|
- Mr. Quill has been working as a journalist since 1996.
- Bay Quill 1996'dan beri gazeteci olarak çalışmaktadır.
- I want to say some words about Martin O'Hagan, the journalist murdered in Northern Ireland a couple of days ago.
- Birkaç gün önce Kuzey İrlanda'da öldürülen gazeteci Martin O'Hagan hakkında birkaç söz söylemek istiyorum.
- One journalist even suggested that the lack of a unified system was in part responsible for the incident.
- Hatta bir gazeteci olaydan kısmen birleşik bir sistemin olmamasının sorumlu olduğunu öne sürmüştür.
- Ruslan Sharipov is a journalist who wrote about police and government corruption.
- Ruslan Sharipov polis ve hükümet yolsuzlukları hakkında yazan bir gazetecidir.
- Let me now recall the memory of the journalist, Fernando Pereira.
- Şimdi gazeteci Fernando Pereira'nın anısını hatırlamama izin verin.
- This journalist is also, I regret to say, the director of a major Italian television company.
- Bu gazeteci aynı zamanda, üzülerek söylüyorum, büyük bir İtalyan televizyon şirketinin yöneticisidir.
- Every democrat and, consequently, every journalist worthy of the name should welcome this crucial principle.
- Her demokrat ve dolayısıyla adına yakışır her gazeteci bu önemli ilkeyi memnuniyetle karşılamalıdır.
- Let me now recall the memory of the journalist Fernando Pereira.
- Şimdi gazeteci Fernando Pereira'nın anısını hatırlatmama izin verin.
- Tom worked as a journalist.
- Tom bir gazeteci olarak çalıştı.
- Tom is a journalist based in Boston.
- Tom Boston'da yaşayan bir gazeteci.
- Melanie works as a journalist.
- Melanie gazeteci olarak çalışıyor.
- Tom works as a journalist.
- Tom gazeteci olarak çalışıyor.
- Melanie works as a journalist.
- Melanie bir gazeteci olarak çalışıyor.
- Are you a journalist?
- Gazeteci misiniz?
- I wanted to be a journalist.
- Gazeteci olmak istiyordum.
- You are a good journalist.
- Sen iyi bir gazetecisin.
- Tom used to be a journalist.
- Tom eskiden gazeteciydi.
- Tom is a journalist in Boston.
- Tom, Boston'da bir gazetecidir.
- You're a good journalist.
- Sen iyi bir gazetecisin.
- Tom has worked as a journalist.
- Tom gazeteci olarak çalıştı.
- The journalist was kidnapped by terrorists.
- Gazeteci, teröristler tarafından kaçırıldı.
- I hope to be a journalist.
- Gazeteci olmayı umuyorum.
- Tom worked as a teacher and journalist.
- Tom bir öğretmen ve gazeteci olarak çalıştı.
- Tom is a freelance journalist.
- Tom serbest çalışan bir gazeteci.
- I hope to be a journalist.
- Ben bir gazeteci olmayı umuyorum.
- I wanted to be a journalist.
- Ben gazeteci olmak istiyordum.
- I'm a freelance journalist.
- Ben serbest çalışan bir gazeteciyim.
- Tom's a great journalist.
- Tom büyük bir gazeteci.
- I have made up my mind to become a journalist.
- Gazeteci olmaya karar verdim.
- Tom isn't a journalist.
- Tom bir gazeteci değil.
- One is a teacher, another is a doctor, and the other is a journalist.
- Biri öğretmen, diğeri doktor ve öteki de gazeteci.
- Tom is a journalist based in Boston.
- Tom Boston merkezli bir gazeteci.
- Tom is a journalist.
- Tom bir gazeteci.
- I want to become a journalist.
- Gazeteci olmak istiyorum.
- The journalist was kidnapped by terrorists.
- Gazeteci teröristler tarafından kaçırıldı.
- Tom is a science journalist.
- Tom bir bilim gazetecisi.
- She is a journalist.
- O bir gazeteci.
- Are you a journalist?
- Gazeteci misin?
- They granted the journalist an interview.
- Onlar gazeteciye bir röportaj verdiler.
- I'm a freelance journalist.
- Serbest çalışan bir gazeteciyim.
- My son is a journalist.
- Oğlum bir gazeteci.
- Tom intends to become a journalist.
- Tom bir gazeteci olmaya niyetleniyor.
- I want to be a journalist.
- Gazeteci olmak istiyorum.
- He's a journalist.
- O bir gazeteci.
- Tom is a journalist in Boston.
- Tom Boston'da bir gazeteci.
- If he's a journalist, I'm a star.
- O bir gazeteciyse, ben de bir yıldızım.
- Tom worked as a journalist.
- Tom gazeteci olarak çalışıyordu.
- Tom is a typical journalist.
- Tom tipik bir gazeteci.
- Tom has worked as a journalist.
- Tom bir gazeteci olarak çalıştı.
- I wanted to be a journalist.
- Bir gazeteci olmak istedim.
- The journalist reported each new development in the talks.
- Gazeteci görüşmelerdeki her bir yeni gelişmeyi bildirdi.
- Tom's a great journalist.
- Tom harika bir gazeteci.
- My cousin is a journalist.
- Kuzenim bir gazeteci.
- Tom used to be a journalist.
- Tom bir gazeteciydi.
- He's a freelance journalist.
- Serbest çalışan bir gazeteci.
- They granted the journalist an interview.
- Gazeteciye röportaj izni verdiler.
- She is a journalist.
- O bir gazetecidir.
- Tom is a science journalist.
- Tom bir bilim gazetecisidir.
- Tom intends to become a journalist.
- Tom gazeteci olmayı planlıyor.
- Tom works as a journalist.
- Tom bir gazeteci olarak çalışır.
- The journalist was calm even in an emergency.
- Gazeteci acil bir durumda bile sakindi.
- If he's a journalist, I'm a star.
- O bir gazeteci ise ben bir yıldızım.
- His career as a journalist was full of distinguished achievements.
- Bir gazeteci olarak onun kariyeri seçkin başarılarla doluydu.
- The journalist reported each new development in the talks.
- Gazeteci görüşmelerdeki her yeni gelişmeyi rapor etti.
- My boyfriend is a journalist.
- Benim erkek arkadaşım bir gazetecidir.
- I am a journalist.
- Ben bir gazeteciyim.
- Tom worked as a teacher and journalist.
- Tom öğretmen ve gazeteci olarak çalıştı.
- I have made up my mind to become a journalist.
- Gazeteci olmak için kararımı verdim.
- I want to be a journalist.
- Bir gazeteci olmak istiyorum.
- I'm a journalist.
- Ben bir gazeteciyim.
- What makes a good journalist?
- İyi bir gazeteci nasıl olur?
- Tom is a journalist.
- Tom bir gazetecidir.
Show More (69)
|