|
- The large countries are attacking the equal rights enshrined in the rotating presidencies.
- Büyük ülkeler dönüşümlü başkanlığın getirdiği eşit haklara saldırıyorlar.
- The goal is to make employees economic citizens with equal rights.
- Amaç, çalışanları eşit haklara sahip ekonomik vatandaşlar haline getirmektir.
- The principle of equal rights for all is one of the most important cornerstones of our society.
- Herkes için eşit haklar ilkesi toplumumuzun en önemli temel taşlarından biridir.
- How do we create equal rights for citizens throughout the world?
- Dünya genelinde vatandaşlar için nasıl eşit haklar yaratabiliriz?
- We want there to be equal distribution and equal rights between women's organisations.
- Kadın örgütleri arasında eşit dağılım ve eşit haklar olmasını istiyoruz.
- Every state must have equal rights and possibilities in the Union.
- Birlik içerisinde her devlet eşit hak ve imkânlara sahip olmalıdır.
- The issue of giving employees equal rights, irrespective of their sexual orientation, is a crucial step on the way.
- Çalışanlara cinsel yönelimlerine bakılmaksızın eşit haklar tanınması konusu, bu yolda atılmış çok önemli bir adımdır.
- Finally, what about equal rights per world citizen?
- Son olarak, dünya vatandaşı başına eşit haklar ne olacak?
- On the other hand, the road to equal rights could lead to a safe, inclusive European Union.
- Öte yandan, eşit haklara giden yol güvenli ve kapsayıcı bir Avrupa Birliği'ne götürebilir.
- On the other hand, the road to equal rights could lead to a safe, inclusive European Union.
- Öte yandan, eşit haklara giden yol bizleri güvenli ve kapsayıcı bir Avrupa Birliği'ne götürebilir.
- We must work towards a real Europe of the peoples, with equal rights and equal respect for everyone.
- Herkesin eşit haklara sahip olduğu ve herkese eşit saygının gösterildiği gerçek bir halklar Avrupası için çalışmalıyız.
- They must not join as second-class members, but instead have equal rights from day one.
- İkinci sınıf üye olarak değil, ilk günden itibaren eşit haklara sahip olarak katılmalıdırlar.
- I mean that we must seek equal rights for all citizens of the world.
- Demek istediğim, tüm dünya vatandaşları için eşit haklar aramalıyız.
- Why is it that the present candidate countries should not, as new members, already play a full part with equal rights?
- Neden mevcut aday ülkeler yeni üyeler olarak eşit haklara sahip tam bir rol oynamasınlar?
- How do we create equal rights for citizens throughout the world?
- Dünya genelinde vatandaşlar için nasıl eşit haklar yaratırız?
- Or should all countries have an equal right to take so-called preventive action?
- Yoksa tüm ülkeler sözde önleyici eylemde bulunma konusunda eşit hakka mı sahip olmalıdır?
- Whether equal rights is the right target, I cannot say.
- Eşit hakların doğru hedef olup olmadığını söyleyemem.
- I am a feminist because I believe in equal rights for women and men.
- Ben bir feministim çünkü kadınlar ve erkekler için eşit haklara inanıyorum.
- I am a feminist because I believe in equal rights for women and men.
- Ben feministim çünkü kadınlar ve erkekler için eşit haklara inanıyorum.
- All men have equal rights.
- Bütün insanların eşit hakları vardır.
- He believed that blacks could win their fight for equal rights without violence.
- Siyahların eşit haklar için verdikleri mücadeleyi şiddet olmadan kazanabileceklerine inanıyordu.
- She advocated equal rights for women.
- Kadınlar için eşit hakları savundu.
- Make solidarity and equal rights the cornerstone of public policy.
- Dayanışmayı ve eşit hakları kamu politikasının temel taşı haline getirin.
- He believed that blacks could win their fight for equal rights without violence.
- O, siyahların şiddet olmaksızın eşit haklar için mücadelelerini kazanabileceklerine inanıyordu.
- All men have equal rights.
- Bütün insanlar eşit haklara sahiptir.
- Women deserve equal rights.
- Kadınlar eşit hakları hak ediyor.
Show More (23)
|