English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | caribbean n. | karayipler | ||
Nonetheless, the European Union is a lodestar for Latin America and for the Caribbean. Bununla birlikte Avrupa Birliği Latin Amerika ve Karayipler için bir dayanak noktasıdır. More Sentences |
||||
General | caribbean adj. | karayip | ||
We have approved the agreements with the African, Caribbean and Pacific States. Afrika, Karayip ve Pasifik Ülkeleri ile yapılan anlaşmaları onayladık. More Sentences |
||||
General | caribbean n. | karayib denizi | ||
General | caribbean adj. | karayib adaları | ||
General | caribbean adj. | karayib denizi ile ilgili | ||
Tourism | ||||
Tourism | caribbean n. | batı hint adalarını tarifte kullanılan genel turistik bir ifade | ||
History | ||||
History | caribbean n. | karayip dili | ||
History | caribbean adj. | karayip dili ile ilgili | ||
History | caribbean adj. | karayip kültürü ile ilgili |