| 1 |
greatly |
çok |
adv. |
|
- It is true that today we were not greatly successful.
- Bugün çok başarılı olamadığımız doğru.
- The result would certainly be greatly inferior.
- Sonuç kesinlikle çok daha kötü olacaktır.
- We greatly appreciate this, and we rely on a very fruitful campaign in the years to come.
- Bunu çok takdir ediyoruz ve önümüzdeki yıllarda çok verimli bir kampanya yürüteceğimize inanıyoruz.
- Moreover, it greatly annoys users who have to work their way through great quantities of unwanted commercial messages.
- Ayrıca çok sayıda istenmeyen ticari mesajla uğraşmak zorunda kalan kullanıcıları büyük ölçüde rahatsız etmektedir.
- You would assist us greatly if you were to support this portion of our amendments.
- Değişikliklerimizin bu bölümünü desteklerseniz bize çok yardımcı olursunuz.
- Slaughter as close to the farm as possible is something I greatly support.
- Kesimin mümkün olduğunca çiftliğe yakın bir yerde yapılması benim de çok desteklediğim bir şey.
- You would assist us greatly if you were to support this portion of our amendments.
- Değişiklik teklifimizin bu bölümünü desteklerseniz bize çok yardımcı olursunuz.
- What greatly worries me, though, is that on one point the Directive is not being made fairer.
- Ancak beni en çok endişelendiren husus, Yönergenin bir noktada daha adil hale getirilmemesi.
- This was also clear in the reply, which pleases me greatly.
- Bu, beni çok memnun eden yanıtta da açıkça ifade edildi.
- Chili powder is greatly used in Indian cooking.
- Biber tozu Hint yemeklerinde çok kullanılır.
- My tastes differ greatly from yours.
- Benim zevklerim sizinkilerden çok farklı.
- She has changed greatly since I last saw her.
- Son gördüğümden beri o çok değişti.
- The news disturbed her greatly.
- Haber onu çok rahatsız etti.
- The noise of city life annoys me greatly.
- Şehir yaşamının gürültüsü beni çok sinirlendiriyor.
- People greatly differ in their views of life.
- İnsanlar hayata bakış açısı yönünden çok farklı olurlar.
- We were greatly amused by her story.
- Hikayesi bizi çok eğlendirdi.
- The gift is greatly appreciated.
- Hediye çok makbule geçti.
- Japan is greatly famous for earthquakes.
- Japonya depremleriyle çok ünlüdür.
- Tom was greatly affected by the death of his only daughter.
- Tom tek kızının ölümünden çok etkilendi.
- She has changed greatly since I last saw her.
- Onu son gördüğümden beri çok değişti.
- Your cooperation in this matter will be greatly appreciated.
- Bu konudaki işbirliğiniz çok takdir edilecektir.
- We were greatly relieved to find that the worst dangers were over.
- Biz en kötü tehlikelerin bittiğini anladığımızda çok rahatladık.
- Being a doctor helped me greatly during the journey.
- Bir doktor olmak yolculuk sırasında bana çok yardımcı oldu.
- I am greatly impressed.
- Çok etkilendim.
- Tom misses his mother greatly.
- Tom annesini çok özlüyor.
- Tom was greatly affected by the death of his son.
- Tom oğlunun ölümünden çok etkilendi.
- The noise of city life annoys me greatly.
- Şehir hayatının gürültüsü beni çok rahatsız ediyor.
- We were greatly surprised at the news of his sudden death.
- Ani ölüm haberi bizi çok şaşırttı.
- Sean really greatly resembles Conner!
- Sean gerçekten Conner'a çok benziyor!
- We were all greatly amused by his jokes.
- Yaptığı şakalarla hepimiz çok eğlendik.
- Being a doctor helped me greatly during the journey.
- Doktor olmak yolculuk sırasında işime çok yaradı.
- I went to see the river, which I found greatly swollen.
- Nehri görmeye gittiğimde çok kabarmış olduğunu fark ettim.
- His actions greatly angered Mexican leaders.
- Eylemleri Meksikalı liderleri çok kızdırdı.
- The loss of their mother affected them greatly.
- Annelerinin kaybı onları çok etkiledi.
- The risk of dying increases greatly with age.
- Ölüm riski, yaş yükseldikçe çok artıyor.
- Those people contributed greatly to world peace.
- Bu insanlar, dünya barışına çok büyük katkı sağladı.
- We were greatly surprised at the news of his sudden death.
- Biz onun ani ölüm haberine çok şaşırdık.
- The risk of dying increases greatly with age.
- Yaş ilerledikçe ölüm riski çok artıyor.
- Purchasing power has greatly fallen.
- Satın alma gücü çok düştü.
- We were greatly relieved to find that the worst dangers were over.
- En kötü tehlikelerin geride kaldığını görmek bizi çok rahatlattı.
Show More (37)
|
| 2 |
greatly |
oldukça |
adv. |
|
- I greatly welcome the cooperation between the two institutions, which I feel has been an extremely positive development.
- Son derece olumlu bir gelişme olduğunu düşündüğüm iki kurum arasındaki işbirliğini büyük bir memnuniyetle karşılıyorum.
- This means that they are greatly lacking in financial resources, but there is more to the matter in practice.
- Bu, mali kaynaklarının büyük ölçüde yetersiz olduğu anlamına gelmektedir, ancak pratikte durum bundan daha farklıdır.
- My tastes differ greatly from yours.
- Benim zevklerim seninkilerden oldukça farklı.
- Your work has greatly improved.
- Çalışmanız oldukça gelişti.
- Her third movie greatly added to her reputation.
- Onun üçüncü filmi ününü oldukça artırdı.
Show More (2)
|
| 3 |
greatly |
büyük oranda |
adv. |
|
- The number of tourists has increased greatly in recent years.
- Turist sayısı son yıllarda büyük oranda arttı.
- Your cooperation in this matter will be greatly appreciated.
- Bu konudaki işbirliğiniz büyük oranda takdir edilecektir.
Show More (-1)
|
| 4 |
greatly |
pek çok |
adv. |
|
- Like many others here today, I greatly wish for a speedy end to the war in Iraq.
- Bugün burada bulunan pek çok kişi gibi ben de Irak'taki savaşın bir an önce sona ermesini diliyorum.
Show More (-2)
|
| 5 |
greatly |
fazlasıyla |
adv. |
|
- I was greatly impressed by the speech.
- Konuşmadan fazlaca etkilendim.
Show More (-2)
|
| 6 |
greatly |
geniş ölçüde |
adv. |
|
- Since the war, Japan has advanced greatly in science and technology.
- Savaştan beri Japonya bilim ve teknolojide geniş ölçüde gelişti.
Show More (-2)
|
| 7 |
greatly |
çokça |
adv. |
|
- The gift is greatly appreciated.
- Hediye çokça takdir edilir.
Show More (-2)
|
