|
- I hadn't had a drink since lunch.
- Öğle yemeğinden beri bir şey içmemiştim.
- I hadn't had a drink since lunch.
- Öğle yemeğinden beri içki içmemiştim.
- I hadn't had a drink since lunch.
- Öğle yemeğinden beri bir şey içmedim.
- I feel like having a drink.
- Canım bir şeyler içmek istiyor.
- I had a drink with lunch.
- Öğle yemeğinin yanında bir içki içtim.
- Let's have a drink or something.
- Bir içki falan içelim.
- Tom asked me if I wanted to have a drink.
- Tom bana içmek isteyip istemediğimi sordu.
- Fadil invited me to have a drink.
- Fadil beni bir içki içmeye davet etti.
- Do you want to have a drink with us?
- Bizimle bir şeyler içmek ister misin?
- Would you like to have a drink with us?
- Bizimle bir içki içmek ister misin.?
- I haven't had a drink in months.
- Aylardır içki içmedim.
- Would you like to go have a drink after work?
- İşten sonra bir içki içmeye gitmek ister miydin?
- Can we have a drink later?
- Daha sonra bir şeyler içebilir miyiz?
- Dan invited Linda to have a drink with him.
- Dan, Linda'yı kendisiyle bir içki içmeye davet etti.
- Let's have a drink.
- Bir içki içelim.
- Tom is having a drink with Mary at the bar.
- Tom barda Mary ile bir şeyler içiyor.
- Would you like to go have a drink?
- Bir içki içmeye gitmek ister misin?
- We can have a drink before we go to the restaurant.
- Lokantaya gitmeden evvel bir şeyler içebiliriz.
- Why don't you have a drink?
- Neden bir şeyler içmiyorsunuz?
- I want to go and have a drink.
- Gidip bir şeyler içmek istiyorum.
- Let's have a drink and listen to some music.
- Bir şeyler içelim ve biraz müzik dinleyelim.
- Will you have a drink with me?
- Benimle bir şeyler içer misiniz?
- Would you like to go out to have a drink somewhere?
- Dışarı çıkıp bir şeyler içmek ister misin?
- I had a drink with Tom the other day.
- Geçen gün Tom'la bir şeyler içtik.
- Tom and Mary were having a drink together.
- Tom ve Mary birlikte içiyordu.
- Let's have a drink.
- Bir şeyler içelim.
- Will you have a drink with me?
- Benimle bir içki içer misin?
- We should have a drink.
- Bir şeyler içmeliyiz.
- Dan invited Linda to have a drink with him.
- Dan, Linda'yı onunla bir içki içmeye davet etti.
- It's been so long since we've met, let's have a drink or two and talk about the good old days.
- Görüşmeyeli çok uzun zaman oldu, hadi bir iki kadeh içelim ve eski güzel günlerden konuşalım.
- Would you like to go have a drink?
- Gidip bir şeyler içmek ister misin?
- Bartender, I'd like to have a drink.
- Barmen, bir içki içmek istiyorum.
- Tom and Mary were having a drink together.
- Tom ve Mary birlikte bir şeyler içiyorlardı.
- We can have a drink before we go to the restaurant.
- Restorana gitmeden önce bir şeyler içebiliriz.
- Let's have a drink and discuss this further.
- Bir içki içelim ve bunu daha fazla tartışalım.
- Let's have a drink first.
- Önce bir içki içelim.
- I would like to go and have a drink.
- Gidip bir şeyler içmek istiyorum.
- How about having a drink after we finish our work today?
- Bugün işimizi bitirdikten sonra bir şeyler içmeye ne dersin?
- Can I have a drink of water?
- Bir bardak su içebilir miyim?
- Let's have a drink first.
- Önce bir şeyler içelim.
- I agreed to have a drink with Tom after work.
- İşten sonra Tom'la bir içki içmeyi kabul ettim.
- Let's go have a drink.
- Gidip bir şeyler içelim.
- Would you like to have a drink before dinner?
- Yemekten önce bir şeyler içmek ister misiniz?
- Would you like to go out to have a drink somewhere?
- Bir yerde içki içmek için dışarı çıkmak ister misiniz?
- The man wanted to have a drink.
- Adam bir içki içmek istedi.
- Do you feel like having a drink?
- Canın bir içki içmek istiyor mu?
- Fadil invited me to have a drink.
- Fadıl beni bir şeyler içmeye davet etti.
- I agreed to have a drink with Tom after work.
- İşten sonra Tom ile bir şeyler içmeyi kabul ettim.
- Tom is having a drink with Mary at the bar.
- Tom barda Mary ile bir içki içiyor.
- I haven't had a drink since Valentine's Day.
- Sevgililer Günü'nden beri içki içmedim.
- Do you want to have a drink with us?
- Bizimle içki içmek ister misin?
- Would you like to have a drink with us?
- Bizimle bir şeyler içmek ister misin?
- Bartender, I'd like to have a drink.
- Barmen, bir içki içmek isterim.
- Tom stood at the bar having a drink.
- Tom bir şeyler içerek barda dikiliyordu.
- Would you like to go have a drink after work?
- İşten sonra bir şeyler içmek ister misin?
- Let's have a drink and discuss this further.
- Bir içki içelim ve bu konuda daha fazla tartışalım.
- Why don't you sit and have a drink with me?
- Neden oturup benimle bir içki içmiyorsun?
- Tom asked me if I wanted to have a drink.
- Tom bana içki içmek isteyip istemediğimi sordu.
- Let's have a drink and listen to some music.
- İçki içelim ve biraz müzik dinleyelim.
- Do you feel like having a drink?
- İçki içmek ister misiniz?
- Let's have a drink or something.
- Hadi bir şeyler içelim.
- Tom stood at the bar having a drink.
- Tom barda durmuş içki içiyordu.
- Why don't you have a drink?
- Neden bir içki içmiyorsun?
- I feel like having a drink.
- Canım içki içmek istiyor.
- I'm going to have a drink with my friends.
- Arkadaşlarımla bir şeyler içmeye gidiyorum.
- Why don't you sit and have a drink with me?
- Neden oturup benimle bir şeyler içmiyorsun?
- I had a drink with Tom the other day.
- Geçen gün Tom'la bir içki içtim.
Show More (64)
|
