1 |
hang around |
oyalanmak |
v. |
|
- I hung around for one hour.
- Bir saat oyalandım.
- Some people were hanging around at the entrance.
- Bazı insanlar girişte oyalanıyorlardı.
- Why don't you hang around a while after everyone else leaves so we can talk?
- Herkes gittikten sonra biz konuşabilelim diye neden bir süre oyalan mıyorsun?
- To my mind, the worst part of air travel is the hanging around in airport lounges.
- Bana göre uçak yolculuğunun en kötü yanı havaalanı bekleme salonlarında oyalanmaktır.
Show More (1)
|
2 |
hang around |
aylak aylak dolaşmak |
v. |
|
- He hangs around with the wrong group of kids.
- O yanlış çocuk grubuyla aylak aylak dolaşıyor.
- I hung around for one hour.
- Bir saat boyunca aylak aylak dolaştım.
Show More (-1)
|
3 |
hang around |
sağda solda oyalanmak |
v. |
|
- What's Tom hanging around for?
- Tom neden sağda solda oyalanıyor?
Show More (-2)
|
4 |
hang around |
beklemek |
v. |
|
- To my mind, the worst part of air travel is the hanging around in airport lounges.
- Benim düşünceme göre hava yolculuğunun en kötü yanı, havaalanı salonlarında beklemektir.
Show More (-2)
|