|
- Eat your dinner before it gets cold.
- Yemeğinizi soğumadan yiyin.
- It has suddenly gotten cold, hasn't it?
- Hava aniden soğudu, değil mi?
- It's getting cold again.
- Hava yine soğuyor.
- Instead of waiting for Tom, let's eat now before the food gets cold.
- Tom'u beklemek yerine, yemek soğumadan önce şimdi yiyelim.
- Eat it before it gets cold.
- Soğumadan ye.
- Your tea will get cold if you don't drink it soon.
- Çabuk içmezsen çayın soğuyacak.
- It gets cold in the mornings and evenings, so I want to take care how I dress.
- Sabahları ve akşamları hava soğur, bu yüzden nasıl giyineceğime dikkat etmek istiyorum.
- Like I told you before, it'll be getting cold soon.
- Daha önce de söylediğim gibi, yakında hava soğuyacak.
- It's getting cold here.
- Burada hava soğuyor.
- The food is getting cold.
- Yemek soğuyor.
- Your fries are getting cold.
- Kızartmaların soğuyor.
- Eat the soup before it gets cold.
- Soğumadan çorbayı iç.
- Let's eat before our dinner gets cold.
- Akşam yemeğimiz soğumadan önce yiyelim.
- Eat this right away before it gets cold.
- Soğumadan bunu hemen ye.
- The weather here is getting cold and I really do not like that.
- Burada hava gittikçe soğuyor ve ben bundan gerçekten hoşlanmıyorum.
- It has suddenly gotten cold, hasn't it?
- Hava birden soğudu, değil mi?
- Your food is getting cold.
- Yemeğin soğuyor.
- Winter is here, and the weather's getting cold.
- Kış geldi ve hava soğuyor.
- Eat the soup before it gets cold.
- Soğumadan iç çorbayı.
- Dinner's getting cold.
- Akşam yemeği soğuyor.
- Eat this right away before it gets cold.
- Soğumadan önce bunu derhal ye.
- It's getting cold here.
- Burası soğuyor.
- My joints ache when it gets cold.
- Hava soğuduğunda eklemlerim ağrıyor.
- Let's eat our food before it gets cold.
- Soğumadan yemeğimizi yiyelim.
- Let's eat before our dinner gets cold.
- Akşam yemeğimiz soğumadan yiyelim.
- Let's eat our dinner before it gets cold.
- Soğumadan akşam yemeğimizi yiyelim.
- Your soup's getting cold.
- Çorbanız soğuyor.
- Supper's getting cold.
- Akşam yemeği soğuyor.
- Eat your soup before it gets cold.
- Soğumadan çorbanı iç.
- Winter is here, and the weather's getting cold.
- Burada mevsim kış ve hava soğuyor.
- Your dinner is getting cold.
- Akşam yemeğin soğuyor.
- It's getting cold in here.
- Burası soğuyor.
- Tom, your food's getting cold.
- Tom, yemeğin soğuyor.
- Eat it before it gets cold.
- Soğumadan ye istersen.
- Your tea will get cold if you don't drink it now.
- Şimdi içmezsen, çayın soğuyacak.
- The bath is getting cold.
- Banyo soğuyor.
- Your dinner is getting cold.
- Yemeğin soğuyor.
- Your eggs are getting cold.
- Yumurtaların soğuyor.
- It's starting to get cold here.
- Burası soğumaya başladı.
- Your food's getting cold.
- Yemeğin soğuyor.
- The weather is getting cold.
- Hava soğuyor.
- It's getting cold out there.
- Dışarısı soğuyor.
- Your food is getting cold.
- Yiyeceğin soğuyor.
- It gets cold here at this time of the year.
- Yılın bu zamanında burada hava soğur.
- Let's eat our dinner before it gets cold.
- Hava soğumadan önce akşam yemeğimizi yiyelim.
- The weather got cold.
- Hava soğudu.
- Your eggs are getting cold.
- Yumurtalarınız soğuyor.
- Your fries are getting cold.
- Kızartmalarınız soğuyor.
- The tea is getting cold due to the cold air.
- Soğuk hava yüzünden çay soğuyor.
- It's starting to get cold in here.
- Burası soğumaya başladı.
- Like I told you before, it'll be getting cold soon.
- Sana daha önce söylediğim gibi, yakında hava soğuyacak.
- Eat your dinner before it gets cold.
- Yemeğin soğumadan yemeğini ye.
- Your tea will get cold if you don't drink it soon.
- Eğer hemen içmezsen çayın soğuyacak.
- The tea is getting cold due to the cold air.
- Soğuk havadan dolayı çay soğuyor.
- Let's eat our food before it gets cold.
- Hava soğumadan önce yemeğimizi yiyelim.
- It's starting to get cold in here.
- Burada hava soğumaya başlıyor.
- The food is getting cold.
- Yiyecek soğuyor.
- It's getting cold.
- Hava soğuyor.
- It got cold after sunset.
- Gün batımından sonra hava soğudu.
- Instead of waiting for Tom, let's eat now before the food gets cold.
- Tom'u beklemek yerine, yemek soğumadan yiyelim.
- It's starting to get cold here.
- Burada hava soğumaya başlıyor.
- Your soup's getting cold.
- Çorban soğuyor.
- I wonder why I feel so lonely when it gets cold.
- Hava soğuduğunda neden bu kadar yalnız hissettiğimi merak ediyorum.
- Your tea will get cold if you don't drink it now.
- Eğer şimdi içmezsen, çayın soğuyacak.
- It's really getting cold.
- Hava gerçekten soğuyor.
Show More (62)
|
