Tureng - escaped - Inglés Turco Frases

Historia

	Inglés	Turco
1	escaped	kaçmış	adj.
	I am not aware of any gene that has escaped in this way and flown out into the environment. Bu şekilde kaçan ve çevreye yayılan herhangi bir genin varlığından haberdar değilim. The police are searching for an escaped prisoner. Polis kaçan bir mahkumu arıyor. The prisoner who escaped two days ago is still at large. İki gün önce kaçan mahkum hala firari. It never occurred to me that he might be an escaped prisoner. Onun kaçan bir mahkum olabileceği aklımın ucundan geçmedi. It is easier to catch an escaped horse than to take back an escaped word. Kaçan bir atı yakalamak, kaçan bir sözü geri almaktan daha kolaydır. The police chased the escaped convict. Polis kaçan mahkûmun peşine düştü. The police are pursuing an escaped prisoner. Polis kaçan bir mahkumun peşinde. The prisoner who escaped two days ago is still at large. İki gün önce kaçan mahkum hâlâ serbest. The police are hunting an escaped convict in this area. Polis, bu alanda kaçan bir hükümlüyü arıyor. The escaped prisoner hasn't been caught yet. Kaçan mahkum henüz yakalanmadı. The escaped prisoners are considered armed and dangerous. Kaçan mahkumların silahlı ve tehlikeli olduğu düşünülüyor. The police is searching for an escaped prisoner. Polis kaçan bir mahkumu arıyor. The escaped prisoner hasn't been caught. Kaçan mahkum henüz yakalanmadı. We seem to have escaped from danger. Tehlikeden kaçmış gibi görünüyoruz. The escaped prisoner hasn't been caught. Kaçan tutuklu yakalanmadı. The escaped convicts agreed to part ways. Kaçan hükümlüler yollarını ayırmaya karar verdiler. The escaped prisoner hasn't been caught yet. Kaçan mahkûm henüz yakalanmadı. One of the tigers has escaped from the zoo. Kaplanlardan biri hayvanat bahçesinden kaçmış. The escaped prisoner is still at large. Kaçan tutuklu hala serbest. The escaped prisoner is still at large. Kaçan mahkum hala serbest. The police captured the escaped criminal. Polis kaçan suçluyu yakaladı. Tom must have heard our voices and escaped. Tom sesimizi duymuş ve kaçmış olmalı. The police chased the escaped convict. Polis kaçan mahkumu kovaladı. The escaped prisoners are still on the run. Kaçan mahkumlar hala firarda. The prisoner who escaped is still at large. Kaçan tutuklu hâlâ kaçak. The tiger escaped from the zoo. Kaplan hayvanat bahçesinden kaçmış. The escaped convicts agreed to part ways. Kaçan mahkûmlar yollarını ayırmayı kabul etti. Tom must've escaped. Tom kaçmış olmalı. The escaped prisoner hasn't yet been caught. Kaçan tutuklu henüz yakalanmadı. The police are pursuing an escaped prisoner. Polisler, kaçan bir mahkûmu takip ediyor. The escaped prisoner hasn't yet been caught. Kaçan mahkum henüz yakalanmadı. The prisoner who escaped is still at large. Kaçan mahkum hala serbest. The police are hunting an escaped convict in this area. Polis bu bölgede kaçan bir mahkumu arıyor. You look like as if you just escaped from prison. Hapisten yeni kaçmış gibi görünüyorsun. The escaped prisoners are considered dangerous. Kaçan mahkumların tehlikeli olduğu düşünülüyor. Show More (32)
2	escaped	kaçak	adj.
	Tom, an escaped convict, tried to alter his appearance through plastic surgery. Kaçak bir mahkum olan Tom, plastik cerrahi yoluyla görünümünü değiştirmeye çalıştı. Tom, an escaped convict, tried to alter his appearance through plastic surgery. Kaçak bir mahkum olan Tom, estetik ameliyatla görünüşünü değiştirmeye çalıştı. It never occurred to me that he might be an escaped prisoner. Kaçak bir mahkum olabileceği hiç aklıma gelmedi. Show More (0)