History

see someone

Meanings of "see someone" with other terms in English Turkish Dictionary : 140 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	see someone off v.	birini uğurlamak
2	General	see someone off v.	birini geçirmek
3	General	make someone see reason v.	birinin aklını başına getirmek
4	General	see (someone/something) in one's dreams v.	rüyalarına girmek
5	General	see (someone/something) in one's dream v.	rüyasına girmek
6	General	see someone home v.	birini evine bırakmak
7	General	see someone off v.	birini yolcu etmek
8	General	see someone as responsible v.	sorumlu tutmak
9	General	see (someone) before one dies v.	dünya gözü ile görmek
10	General	see (someone) off (on a journey) v.	yola çıkarmak
11	General	make (someone) see reason v.	yola getirmek
12	General	long to see (someone) again v.	hasretle beklemek
13	General	see someone in one´s dream v.	rüyasında birisini görmek
14	General	see someone in one´s dream v.	rüyasında birini görmek
15	General	see someone in one's dream v.	rüyasında birini görmek
16	General	see someone in one's dream v.	rüyasında birisini görmek
17	General	see (someone/something) in one's dream v.	rüyasında görmek
18	General	see someone as an opponent v.	rakip görmek
19	General	see (someone) in one's dream v.	rüyasında birisini görmek
20	General	see someone as an enemy v.	rakip görmek
21	General	be not exactly overjoyed to see someone v.	birisini gördüğüne tam olarak sevinmemek
22	General	see someone off at the airport v.	birini havalimanında uğurlamak
23	General	see someone as an enemy v.	rakip olarak görmek
24	General	see someone as a rival v.	rakip olarak görmek
25	General	see someone as an opponent v.	rakip olarak görmek
26	General	see someone as a rival v.	rakip görmek
27	General	see someone as an enemy v.	düşman görmek
28	General	see someone as an enemy v.	düşman olarak görmek
29	General	see someone as a friend v.	arkadaş olarak görmek
30	General	see someone as a brother v.	kardeş gibi görmek
31	General	see someone topless v.	birini üstsüz görmek
32	General	see someone naked v.	birini çıplak görmek
33	General	see someone in a body bag v.	birini ceset torbasında görmek
34	General	see someone as a role model v.	birini rol model olarak görmek
35	General	see someone as a role model v.	birini rol model görmek
36	General	see someone home v.	birine evine kadar eşlik etmek
37	General	see someone on the news v.	birini haberlerde görmek
38	General	see someone on television v.	birini televizyonda görmek
39	General	see someone naked in the shower v.	birini duşta çıplak görmek
Phrasals
40	Phrasals	see someone about someone or something v.	(biriyle bir konu hakkında) görüşmek/müzakere etmek
41	Phrasals	see someone about someone or something v.	(birine bir konu hakkında) danışmak/akıl sormak
42	Phrasals	see about someone or something v.	(birini veya bir şeyi) incelemek/kontrol etmek/araştırmak
43	Phrasals	see about someone or something v.	gözden geçirmek
44	Phrasals	see someone as something v.	birini bir şey olarak görmek/düşünmek/kabul etmek
45	Phrasals	see someone into something v.	birine bir yere kadar eşlik etmek
46	Phrasals	see someone back (to something) v.	birine (bir yere dönüşünde) refakat etmek
47	Phrasals	see someone up to something v.	birine yukarıya kadar eşilik etmek
48	Phrasals	see someone through v.	birine zor zamanında destek olmak
49	Phrasals	see someone in v.	birine bir yere kadar eşlik etmek
50	Phrasals	see someone up to something v.	birini yukarıya kadar geçirmek
51	Phrasals	see someone down to something v.	birine aşağıya kadar eşlik etmek
52	Phrasals	see someone across something v.	öte tarafa/karşıya geçirmek
53	Phrasals	see someone across something v.	karşısına kadar refakat etmek
54	Phrasals	see ahead of someone v.	önünü/ilerisini görmek
55	Phrasals	see something in someone or something v.	birindeki/bir şeydeki bir şeyi görmek/takdir etmek
56	Phrasals	see something in someone or something v.	birinin/bir şeyin belirli bir özelliğini takdir etmek/görmek
57	Phrasals	see something in someone or something v.	birinin/bir şeyin belirli bir kişisel yönünü görmek/takdir etmek
58	Phrasals	see someone across something v.	birine tehlikeli bir yerden geçerken eşlik etmek
59	Phrasals	see over (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstünden bakmak
60	Phrasals	see over (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) yukarısından bakmak
61	Phrasals	see (some amount) of (someone) v.	(birini belli bir süre) görmek
62	Phrasals	see (some amount) of (someone) v.	(biriyle belli bir süre) vakit geçirmek
63	Phrasals	see something of someone or something v.	birini/bir şeyi belli bir süre görmek
64	Phrasals	see something of someone or something v.	biriyle/bir şeyle belli bir süre vakit geçirmek
65	Phrasals	see something of someone or something v.	birini/bir şeyi belli bir süreliğine/düzeyde incelemek
66	Phrasals	see after (someone or something) v.	(birine/bir şeye) bakmak
67	Phrasals	see after (someone or something) v.	(birine/bir şeye) göz kulak olmak
68	Phrasals	see after (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) ilgilenmek
69	Phrasals	see beyond (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) ilerisini/ötesini görmek
70	Phrasals	see the back of (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) kurtulmak
71	Phrasals	see the back of (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) paçayı kurtarmak
72	Phrasals	see the back of (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) yırtmak
73	Phrasals	see the back of (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) sıyrılmak
74	Phrasals	see through (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) iç yüzünü anlamak
75	Phrasals	see through (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) ciğerini okumak
76	Phrasals	see to (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) ilgilenmek
77	Phrasals	see to (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) halletmek
78	Phrasals	see to (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) alakadar olmak
79	Phrasals	see to (someone or something) v.	(birine/bir şeye) bakmak
80	Phrasals	see to (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) çaresine bakmak
Phrases
81	Phrases	would see (someone) in hell before (one) would (do something) expr.	(bir şeyi) yapmaktansa/yapacağıma cehenneme giderim daha iyi
82	Phrases	would see (someone) in hell before (one) would (do something) expr.	(bir şeyi) yapmaktansa/yapacağıma ölürüm daha iyi
83	Phrases	would see (someone) in hell before (one) would (do something) expr.	ölsem (bir şeyi) yapmam
84	Phrases	would see (someone) in hell before (one) would (do something) expr.	ölürüm de (bir şeyi) yapmam
Colloquial
85	Colloquial	be glad to see the back of (someone) v.	(birinin) gitmesine memnun olmak
86	Colloquial	be glad to see the back of (someone) v.	(birinin) gitmesine sevinmek
87	Colloquial	be glad to see the back of (someone) v.	(birinin) gitmesinden mutluluk duymak
88	Colloquial	be glad to see the back of (someone) v.	(birinden) kurtulduğuna sevinmek
89	Colloquial	be glad to see the back of someone or something [uk] v.	birinin/bir şeyin gitmesine memnun olmak
90	Colloquial	be glad to see the back of someone or something [uk] v.	birinin/bir şeyin gitmesine sevinmek
91	Colloquial	be glad to see the back of someone or something [uk] v.	birinin/bir şeyin gitmesinden mutluluk duymak
92	Colloquial	be glad to see the back of someone or something [uk] v.	birinden/bir şeyden kurtulduğuna sevinmek
93	Colloquial	(one) never thought (one) would see (someone) here expr.	(birinin birini) burada göreceği aklının ucundan geçmezdi
94	Colloquial	(one) never thought (one) would see (someone) here expr.	(biri birini) burada göreceğini hiç düşünmezdi
95	Colloquial	(one) never thought (one) would see (someone) here expr.	(biri birini) burada göreceğini hiç tahmin etmezdi
96	Colloquial	(one) never thought (one) would see (someone) here expr.	(biri birini) burada gördüğüne çok şaşırdı
Idioms
97	Idioms	see someone coming v.	enayiyi sezmek
98	Idioms	see someone coming v.	kerizi önceden fark etmek
99	Idioms	see someone coming v.	aranıyor olduğunu anlamak
100	Idioms	see someone coming v.	safın teki olduğunu anlamak
101	Idioms	see someone coming v.	enayi/saf/keriz addetmek
102	Idioms	see the last of someone v.	birini son kez görmek
103	Idioms	see someone to the door v.	birini (kapıya kadar) geçirmek
104	Idioms	see someone off v.	birisini uğurlamak
105	Idioms	see someone to the door v.	birini kapıya kadar uğurlamak
106	Idioms	see someone out v.	birini (kapıya kadar) geçirmek
107	Idioms	see someone for what one really is v.	birinin gerçek yüzünü görmek
108	Idioms	see someone out the door v.	birini kapıya kadar geçirmek
109	Idioms	see someone for what one is v.	birinin gerçekte nasıl biri olduğunu anlamak
110	Idioms	see someone to the door v.	birini kapıya kadar geçirmek
111	Idioms	make someone see red v.	birisini sıkmak
112	Idioms	make someone see red v.	birini çok kızdırmak
113	Idioms	see someone for what one is v.	birinin gerçek yüzünü görmek
114	Idioms	see someone for what one really is v.	birinin gerçekte nasıl biri olduğunu anlamak
115	Idioms	see someone off v.	birini yolcu etmek
116	Idioms	see someone to the door v.	birine kapıya kadar eşlik etmek
117	Idioms	see the best in someone v.	birinin (sadece) iyi taraflarını/yönlerini görmek
118	Idioms	make someone see red v.	çok öfkelendirmek
119	Idioms	make someone see red v.	gıcık etmek
120	Idioms	never want to see the likes of someone again v.	gibisini bir daha görmek istememek
121	Idioms	see neither hide nor hair of someone v.	izine rastlayamamak
122	Idioms	see someone out v.	kapıya kadar eşlik etmek
123	Idioms	see someone to the door v.	kapıya kadar eşlik etmek
124	Idioms	make someone see red v.	küplere bindirmek
125	Idioms	never want to see the likes of someone again v.	senin/onun gibi birisini bir daha görmek istememek
126	Idioms	make someone see red v.	sinirlerini ayağa kaldırmak
127	Idioms	make someone see red v.	sinirden kudurtmak
128	Idioms	see someone off v.	yolcu etmek
129	Idioms	see the end of (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) bir daha muhatap olmamak
130	Idioms	see the end of (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) ilişkisini bitirmek
131	Idioms	see the end of (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) son kez görmek
132	Idioms	see (someone or something) in a new light v.	(birini/bir şeyi) daha olumlu görmek/algılamak
133	Idioms	see (someone or something) in a new light v.	(birini/bir şeyi) yeni bir perspektifle görmek/algılamak
134	Idioms	see (someone or something) in a new light v.	(birini/bir şeyi) başka bir gözle görmeye başlamak
135	Idioms	see eye to eye with (someone) v.	(biriyle) hemfikir olmak
136	Idioms	see eye to eye with (someone) v.	(biriyle) aynı kanaatte olmak
137	Idioms	see eye to eye with (someone) v.	(biriyle) aynı düşüncede olmak
138	Idioms	see the last of (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) son kez görmek
139	Idioms	see the last of (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) son görüşü olmak
Speaking
140	Speaking	there's someone here to see you expr.	burada sizi görmek isteyen birisi var