mother's - Turkish English Dictionary

mother's

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "mother's" with other terms in English Turkish Dictionary : 136 result(s)

English Turkish
General
mother's name n. anne adı
Tom's mother's name is Mary.
Tom'un annesinin adı Mary.

More Sentences
mother's side n. anne tarafı
I have three cousins on my mother's side.
Anne tarafında üç kuzenim var.

More Sentences
mother's maiden name n. anne kızlık soyadı
What is your mother's maiden name?
Annenin kızlık soyadı ne?

More Sentences
my mother's n. annemler
My mother's going to kill me.
Annem beni öldürecek.

More Sentences
mother's day card n. anneler günü kartı
Tom almost never forgets to send his mother a Mother's Day card.
Tom annesine bir Anneler Günü kartı göndermeyi neredeyse asla unutmaz.

More Sentences
on mother's day adv. anneler gününde
Tom and Mary gave their mother flowers on Mother's Day.
Tom ve Mary Anneler gününde annelerine çiçekler verdiler.

More Sentences
Computer
mother's day n. anneler günü
Tom sent his mother some flowers on Mother's Day.
Tom Anneler Günü'nde annesine çiçek göndermiş.

More Sentences
General
mother's bosom n. ana kucağı
mother's darling n. hanım evladı
mother's love n. ana yüreği
mother's name n. ana adı
mother's brother n. dayı
mother's milk n. ana sütü
mother's side n. ana tarafı
mother's birthplace n. annenin doğum yeri
mother's birthplace n. annenizin doğum yeri
mother's helper n. dadı
mother's helper n. çocuğun bakımında anneye yardımcı olan kimse
my mother's n. annemgil
mother's affection n. anne şefkati
mother's daughter n. annesinin gözdesi olup ona çok benzeyen kız evlat
mother's daughter n. anasının kızı
mother's day n. mayıs'ın ikinci pazar'ında kutlanan, annelere adanmış gün
mother's son n. erkek
mother's son n. eril birey
take the news of one's mother's death v. annesinin ölüm haberini almak
witness one's mother's death v. annesinin ölümüne tanık olmak
bet one’s mother's house v. annesinin evi üzerine bahse girmek
return to one's mother's home v. baba ocağına dönmek
return to one's mother's home v. annesinin evine dönmek
return to one's mother's home v. eve annesine dönmek
on the mother's side adv. ana tarafından
on my mother's side adv. anne tarafımdan
after her mother's death adv. annesinin ölümünden sonra
after his mother's death adv. annesinin ölümünden sonra
Phrases
happy mother's day expr. anneler günü kutlu olsun
happy mother's day expr. anneler gününüz kutlu olsun
Colloquial
mother's boy n. ana kuzusu
mother's boy n. süt kuzusu
every man jack/mother's son n. hepsi
every man jack/mother's son n. her biri
every man jack/mother's son n. son ferde kadar
every man jack/mother's son n. tümü
every man jack/mother's son n. istisnasız hepsi
a mother's boy n. ana kuzusu
a mother's boy n. anasının kuzusu
a mother's boy n. muhallebi çocuğu
a mother's boy n. süt kuzusu
a mother's boy n. süt çocuğu
every mother's son of them expr. her biri
Idioms
a mother's boy n. ana kuzusu
a mother's boy n. anasının kuzusu
a mother's boy n. muhallebi çocuğu
a mother's boy n. süt çocuğu
a mother's boy n. süt kuzusu
every mother's son n. hepsi
every mother's son n. istisnasız hepsi
every mother's son n. son ferde kadar
every mother's son n. tümü
every mother's son n. her biri
be one's mother's daughter v. anasının kızı olmak
be one's mother's son v. annesinin oğlu olmak
be tied to one's mother's apron strings v. anasının dizinin dibinden ayrılmamak
be tied to your mother's apron strings v. anasının kuzusu olmak
be tied to your mother's apron strings v. annesinin eteğinden ayrılamamak
swear on one's mother's grave v. annesinin mezarı üzerine yemin etmek
learn something at your mother's knee v. çok küçükken öğrenmek
be one's mother's son v. davranış olarak annesine çok benzemek
learn something at your mother's knee v. çocukken öğrenmek
be one's mother's daughter v. davranış olarak annesine çok benzemek
be one's mother's daughter v. hık demiş annesinin burnundan düşmüş
learn something at your mother's knee v. küçük yaşta öğrenmek
be tied to your mother's apron strings v. süt kuzusu olmak
swear on one's mother's grave v. (annenin mezarı vb.) üzerine yemin etmek
tied to one's mother's apron strings adj. annesi tarafından yönetilen/kontrol edilen
tied to one's mother's apron strings adj. annesine bağlı
tied to one's mother's apron strings adj. anasının dizinin dibinden ayrılmayan
tied to one's mother's apron strings adj. anasının kuzusu
tied to one's mother's apron strings adj. anasının eteğinden ayrılmayan
(tied to) your mother's, wife's, etc. apron strings adj. annesi/karısı/biri tarafından yönetilen/kontrol edilen
(tied to) your mother's, wife's, etc. apron strings adj. annesine/karısına/birine bağlı
(tied to) your mother's, wife's, etc. apron strings adj. anasının/karısının/birinin dizinin dibinden ayrılmayan
(tied to) your mother's, wife's, etc. apron strings adj. anasının/karısının/birinin eteğinden ayrılmayan
tied to his mother's apron strings adj. anasının dizinin dibinden ayrılmayan
tied to his mother's apron strings adj. anasının kuzusu
tied to his mother's apron strings adj. annesinin eteğinden ayrılamayan
tied to his mother's apron strings adj. süt kuzusu
tied to his mother's apron strings adj. annesine bağlı
tied to mother's apron strings adj. anasının dizinin dibinden ayrılmayan
tied to mother's apron strings adj. anasının kuzusu
tied to mother's apron strings adj. annesinin eteğinden ayrılamayan
tied to mother's apron strings adj. süt kuzusu
tied to mother's apron strings adj. annesine bağlı
tied to his mother's apron strings adj. anasının dizinin dibinden ayrılmayan
at one's mother's knee expr. çocukken
be one's mother's son expr. hık demiş annesinin burnundan düşmüş
at one's mother's knee expr. küçük yaşta
at one's mother's knee expr. küçükken
at your mother's knee expr. küçük yaşta
at your mother's knee expr. çocukken
at your mother's knee expr. küçükken
at your mother's knee expr. çocukken
at your mother's knee expr. çok küçük yaşta
step on a crack, break your mother's back expr. çatlağa basanın annesinin beli kırılır (çocuklar arasında kaldırımdaki çatlaklara basılırsa olacağına inanılan ve bir tekerleme olarak söylenen ifade)
Speaking
your mother's place of birth n. annenizin doğum yeri
your mother's date of birth n. annenizin doğum tarihi
your mother's maiden name expr. annenizin kızlık soyadı
your mother's maiden name expr. annenizin evlenmeden önceki soyadı
what is your mother's maiden name? expr. annenizin kızlık soyadı nedir?
what is your mother's name? expr. annenin adı ne?
what is your mother's name? expr. annenin ismi ne?
I swear on my mother's life expr. annemin üzerine yemin ederim
what is your mother's maiden name? expr. annenin kızlık soyadı nedir?
that's your mother's business expr. bu anneni ilgilendirir
the house in your mother's name expr. ev annenin adına kayıtlı
the house in your mother's name expr. ev annenin ismine kayıtlı
I left her at my mother's expr. onu annemgile bıraktım
I left her at my mother's expr. onu annemlere bıraktım
what is your mother's name? expr. senin annenin ismi ne?
you have your mother's eyes expr. annenin gözlerini almışsın
Law
mother's maiden name n. annesinin kızlık soyadı
Politics
mother's pension n. geliri olmayan annelere hükümet tarafından bağlanan maaş
Medical
mother's womb n. ana karnı
mother's womb n. anne karnı
mother's mark n. vücutta doğuştan bulunan iz
mother's mark n. doğum izi
mother's mark n. doğum lekesi
mother's mark n. nevus
Religious
mother’s day n. mayıs'ın annelere adanmış olan ikinci pazarı
mother’s day n. anneler pazarı
mother’s day n. paskalya perhizi'nin dördüncü pazarında çocukların annelerine hediyeler vermesiyle kutlanan gün
Slang
mother's little helpers [dated] n. diazepam
mother's little helpers [dated] n. yatıştırıcı
mother's little helpers [dated] n. sakinleştirici
British Slang
robert's your mother's brother expr. çok kolay
it's a bit black over bill's mother's (north west england use) expr. (bulutlardan) hava karardı yağmur yağacak gibi