|
- I do not think I have ever come across such a fine exercise in tautology in a public document.
- Hiçbir resmi belgede bu kadar güzel bir totoloji egzersizine rastladığımı sanmıyorum.
- I have not come across a single employer who supports this.
- Bunu destekleyen tek bir işverene bile rastlamadım.
- Unfortunately, I come across these far too often in most countries.
- Ne yazık ki çoğu ülkede bunlara çok sık rastlıyorum.
- On my way home, I came across an old friend.
- Eve giderken eski bir arkadaşıma rastladım.
- I came across one.
- Bir tanesine rastladım.
- I came across a lot of interesting stories for my new book.
- Yeni kitabım için birçok ilginç hikayelere rastladım.
- The other day I came across a book that you might like.
- Geçen gün hoşunuza gidebilecek bir kitaba rastladım.
- I came across your brother on the street.
- Caddede kardeşine rastladım.
- I came across an article in the newspaper about your new project.
- Gazetede yeni projenle ilgili bir makaleye rastladım.
- He came across a wolf.
- Bir kurda rastladı.
- I came across some old family photos when I was cleaning out the closet.
- Ben dolabı temizlerken bazı eski aile fotoğraflarına rastladım.
- Emily came across an old toy.
- Emily eski bir oyuncağa rastladı.
- I came across a dog while returning home.
- Eve dönerken bir köpeğe rastladım.
- I came across your sister on the street.
- Caddede kardeşine rastladım.
- She came across Jack yesterday.
- O dün Jack'e rastladı.
- I came across a lot of interesting stories for my new book.
- Yeni kitabım için pek çok ilginç hikayeye rastladım.
- He came across some old documents in the closet.
- Dolapta bazı eski belgelere rastladı.
- She came across a scorpion.
- Bir akrebe rastladı.
- Since they left the national highway, they hadn't come across another car.
- Ulusal otoyoldan ayrıldıklarından beri başka bir arabaya rastlamamışlardı.
- He came across his old friend while walking in the park.
- Parkta yürürken eski arkadaşına rastladı.
- If you come across an unfamiliar word, look it up in your dictionary.
- Bilinmeyen bir kelimeye rastlarsanız, o kelimeye sözlükte bakın.
- I came across this book in a secondhand bookstore.
- Bu kitaba, ikinci el bir kitapçıda rastladım.
- We often come across Japanese tourists in this area.
- Bu bölgede sık sık Japon turistlere rastlıyoruz.
- Sami came across Layla's Instagram page.
- Sami, Layla'nın Instagram sayfasına rastladı.
- She came across Jack yesterday.
- Dün Jack'e rastladı.
- I came across some old family photos when I was cleaning out the closet.
- Dolabı temizlerken bazı eski aile fotoğraflarına rastladım.
- I came across an article in the newspaper about your new project.
- Gazetede yeni projenizle ilgili bir makaleye rastladım.
- I have never come across such a stubborn person.
- Hiç bu kadar inatçı birine rastlamamıştım.
- Recently, while browsing Wikipedia, I came across Esperanto.
- Geçenlerde Wikipedia'da gezinirken Esperanto'ya rastladım.
- Have your ever come across an animal like this?
- Hiç bunun gibi bir hayvan rastladın mı?
- While I was cleaning out my desk, I came across this old picture.
- Masamı temizlerken bu eski resme rastladım.
- He came across this old coin in an antique shop.
- Bu eski paraya bir antikacıda rastlamış.
- She came across a scorpion.
- O bir akrebe rastladı.
- He came across this old coin in an antique shop.
- Bu antik paraya bir antikacı dükkanında rastladı.
- On my way home, I came across an old friend.
- Eve giderken, eski bir arkadaşıma rastladım.
- She came across to speak to me.
- O benimle konuşmak için rastladı.
- She came across a wolf.
- Bir kurda rastlamış.
- Have you ever come across contradictions in the Quran?
- Kur'an'da hiç çelişkiye rastladınız mı?
- Sami came across Layla's Instagram page.
- Sami, Leyla'nın İnstagram sayfasına rastladı.
- I came across your sister on the street.
- Sokakta kız kardeşine rastladım.
- I came across your sibling on the street.
- Caddede kardeşine rastladım.
- Where did you come across the rare stamps?
- Bu nadir pullara nerede rastladınız?
- She came across some old documents in the closet.
- Dolapta bazı eski belgelere rastladı.
Show More (40)
|
|
- I been appalled to come across examples where the Commission has blatantly rejected the Ombudsman's findings.
- Komisyon'un Ombudsman'ın bulgularını açıkça reddettiği örneklerle karşılaşmak beni dehşete düşürdü.
- Mr Hume, personally, I very much appreciate your remarks because I come across the same problems myself.
- Sayın Hume, kişisel olarak sözlerinizi çok takdir ediyorum çünkü ben de aynı sorunlarla karşılaşıyorum.
- As a sincere Europhile, it pains me every time I come across this culture of secrecy.
- Samimi bir Avrupa hayranı olarak bu gizlilik kültürüyle her karşılaştığımda üzülüyorum.
- I wonder how we must come across a situation like this.
- Böyle bir durumla nasıl karşılaşacağımızı merak ediyorum.
- Unfortunately, I come across these far too often in most countries.
- Ne yazık ki çoğu ülkede bu tür değişikliklerle çok sık karşılaşıyorum.
- Mr President, I would like to inform the House of the problem that I came across yesterday.
- Sayın Başkan, dün karşılaştığım bir sorun hakkında Meclis'i bilgilendirmek istiyorum.
- That cannot excuse everything that we came across.
- Bu, karşılaştığımız her şeyin mazereti olamaz.
- Have you ever come across contradictions in the Quran?
- Hiç Kuran'da çelişkilerle karşılaştınız mı?
- We came across by accident.
- Tesadüfen karşılaştık.
- The other day I came across a book that you might like.
- Geçen gün hoşlanabileceğin bir kitapla karşılaştım.
- She came across a wolf.
- Bir kurtla karşılaştı.
- We came across by accident.
- Biz tesadüfen karşılaştık.
- You know, I came across him in the street the other day, we stopped to chat.
- Geçen gün sokakta karşılaştık, durup sohbet ettik.
- You know, I came across him in the street the other day, we stopped to chat.
- Biliyorsun, geçen gün sokakta onunla karşılaştık, biz konuşmak için durduk.
- I came across your sibling on the street.
- Sokakta kardeşinle karşılaştım.
- Have your ever come across an animal like this?
- Hiç böyle bir hayvanla karşılaştınız mı?
- Emily came across an old toy.
- Emily eski bir oyuncakla karşılaştı.
- He came across an outstanding young person.
- Olağanüstü bir gençle karşılaştı.
- Sami came across a beautiful 26-year-old from Egypt.
- Sami, Mısır'dan 26 yaşında güzel bir kızla karşılaştı.
- He came across a wolf.
- Bir kurtla karşılaştı.
- I have never come across such a stubborn person.
- Daha önce böyle inatçı bir kişiyle karşılaşmadım.
- I came across your brother on the street.
- Sokakta kardeşinle karşılaştım.
- Since they left the national highway, they hadn't come across another car.
- Ana yoldan ayrıldıklarından beri, başka bir arabayla karşılaşmadılar.
- I came across a dog while returning home.
- Eve dönerken bir köpekle karşılaştım.
- If you come across an unfamiliar word, look it up in your dictionary.
- Bilmediğiniz bir kelimeyle karşılaşırsanız, onu sözlüğünüzde arayıp bulun.
- Tom came across Mary on his way to school.
- Tom okula giderken Mary'yle karşılaştı.
- She came across some old documents in the closet.
- O, dolapta bazı eski evraklarla karşılaştı.
- Where did you come across the principal?
- Müdürle nerede karşılaştınız?
Show More (25)
|