spook - English Turkish Sentences
English Turkish
spook korkutmak v.
  • Something must've spooked him.
  • Bir şey onu korkutmuş olmalı.
  • Something must've spooked her.
  • Bir şey onu korkutmuş omalı.
  • Something must've spooked Tom.
  • Bir şey Tom'u korkutmuş olmalı.
Show More (9)
spook ürkütmek v.
  • Horses are easily spooked.
  • Atlar kolayca ürkütülür.
  • You spooked me.
  • Beni ürküttün.
  • I didn't mean to spook you.
  • Sizi ürkütmek istemedim.
Show More (0)