| 1 |
hitch |
bağlamak |
v. |
|
- The dog was hitched to a parking lot pole.
- Köpek otopark direğine bağlanmıştı.
- He hitched the caravan to his car.
- O, karavanı arabasına bağladı.
- Tom hitched the trailer to his car.
- Tom fragmanı arabasına bağladı.
- Tom hitched the trailer to his car.
- Tom römorku arabasına bağladı.
- He hitched the caravan to his car.
- Karavanı arabasına bağladı.
Show More (2)
|
| 2 |
hitch |
aksaklık |
n. |
|
- I thought things would go without a hitch.
- İşlerin aksaklık olmadan yürüyeceğini düşünmüştüm.
- Speed restriction was seen as a temporary and unwanted hitch in technology waiting to be perfected.
- Hız sınırlaması, mükemmelleştirilmeyi bekleyen teknolojide geçici ve istenmeyen bir aksaklık olarak görülmüştür.
- There has been a technical problem, so no one was being devious; there was just a technical hitch.
- Teknik bir sorun yaşandı, yani kimse hilekarlık yapmıyordu; sadece teknik bir aksaklık vardı.
- There was a hitch.
- Bir aksaklık oldu.
- There's another hitch.
- Bir aksaklık daha var.
Show More (2)
|
| 3 |
hitch |
otostop |
n. |
|
- Sami and Layla hitched a ride to the motel.
- Sami ve Leyla motele otostopla gittiler.
- I hitched a ride to Boston.
- Boston'a otostopla gittim.
Show More (-1)
|
| 4 |
hitch |
otostop yapmak |
v. |
|
- We had to hitch to the school due to heavy snow.
- Çok kar yağdığı için okula otostopla gitmek zorunda kaldık.
Show More (-2)
|
| 5 |
hitch |
(pantolonu, eteği) yukarı çekmek |
v. |
|
- She hitched the skirts of her dress before kneeling down.
- Eğilmeden önce elbisesinin eteğini yukarı çekti.
Show More (-2)
|
| 6 |
hitch |
üzerine çıkmak |
v. |
|
- I managed to hitch myself up onto the fence.
- Çitin üzerine çıkmayı başardım.
Show More (-2)
|
| 7 |
hitch |
ip ile bağlamak |
v. |
|
- Brian hitched his bike to a bench.
- Brian bisikletini ip ile bir banka bağladı.
Show More (-2)
|
| 8 |
hitch |
bağlanmak |
v. |
|
- The horse began to protest as soon as it was hitched to the cart.
- At, arabaya bağlanır bağlanmaz itiraz etmeye başladı.
Show More (-2)
|
| 9 |
hitch |
pürüz |
n. |
|
- There's another hitch.
- Başka bir pürüz daha var.
Show More (-2)
|
