolved
adj.
Textile
40
Textile
zikzaklar çizen iğne oyası nakış
flame stitch
n.
Aeronautic
41
Aeronautic
iniş sırası için havaalanının üzerinde daire çizen uçak grubu
air stack
n.
42
Aeronautic
iniş sırası için havaalanının üzerinde daire çizen uçak grubu
stack
n.
43
Aeronautic
iniş sırası için havaalanının üzerinde daire çizen uçak grubu
stackup
n.
History
44
History
israil'in 1948 yılında bağımsızlık savaşında kazandığı toprakları çizen sınır
green line
n.
Military
45
Military
yan çizen kimse
skrimshanker
n.
Sport
46
Sport
(golf) havada yüksek kavis çizen topun izlediği yukarı yön
loft
n.
Art
47
Art
kasaba resmi çizen sanatçı
vedutista
n.
48
Art
şehir manzarası çizen sanatçı
vedutista
n.
49
Art
riparografik resimler çizen kimse
rhyparographer
n.
50
Art
resmi çizen
delineavit
expr.
Painting
51
Painting
soyutlama, cesur renk ve fırçalar, ve çoğu zaman büyük tuvaller kullanarak eserler çizen amerikalı bir ressam grubu
new york school
n.
52
Painting
günlük yaşamdan sahneler çizen ressam
genre painter
n.
53
Painting
nesneleri orijinal şekillerini sanatsal şekilde bozarak çizen ressam
distortionist
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of çizen
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy