the library - Turkish English Dictionary

the library

Meanings of "the library" in Turkish English Dictionary : 17 result(s)

English Turkish
Common Usage
library n. kitaplık
The mansion's library was filled with leather-bound volumes.
Malikanenin kitaplığı deri ciltli kitaplarla doluydu.

More Sentences
library n. kütüphane
His personal library included a vast collection of classic literature.
Adamın kişisel kütüphanesi geniş bir klasik edebiyat koleksiyonu içeriyordu.

More Sentences
General
library n. kütüphane
We went to the local library to check out some books.
Bazı kitaplara bakmak için yerel kütüphaneye gittik.

More Sentences
library n. (yer olarak) kütüphane
She spent hours studying in the university library.
Üniversite kütüphanesinde saatlerce ders çalışırdı.

More Sentences
library n. kitap seti
The Harry Potter series was released as a library of seven books.
Harry Potter serisi yedi kitaptan oluşan bir kitap seti olarak yayımlanmıştır.

More Sentences
Telecom
library kütüphane
Surprisingly, her story checks out, she really was at the library until midnight last night.
Şaşırtıcı bir şekilde, hikayesi doğru çıktı, gerçekten de dün gece yarısına kadar kütüphanedeymiş.

More Sentences
library kitaplık
I have access to his library.
Benim onun kitaplığına erişimim var.

More Sentences
General
library n. kütüphane binası
library n. çalışma odası
library n. belgelik
library n. bir kişiye ait kitapların tamamı
Technical
library n. belgelik
Computer
library yordamlık
Biology
library n. belirli bir organizmanın genomunun haritalanması ile lokasyonları ve kimlikleri belirlenebilen klonlanmış dna dizisi koleksiyonu
library n. toplanmış dna dizilerinden üretilen ve proteinlerin hastalıklardaki metabolik işlevlerini incelemek, yeni ilaçlar sentezlemek ve diğer proteomik araştırmaları yürütmek için kullanılan protein koleksiyonu
Librarianship
library n. bir yazara ait olduğu kanıtlanmış eserler
library n. yazarın eserlerinin listesi

Meanings of "the library" with other terms in English Turkish Dictionary : 7 result(s)

English Turkish
General
go to the library v. kütüphaneye gitmek
Speaking
I'm going to the library expr. ben kütüphaneye gidiyorum
do not take the books outside the library without permission expr. kitapları izinsiz kütüphane dışına çıkarmayın
how can I get to the library? expr. kütüphaneye nasıl gidebilirim?
the library will be closing in five minutes expr. kütüphane beş dakika içinde kapanacaktır
I came to the library expr. kütüphaneye geldim
I am in the library expr. kütüphanedeyim