Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
Spanish - English
Hide
Details
Clear
History :
türe
türe
History
Sentences
Meanings of
"türe"
in Turkish English Dictionary : 1 result(s)
Category
English
Turkish
Law
1
Law
ture
mütareke
Meanings of
"türe"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
türe
justice
n.
Meanings of
"türe"
with other terms in English Turkish Dictionary : 75 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
türe ait
genre
adj.
This story belongs clearly to no
genre.
Bu hikaye kesinlikle hiçbir
türe ait
değil.
More Sentences
Psychology
2
Psychology
türe özgü
species-specific
adj.
We have to look to
species-specific
controls in relation to bivalve molluscs.
Çift kabuklu yumuşakçalarla ilgili olarak
türe özgü
kontrollere bakmalıyız.
More Sentences
General
3
General
türe özgü olma
typicality
n.
4
General
iki ayrı türe ait canlının özelliklerini kendinde toplayan canlı
dimorphic
n.
5
General
türden türe değişiklik göstermek
vary from species to species
v.
6
General
başka türe dönüştürmek
transpeciate [obsolete]
v.
7
General
başka türe dönüşmek
transpeciate [obsolete]
v.
8
General
türe özgü
type-specific
adj.
9
General
türe özgü
species-typical
adj.
10
General
üç türe ait
trigeneric
adj.
11
General
sıradan bir türe uymayan
off-beam
adj.
12
General
baskın türe ait
dominant
adj.
13
General
(biyolojik adlandırmalarda) başka bir türe verilmiş olan
preoccupied
adj.
14
General
farklı türe
hetero-
pref.
15
General
daha ileri türe ait anlamı veren ön ek
met-
pref.
16
General
(özellikle hastalık adlarında) gerçek türe yakından benzeyen anlamına gelen ön ek
par-
pref.
Colloquial
17
Colloquial
belirli bir türe özgü özelliklere sahip kimse
looker
n.
18
Colloquial
belirli bir türe özgü görünümde kimse
looker
n.
Technical
19
Technical
yayımlardan bilinen bir türe ait numune
autotype
n.
20
Technical
yayımlardan bilinen bir türe ait numune
hypotype
n.
Computer
21
Computer
bilinmeyen türe bağlama
bound to unknown type
n.
22
Computer
türe göre aygıtlar
devices by type
n.
23
Computer
üst türden alt türe doğru olan bir çevirim
downcast
n.
24
Computer
üst türden alt türe çevirmek
downcast
v.
25
Computer
türe göre
by type
expr.
26
Computer
türe göre sırala
sort by type
expr.
Medical
27
Medical
aynı türe mensup kimseler arasında kan nakli
homohemotherapy
n.
28
Medical
yarısı anneden yarısı babadan gelen o türe has kromozom hücresi
diploid
n.
29
Medical
bulaşıcı hastalığın bir hayvan türünden başka bir türe, özellikle de insanlara geçmesi
spillover
n.
Anatomy
30
Anatomy
(belirli bir türe ait) yapı
-id
suf.
31
Anatomy
(belirli bir türe ait) gövde
-id
suf.
32
Anatomy
(belirli bir türe ait) partikül
-id
suf.
33
Anatomy
(belirli bir türe ait) bölüm
-id
suf.
Psychology
34
Psychology
türe özgü davranış
species-specific behavior
n.
35
Psychology
türe özgü kalıplaşmış eylem
behavior
n.
36
Psychology
türe özgü kalıplaşmış eylem
behaviour
n.
Pathology
37
Pathology
(bulaşıcı hastalık) bir hayvan türünden başka bir türe, özellikle de insanlara geçmek
spill over
v.
Physics
38
Physics
fotonun absorbe edilmesiyle enerjisi artan türe elektron eklenmesi
photoreduction
n.
Biology
39
Biology
embriyonik gelişim sırasında türe özgü evrim aşamalarının tekrarlanması
recapitulation
n.
40
Biology
embriyonik gelişimin türe özgü evrim aşamalarının tekrarı olduğu teorisi
recapitulation
n.
41
Biology
gelişiminin türe özgü özellikleri kazanma aşamasındaki embriyo
typembryo
n.
42
Biology
bir türe bağlı yapılan taksonomik sınıflandırma
type method
n.
43
Biology
türe özgü davranış
species-typical behavior
n.
44
Biology
tek bir türe özgü bir özellik
autapomorphy
n.
45
Biology
bir türe ait belirli çevresel koşullara uyum sağlayarak davranışsal, yapısal ve psikolojik farklılıklar gösteren bir grup organizma
ecotype
n.
46
Biology
bir türün iki farklı türe evrildiği süreç
cladogenesis
n.
47
Biology
(minerallerin, bitkilerin) özel yapılarını göstererek numunelerin hangi türe ait olduklarının saptanmasına yardımcı olan tablolar
determinative tables
n.
48
Biology
bir türe veya gruba ait, araştırma ve koruma amaçlı kullanılan genetik malzeme
germ plasm
n.
49
Biology
bir türe ait bireylerin belirli bir alandaki sayısı
frequency
n.
50
Biology
daha ilkel bir türe dönmek
throw back
v.
51
Biology
türe ait özeliklerini göstermeyen embriyonik gelişim ile ilgili
cenogenetic
adj.
52
Biology
bir türe uymayan
etypical
adj.
53
Biology
başka bir türe ait
extrageneous
adj.
54
Biology
farklı türe ait
heterologous
adj.
55
Biology
farklı türe ait
heterospecific
adj.
56
Biology
bir türün iki farklı türe evrildiği süreç ile ilgili
cladogenetic
adj.
57
Biology
iki ayrı türe ait canlının özelliklerini bir canlıda birleştiren
dimorphic
adj.
58
Biology
birden fazla türe ilişkin
multispecies
adj.
59
Biology
birden fazla türe ilişkin
multi-species
adj.
60
Biology
hayvan veya bitkinin ait olduğu türe, gruba özgü
diagnostic
adj.
61
Biology
birden fazla türe ait
polyphyletic
adj.
Zoology
62
Zoology
belli bir türe ait hayvanların tümü
zoa
n.
63
Zoology
belirli bir türe mensup hayvanların çiftleşme gösterisi için toplandıkları bölge
court
n.
64
Zoology
belli bir türe ait hayvanların tümünü ifade eden son ek
-zoa
suf.
Botanic
65
Botanic
fundagiller familyasından, tek türe sahip çok yıllık kısa boylu bir cins
chamaedaphne
n.
66
Botanic
gecesefasıgiller familyasının sadece bir türe sahip cinsi
nyctaginia
n.
67
Botanic
asya'nın bazı bölgelerinde yetiştirilen ve yapraklarından güçlü lifler elde edilen sansevieria cinsi iki türe verilen ad
murva
n.
68
Botanic
eskiden göğüs hastalıklarının tedavisinde kullanılan drosera cinsi iki türe verilen ad
drosera
n.
69
Botanic
daha iyi kabul edilen diğer bir türe benzeyen bitki
she
n.
Literature
70
Literature
fantastik türe bağlılık
fantasticism
n.
71
Literature
pikaresk türe ait
picaresque
adj.
Philosophy
72
Philosophy
bir türe ait
sortal
adj.
Environment
73
Environment
bir alanın bozulmaya uğramadan besleyebileceği, belirli bir türe ait maksimum birey sayısı
carrying capacity
n.
74
Environment
türe ait bireylerin gruplar halinde yaşama veya diğer türlerin bireyleri arasına dağılma eğilimi
sociability
n.
Entomology
75
Entomology
(sosyal arı ve karıncalar) çok sayıda kraliçesi olan türe ait veya ilgili
polygynous
adj.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of türe
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy