act in - Turkish English Dictionary
History

act in



Meanings of "act in" with other terms in English Turkish Dictionary : 88 result(s)

English Turkish
General
the necessity to act in conformity of the instructions of the chief responsible for the protection of the building n. bina korunma amirinin talimatlarına uyma zorunluluğu
act in accordance with the instructions v. talimatlara uyarak hareket etmek
act in accordance with the instructions v. talimatlar dahilinde hareket etmek
act in unison v. birlikte hareket etmek
be caught in the act v. iş üstünde yakalanmak
be caught in the act of burglary v. hırsızlık yaparken yakalanmak
act in a particular manner v. davranış sergilemek
catch someone in the act v. birini suçüstü yakalamak
act in a warm way v. yakın davranmak
act in a hostile manner v. kavgacı davranmak
act in place of v. yerine hareket etmek
act in a certain manner v. yönünde hareket etmek
act in (a certain) manner v. tutum sergilemek
act in (a certain) manner v. tavır sergilemek
act in one's own name v. birinin adına hareket etmek
act in a shameless manner v. yüzsüzlük yapmak
act in a commercial film v. reklam filminde oynamak
act in a commercial film v. reklamda oynamak
act in accordance with the plan v. plana uymak
act in good faith v. iyi niyetli davranmak
act in a tv show v. dizide oynamak
act in concert v. birlikte hareket etmek
caught in the act adj. cürmü meşhut halinde yakalanmış
caught in the act adj. suçüstü yakalanmış
in the act adv. suçüstü
(caught) in the act adv. cürm-i meşhut halinde
in the act of prep. halinde
in the act of prep. halde
Phrases
in a time of universal deceit, telling the truth is a revolutionary act expr. sahtekarlığın evrensel düzeyde egemen olduğu dönemlerde, gerçeği söylemek devrimci bir eylemdir
in the act of (doing something) expr. (bir şey) yaparken
in the act of (doing something) expr. (bir şey yaparken) suçüstü
in the act of (doing something) expr. (bir eylemin) ortasında
Colloquial
get in on the act v. avanta kollamak
get in on the act v. avanta ummak
get in on the act v. avantaya yatmak
Idioms
get in on the act v. başarılı bir girişime/işe dahil olmak
catch in the act v. enselemek
get in the act v. eyleme geçmek
catch in the act v. iş üzerinde yakalamak
catch in the act v. iş üstünde yakalamak
catch someone in the act v. iş üstünde yakalamak
catch someone in the act v. suçüstü yakalamak
catch in the act v. suçüstü yakalamak
be in on the act v. başkasının başarılı girişimine dahil olmak
be in on the act v. (başarı umuduyla) başkasının izinden gitmek
let (someone) in on the act v. (birinin) ortakçı olmasına izin vermek
be in on the act v. avanta kollamak/ummak
be in on the act v. avantaya yatmak
be in on the act v. başarı elde etmiş bir girişime/işe dahil olmak
be in on the act v. nemalanmaya çalışmak
be in on the act v. avanta kollamak
be in on the act v. avanta ummak
get in on the act v. başarı elde etmiş bir girişime/işe dahil olmak
get in on the act v. nemalanmaya çalışmak
get in on the act v. avanta kollamak
get in on the act v. avanta ummak
catch (one) in the act v. (birini) suçüstü yakalamak
catch (one) in the act v. (birini) iş üstünde yakalamak
catch (one) in the act v. (birini) kesin kanıtla/delille yakalamak
catch someone in the act (of doing something) v. birini (bir şey yaparken) yakalamak
catch someone in the act (of doing something) v. birini (bir şey yaparken) basmak
catch someone in the act (of doing something) v. birini (bir şey yaparken) suçüstü yakalamak/basmak
catch someone in the act (of doing something) v. birini (bir şey yaparken) iş üstünde yakalamak/basmak
catch somebody in the act (of doing something) v. birini (bir şey yaparken) yakalamak
catch somebody in the act (of doing something) v. birini (bir şey yaparken) basmak
catch somebody in the act (of doing something) v. birini (bir şey yaparken) suçüstü yakalamak/basmak
catch somebody in the act (of doing something) v. birini (bir şey yaparken) iş üstünde yakalamak/basmak
catch (one) in the act of (doing something) v. (birini bir şey yaparken) yakalamak
catch (one) in the act of (doing something) v. (birini bir şey yaparken) basmak
catch (one) in the act of (doing something) v. (birini bir şey yaparken) suçüstü yakalamak/basmak
catch (one) in the act of (doing something) v. (birini bir şey yaparken) iş üstünde yakalamak/basmak
catch somebody in the act v. birini suçüstü yakalamak
catch somebody in the act v. birini iş üstünde yakalamak
in on the act expr. nemalanmaya çalışan
in on the act expr. avanta kollayan
in on the act expr. avantaya yatan
in the act expr. iş üstünde
in the act expr. yatakta
Trade/Economic
truth in lending act (tila) n. kredide gerçek beyan kanunu
truth-in-lending act n. kredide gerçek beyan kanunu
truth-in-lending act n. kredilerde doğru bilgilendirme kanunu
Law
act in the law n. hukuki işlem
act in law n. hukuki işlem
act in good faith n. iyi niyetle hareket
act in pais n. sulhen yapılan işlem
act as an attorney in fact v. vekaleten temsil etmek
caught in the act adj. cürmümeşhut
Politics
sit-in act n. oturma eylemi