History

her durumda

Meanings of "her durumda" in English Turkish Dictionary : 17 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	her durumda	in any case adv.
General
2	General	her durumda	no matter what adv.
3	General	her durumda	in all cases adv.
4	General	her durumda	at all events adv.
5	General	her durumda	under any circumstances adv.
6	General	her durumda	invariably adv.
7	General	her durumda	anyhow adv.
8	General	her durumda	anyway adv.
9	General	her durumda	in any event adv.
10	General	her durumda	in every case adv.
11	General	her durumda	whatever adv.
Colloquial
12	Colloquial	her durumda	on any account expr.
13	Colloquial	her durumda	in all things expr.
14	Colloquial	her durumda	iac (in any case) expr.
15	Colloquial	her durumda	iae (in any event) expr.
Idioms
16	Idioms	her durumda	no matter how the dice fall expr.
17	Idioms	her durumda	no matter which way the dice fall expr.

Meanings of "her durumda" with other terms in English Turkish Dictionary : 21 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	her iki durumda da	in either events adv.
2	General	her iki durumda da	in either case adv.
3	General	nerdeyse her durumda	in almost all cases adv.
4	General	hemen hemen her durumda	in almost all cases adv.
5	General	her zaman ve durumda	algate adv.
6	General	her zaman ve durumda	algates adv.
Phrases
7	Phrases	her iki aşırı durumda da	at either extreme expr.
8	Phrases	her iki durumda da	whether or no expr.
Colloquial
9	Colloquial	her iki durumda	in both cases expr.
10	Colloquial	her durumda/halükarda ben kazanırım	heads I win, tails you lose expr.
11	Colloquial	her şey ne durumda?	how is everything? exclam.
Idioms
12	Idioms	her an değişebilecek bir durumda olmak	have one foot in the grave and the other on a banana peel v.
13	Idioms	her an kavga edebilecek/tartışabilecek durumda olmak	be on the warpath v.
14	Idioms	her an kavga edebilecek/tartışabilecek durumda olmak	go on the warpath v.
15	Idioms	her durumda konuşan	could talk under water expr.
16	Idioms	her durumda konuşan	could talk under wet cement expr.
17	Idioms	her durumda konuşan	can talk under water [australia] expr.
Trade/Economic
18	Trade/Economic	her iki tarafın da bağımsız olduğu ve birbirlerine hakim durumda olmadıkları bir alışverişte bulunmak	deal at arm's length v.
Marine
19	Marine	her zaman yüzer durumda	always safely afloat expr.
Slang
20	Slang	öfkeli, kendisini her durumda haklı gören ve hafif ırkçı orta yaşlı beyaz kadınlar için kullanılan aşağılayıcı argo terim	karen n.
Modern Slang
21	Modern Slang	her yönden berbat durumda	all kinds of fucked up adj.