handsome - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
handsome yakışıklı adj.
  • He's very handsome, and he has a nice smile.
  • Çok yakışıklı ve harika bir gülümsemesi var.
  • He's very handsome, and he has a nice smile.
  • O çok yakışıklı ve harika bir gülümsemesi var.
  • I wish I were as handsome as Tom.
  • Keşke ben de Tom kadar yakışıklı olsaydım.
Show More (319)
handsome hoş adj.
  • He's very handsome, and he has a nice smile.
  • Çok yakışıklı biri ve hoş bir gülümsemesi var.
  • He had handsome dark eyes with long lashes.
  • Uzun kirpikli, hoş, koyu renk gözleri vardı.
Show More (-1)
handsome iyi adj.
  • He is paid a handsome monthly salary.
  • Aylık iyi bir maaş alıyor.
  • Tom isn't as handsome as John.
  • Tom John kadar iyi görünümlü değil.
Show More (-1)
handsome cömert adj.
  • He is paid a handsome monthly salary.
  • Ona cömert bir aylık maaş ödenir.
Show More (-2)
handsome güzel adj.
  • He had handsome dark eyes with long lashes.
  • Onun uzun kirpikli güzel koyu gözleri vardı.
Show More (-2)