| 1 |
analyze |
analiz etmek |
v. |
|
- Such cookies are not used to analyze the use of our website.
- Bu tür çerezler web sitemizin kullanımını analiz etmek için kullanılmaz.
- It'll take us a while to analyze this data.
- Bu verileri analiz etmemiz biraz zaman alacak.
- This article analyzes both the benefits and the drawbacks of reducing military spending.
- Bu makale askeri harcamaları azaltmanın hem faydalarını hem de sakıncalarını analiz ediyor.
- He keeps a dream journal by his bedside so he doesn't forget the dreams he has and can analyze them afterwards.
- Gördüğü rüyaları unutmamak ve daha sonra analiz edebilmek için başucunda bir rüya günlüğü tutar.
- Let's analyze the machine.
- Makineyi analiz edelim.
- We have to analyze that.
- Onu analiz etmek zorundayız.
- The students have to analyze an excerpt from the book.
- Öğrenciler kitaptan bir alıntıyı analiz etmek zorundalar.
- It took a long time to analyze the data.
- Verileri analiz etmek uzun zaman aldı.
- It is difficult to objectively analyze one's own beliefs.
- Birinin kendi inançlarını tarafsızca analiz etmesi zordur.
- They're analyzing the samples.
- Onlar örnekleri analiz ediyorlar.
- Let's analyze the facts.
- Gerçekleri analiz edelim.
- I want you to analyze this.
- Bunu analiz etmeni istiyorum.
- It took a great deal of time to analyze the data.
- Verileri analiz etmek çok zaman aldı.
- How would you analyze the situation?
- Durumu nasıl analiz edersiniz?
- We have to analyze that.
- Bunu analiz etmeliyiz.
- They're analyzing the samples.
- Örnekleri analiz ediyorlar.
- We're still analyzing the remaining data.
- Kalan verileri hâlâ analiz ediyoruz.
- It is difficult to objectively analyze one's own beliefs.
- İnsanın kendi inançlarını objektif olarak analiz etmesi zordur.
- How would you analyze the situation?
- Durumu nasıl analiz edersin?
- I want you to analyze this.
- Bunu analiz etmenizi istiyorum.
- It's difficult to analyze.
- Analiz etmek zor.
Show More (18)
|
| 2 |
analyze |
analiz yapmak |
v. |
|
- Analyze between satellite systems and their corresponding earth stations.
- Uydu sistemleri ve bunlara karşılık gelen yer istasyonları arasında analiz yapın.
- Analyze between satellite systems and their corresponding earth stations.
- Uydu sistemleri ve bunlarla ilişkili yer istasyonları arasında analiz yapın.
- Analyze between satellite systems and their corresponding earth stations.
- Uydu sistemleri ve onla ilgili yer istasyonları arasında analiz yapabilir.
- He keeps a dream journal by his bedside so he doesn't forget the dreams he has and can analyze them afterwards.
- Gördüğü rüyaları unutmamak ve daha sonra analizini yapmak için yatağının yanında bir rüya günlüğü tutuyor.
- Tom analyzed the precious stone at his lab.
- Tom Laboratuarda kıymetli taş analizi yaptı.
Show More (2)
|
| 3 |
analyze |
tahlil yapmak |
v. |
|
- We had her blood samples analyzed at a larger hospital.
- Kan örneklerine daha büyük bir hastanede tahlil yaptırdık.
Show More (-2)
|
| 4 |
analyze |
psikanaliz tedavisi uygulamak |
v. |
|
- The psychiatrist analyzed the mental condition of the suspect.
- Psikiyatrist şüphelinin mental durumunda psikanaliz tedavisi uygulamıştır.
Show More (-2)
|
| 5 |
analyze |
analiz |
v. |
|
- We need to analyze the study's results.
- Çalışmanın sonuçlarını analiz etmemiz gerekiyor.
Show More (-2)
|
| 6 |
analyze |
incelemek |
v. |
|
- Dan analyzed Linda's fingerprints.
- Dan, Linda'nın parmak izlerini inceledi.
Show More (-2)
|
