pour something - Turkish English Dictionary
History

pour something



Meanings of "pour something" with other terms in English Turkish Dictionary : 86 result(s)

English Turkish
Phrasals
pour something over something v. bir şeyi bir şeyin üzerine dökmek
pour something off v. bir şeyin üstünden bir şeyi sıyırıp almak/dökmek
pour oneself into something v. bir şeyle iştigal etmek/oyalanmak
pour something off of something v. bir şeyin üstünden bir şeyi sıyırıp almak/dökmek
pour something out on to something v. bir şeyi bir şeyin üzerine dökmek
pour oneself into something v. bir işle kendini meşgul etmek/oyalamak
pour something out v. bir şeyi bir şeyin üzerine dökmek
pour something through a funnel v. bir şeyi huni ile dökmek
pour oneself into something v. kendini dar bir elbiseye sokmak
pour oneself into something v. kendini tamamıyla bir işe/uğraşıya vermek
pour all over someone or something v. (yağmur suyu vb) üzerine dökülmek
pour along something v. (bir yere) akın akın hücum etmek/doluşmak
pour oneself into something v. (dar elbiseyi) üstüne cuk diye oturtmak
pour something back (in) v. (bir sıvıyı vb) (bir şeyin içine) tekrar/geri dökmek
pour something back into something v. (bir sıvıyı vb) (bir şeyin içine) tekrar/geri dökmek
pour something on (to) something v. bir şeyi bir şeyin üstüne dökmek
pour something on (to) something v. bir şeyi bir şeyin üstüne boşaltmak
pour out (of something) v. (bir şeyden) dışarı dökülmek
pour out (of something) v. (bir şeyden) dışarı akmak
pour out (of something) v. (bir şeyden) dışarı dökmek
pour out (of something) v. (bir şeyden) dışarı akıtmak
pour out (of something) v. (bir şeyden) toplu halde/topluca çıkmak
pour out (of something) v. (bir şeyden) akın akın çıkmak
pour out (of something) v. (bir şeyden) insan seli halinde çıkmak
pour out (of something) v. (bir şeyden) kalabalık bir şekilde çıkmak
pour out (of something) v. (bir şeyden) güruh halinde çıkmak
pour out (of something) v. (bir şeyden) izdiham yaratarak çıkmak
pour out (of something) v. (bir şeyden) sökün etmek
pour out on (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) üzerine akmak
pour out on (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) üzerine dökülmek
pour out on (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) üzerine gelmek
pour out on (someone or something) v. (birine/bir şeye) akmak
pour out on (someone or something) v. (birine/bir şeye) dökülmek
pour out on (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) üzerine akıtmak
pour out on (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) üzerine dökmek
pour out on (someone or something) v. (birine/bir şeye) akıtmak
pour out on (someone or something) v. (birine/bir şeye) dökmek
pour out on (somewhere or something) v. (bir şeye/yere) akın etmek
pour out on (somewhere or something) v. (bir şeye/yere, sokaklara) dökülmek
pour out on (somewhere or something) v. dışarı akın etmek
pour out on (somewhere or something) v. dışarılara dökülmek
pour something out on (to) someone or something v. bir şeyi birinin/bir şeyin üzerine boşaltmak
pour something out on (to) someone or something v. bir şeyi birinin/bir şeyin üzerine boca etmek
pour something out on (to) someone or something v. bir şeyi bir şeye boşatmak/dökmek
pour something out on (to) someone or something v. bir şeyi bir şeye boca etmek
pour something out v. bir şeyi birinin/bir şeyin üzerine boşaltmak
pour something out v. bir şeyi birinin/bir şeyin üzerine boca etmek
pour something out v. bir şeyi bir şeye boşatmak/dökmek
pour something out v. bir şeyi bir şeye boca etmek
pour out onto (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) üzerine akmak
pour out onto (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) üzerine dökülmek
pour out onto (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) üzerine gelmek
pour out onto (someone or something) v. (birine/bir şeye) akmak
pour out onto (someone or something) v. (birine/bir şeye) dökülmek
pour out onto (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) üzerine akıtmak
pour out onto (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) üzerine dökmek
pour out onto (someone or something) v. (birine/bir şeye) akıtmak
pour out onto (someone or something) v. (birine/bir şeye) dökmek
pour out onto (somewhere or something) v. (bir şeye/yere) akın etmek
pour out onto (somewhere or something) v. (bir şeye/yere, sokaklara) dökülmek
pour out onto (somewhere or something) v. dışarı akın etmek
pour out onto (somewhere or something) v. dışarılara dökülmek
pour into (something or some place) v. (bir şeye/bir yere) akmak
pour into (something or some place) v. (bir şeyin/bir yerin) içine akmak
pour into (something or some place) v. (bir şeyin/bir yerin) içine yağmak
pour into (something or some place) v. (bir şeye/bir yere) dökmek
pour into (something or some place) v. (bir şeyin) içine dökmek
pour into (something or some place) v. (bir şeye/bir yere) akın etmek
pour into (something or some place) v. (bir şeye/bir yere) üşüşmek
pour into (something or some place) v. (bir şeye/bir yere) doluşmak
pour into (something or some place) v. (bir şeye/bir yere) yağmak
pour into (something or some place) v. üzerine (dar bir kıyafet) geçirmek
pour into (something or some place) v. (dar bir kıyafetin) içine girmek
pour into (something or some place) v. (dar bir kıyafete) cuk diye girmek
Idioms
pour cold water on something v. hevesini/cesaretini kırmak
pour oneself into something v. kendini bir şeye vermek
pour scorn on somebody/something v. biri/bir şey hakkında küçümseyici sözler söylemek
pour scorn on somebody/something v. biri/bir şey hakkında aşağılayıcı şekilde konuşmak
pour scorn on somebody/something v. biri/bir şey hakkında tepeden bakarak konuşmak
pour scorn on somebody/something v. biri/bir şey hakkında saygısızca konuşmak
pour scorn on somebody/something v. biri/bir şey hakkında olumsuz veya kötü konuşmak
pour scorn on somebody/something v. biri/bir şey hakkında tepeden bakarak konuşmak
pour scorn on somebody/something v. biri/bir şey hakkında aşağılayıcı şekilde konuşmak
pour scorn on somebody/something v. biri/bir şey hakkında küçümseyici sözler söylemek
pour scorn on somebody/something v. biri/bir şey hakkında olumsuz veya kötü konuşmak
pour scorn on somebody/something v. biri/bir şey hakkında saygısızca konuşmak