|
Categoría |
Inglés |
Turco |
|
Common Usage |
|
1 |
Common Usage |
link n.
|
bağ |
|
The links that we have are important for cultural and historical reasons.
Sahip olduğumuz bağlar kültürel ve tarihi nedenlerle önemlidir.
More Sentences
|
2 |
Common Usage |
link n.
|
bağlantı |
|
The international community is aware of the link between economic interests and the continuation of the war in Kivu.
Uluslararası toplum, ekonomik çıkarlar ile Kivu'daki savaşın devamı arasındaki bağlantının farkındadır.
More Sentences
|
3 |
Common Usage |
link v.
|
bağlamak |
|
This is none other than the construction of an "Iron Silk Road", directly linking Korea with Europe by land.
Bu, Kore ile Avrupa'yı karadan doğrudan birbirine bağlayacak bir "Demir İpek Yolu" inşasından başka bir şey değildir.
More Sentences
|
General |
|
4 |
General |
link n.
|
halka (zincir) |
|
The third link is transport policy.
Üçüncü halka ise ulaştırma politikasıdır.
More Sentences
|
5 |
General |
link n.
|
bağlantı |
|
The link between the subsidy mechanism and the WTO procedure is totally artificial.
Sübvansiyon mekanizması ile DTÖ prosedürü arasındaki bağlantı tamamen yapaydır.
More Sentences
|
6 |
General |
weakest link n.
|
en zayıf halka |
|
Our common fisheries policy is only as strong as its weakest link.
Ortak balıkçılık politikamız ancak en zayıf halkası kadar güçlüdür.
More Sentences
|
7 |
General |
close link n.
|
yakın bağlantı |
|
It is very important that we maintain the closest links, as the previous speaker mentioned.
Bir önceki konuşmacının da belirttiği gibi en yakın bağlantıları sürdürmemiz çok önemlidir.
More Sentences
|
8 |
General |
close link n.
|
yakın ilişki |
|
We value our very close links with our Canadian partners.
Kanadalı ortaklarımızla olan çok yakın ilişkilerimize değer veriyoruz.
More Sentences
|
9 |
General |
link below n.
|
aşağıdaki bağlantı |
|
Please check out the details in the links below.
Lütfen aşağıdaki bağlantılarda yer alan ayrıntılara göz atın.
More Sentences
|
10 |
General |
link v.
|
bağlantı kurmak |
|
The Northern Dimension’s future crucially depends on how well we can link it with this wider scenario.
Kuzey Boyutunun geleceği büyük ölçüde bu daha geniş senaryo ile ne kadar iyi bağlantı kurabileceğimize bağlıdır.
More Sentences
|
11 |
General |
link v.
|
birbirine bağlanmak |
|
Too often in Europe, nationality and citizenship are indissolubly linked.
Avrupa'da çoğu zaman milliyet ve vatandaşlık ayrılmaz bir şekilde birbirine bağlanmaktadır.
More Sentences
|
12 |
General |
link v.
|
ilişkilendirmek |
|
The third problem is linked to degressivity with regard to amounts for grants.
Üçüncü sorun ise, hibe miktarlarına ilişkin gerilemeyle bağlantılıdır.
More Sentences
|
13 |
General |
link v.
|
ilişkilendirmek |
|
Therefore, they are, and should continue to be, linked to these national contexts.
Dolayısıyla, bu ulusal bağlamlarla ilişkilidirler ve ilişkili olmaya devam etmelidirler.
More Sentences
|
Phrasals |
|
14 |
Phrasals |
link to (someone or something) v.
|
(biriyle/bir şeyle) bağlantılı olmak |
|
Responsibility and duties must be linked to rights and eligibility.
Sorumluluk ve görevler, haklar ve uygunluk ile bağlantılı olmalıdır.
More Sentences
|
15 |
Phrasals |
link with (something) v.
|
(bir şeyle) bağlantı kurmak |
|
Army headquarters want to establish a direct link with Holland.
Genelkurmay Başkanlığı Hollanda ile doğrudan bağlantı kurmak istiyor.
More Sentences
|
Technical |
|
16 |
Technical |
link n.
|
bağlantı |
|
There is an unambiguous link between human trafficking and prostitution.
İnsan ticareti ve fuhuş arasında kesin bir bağlantı vardır.
More Sentences
|
17 |
Technical |
link-up n.
|
bağlantı |
|
Defence industrial link-ups and collaborations should be with the most advantageous partners, wherever they might be.
Savunma sanayii bağlantıları ve işbirlikleri, nerede olurlarsa olsunlar, en avantajlı ortaklarla yapılmalıdır.
More Sentences
|
18 |
Technical |
link v.
|
birbirine bağlamak |
|
Please can we link these two matters.
Lütfen bu iki konuyu birbirine bağlayabilir miyiz?
More Sentences
|
Computer |
|
19 |
Computer |
link n.
|
bağ |
|
Thirdly, it simply does not create a visible link between the European Union and its citizens.
Üçüncü olarak Avrupa Birliği ile vatandaşları arasında görünür bir bağ oluşturmamaktadır.
More Sentences
|
20 |
Computer |
link n.
|
bağlantı |
|
There is no link between the positions of the various parties.
Çeşitli tarafların tutumları arasında hiçbir bağlantı yoktur.
More Sentences
|
|
Common Usage |
|
21 |
Common Usage |
link n.
|
halka |
|
General |
|
22 |
General |
link mechanism n.
|
bağlantı mekanizması |
|
23 |
General |
link n.
|
rabıta |
|
24 |
General |
radio link n.
|
radyolink |
|
25 |
General |
link n.
|
radyo/tv link |
|
26 |
General |
link n.
|
kol düğmesi |
|
27 |
General |
connecting link n.
|
ilgi |
|
28 |
General |
link of a chain n.
|
bakla |
|
29 |
General |
link file n.
|
bağ dosyası |
|
30 |
General |
link n.
|
eklem |
|
31 |
General |
link n.
|
zincir baklası |
|
32 |
General |
sleeve link n.
|
kol düğmesi |
|
33 |
General |
link n.
|
irtibat |
|
34 |
General |
link n.
|
ilişki |
|
35 |
General |
connecting link n.
|
halka |
|
36 |
General |
link block n.
|
ara takozu |
|
37 |
General |
connecting link n.
|
bağlantı (iki şey arasındaki) |
|
38 |
General |
auto link n.
|
özdevimli bağ |
|
39 |
General |
causal link n.
|
nedensel ilişki |
|
40 |
General |
causal link n.
|
illiyet bağı |
|
|
41 |
General |
link theory n.
|
bağlantı teorisi |
|
42 |
General |
link n.
|
zincir halkası |
|
43 |
General |
cuff link n.
|
kol düğmesi |
|
44 |
General |
causal link n.
|
sebep-sonuç ilişkisi |
|
45 |
General |
links and link-motion n.
|
bağlantılar ve bağlantı hareketi |
|
46 |
General |
hyper-link n.
|
hiper link |
|
47 |
General |
cuff-link n.
|
kol düğmesi |
|
48 |
General |
link n.
|
üzengi |
|
49 |
General |
link n.
|
hat |
|
50 |
General |
genetic link n.
|
genetik bağlantı |
|
51 |
General |
chain-link fence n.
|
tel örgü |
|
52 |
General |
organic link n.
|
organik bağ |
|
53 |
General |
below link n.
|
aşağıdaki bağlantı |
|
54 |
General |
below link n.
|
alttaki bağlantı |
|
55 |
General |
link below n.
|
alttaki bağlantı |
|
56 |
General |
weakest link n.
|
sistemin başarısız olma veya sorun çıkarma olasılığı en yüksek parçası |
|
57 |
General |
link n.
|
lüle |
|
58 |
General |
link n.
|
bukle |
|
59 |
General |
link n.
|
haberleşme kanalı |
|
60 |
General |
missing link n.
|
evrendeki kayıp kütlenin bir kısmının sebebi |
|
61 |
General |
missing link n.
|
bir şeyin kayıp olan bütünleyici parçası |
|
62 |
General |
missing link n.
|
hayvan türü veya grubu ile varsayılan ataları arasındaki evrimsel ara form |
|
63 |
General |
missing link n.
|
tercih edilen ara figür |
|
64 |
General |
missing link n.
|
değerli olan ara pozisyon |
|
65 |
General |
link n.
|
nehrin kıvrılması |
|
66 |
General |
link n.
|
su yolunun kıvrılması |
|
67 |
General |
link n.
|
kıvrılan nehir veya su yolu tabanı |
|
68 |
General |
link n.
|
bir tür salon dansı adımı |
|
69 |
General |
link [uk] n.
|
arazi sırtı |
|
70 |
General |
link n.
|
el feneri |
|
71 |
General |
link n.
|
el feneri tutma görevlisi |
|
72 |
General |
link [obsolete] n.
|
siyah boya |
|
73 |
General |
fixed link [canada] n.
|
sabit ulaşım yolu |
|
74 |
General |
fixed link [canada] n.
|
(köprü) sabit bağlantı |
|
75 |
General |
fixed link [canada] n.
|
sabit güzergah geçişi |
|
76 |
General |
link up v.
|
birleştirmek |
|
77 |
General |
link v.
|
zincirlenmek |
|
78 |
General |
link up v.
|
eklemek |
|
79 |
General |
link up v.
|
birleşmek |
|
80 |
General |
link arms v.
|
kol kola girmek |
|
|
81 |
General |
link v.
|
ulamak |
|
82 |
General |
link up v.
|
bağlanmak |
|
83 |
General |
link up v.
|
bağlamak |
|
84 |
General |
break up the link with somebody v.
|
ipleri koparmak |
|
85 |
General |
link up v.
|
bağlantı kurmak |
|
86 |
General |
link v.
|
eklemek |
|
87 |
General |
link v.
|
birleşmek |
|
88 |
General |
link v.
|
zincirlemek |
|
89 |
General |
give a link v.
|
link vermek |
|
90 |
General |
have a link v.
|
link almak |
|
91 |
General |
receive a link v.
|
link almak |
|
92 |
General |
link v.
|
birleştirmek |
|
93 |
General |
forge a link between v.
|
arasında bağ kurmak |
|
94 |
General |
link v.
|
hafifçe sekerek yürümek |
|
95 |
General |
link [dialect] [uk] v.
|
kol kola yürümek |
|
96 |
General |
link [dialect] [uk] v.
|
koluna girmek |
|
97 |
General |
link [scotland] v.
|
hızlı ve düzgün bir şekilde yürümek |
|
98 |
General |
link [scotland] v.
|
hızlı ve düzgün hareket etmek |
|
99 |
General |
cross-link v.
|
çapraz bağlarla bağlamak |
|
100 |
General |
cross-link v.
|
çapraz bağlar oluşturmak |
|
101 |
General |
link adj.
|
zincirlerle ilgili |
|
102 |
General |
link adj.
|
zincirlerden yapılmış |
|
103 |
General |
link adj.
|
birleştirici |
|
104 |
General |
link adj.
|
dilsel bağlayıcı |
|
105 |
General |
link adj.
|
dine bağlı olmayan |
|
Phrasals |
|
106 |
Phrasals |
link with v.
|
birleştirmek |
|
107 |
Phrasals |
link up to v.
|
birleşmek |
|
108 |
Phrasals |
link to v.
|
birleştirmek |
|
109 |
Phrasals |
link up with v.
|
birleşmek |
|
110 |
Phrasals |
link together v.
|
birleştirmek |
|
111 |
Phrasals |
link to v.
|
eşleştirmek |
|
112 |
Phrasals |
link together v.
|
eşleştirmek |
|
113 |
Phrasals |
link with v.
|
eşleştirmek |
|
114 |
Phrasals |
link to v.
|
ilişkilendirmek |
|
115 |
Phrasals |
link with v.
|
ilişkilendirmek |
|
116 |
Phrasals |
link together v.
|
ilişkilendirmek |
|
117 |
Phrasals |
link up with v.
|
katılmak |
|
118 |
Phrasals |
link up to v.
|
katılmak |
|
119 |
Phrasals |
link up with (someone or something) v.
|
(biriyle/bir şeyle) bağlantı kurmak |
|
120 |
Phrasals |
link up with (someone or something) v.
|
(biriyle/bir şeyle) temas kurmak |
|
121 |
Phrasals |
link up with (someone or something) v.
|
(biriyle/bir şeyle) bağlantıya/temasa geçmek |
|
122 |
Phrasals |
link up with (someone or something) v.
|
birinin/bir şeyin (biriyle/bir şeyle) arasında bağlantı kurmak |
|
123 |
Phrasals |
link up with (someone or something) v.
|
birinin/bir şeyin (biriyle/bir şeyle) arasında temas kurmak |
|
124 |
Phrasals |
link up with (someone or something) v.
|
birini/bir şeyi (birine/bir şeye) bağlamak |
|
125 |
Phrasals |
link up with (something) v.
|
(bir şeye) bağlanmak |
|
126 |
Phrasals |
contact with someone a link to someone v.
|
biriyle görüşmek |
|
127 |
Phrasals |
contact with someone a link to someone v.
|
biriyle iletişim kurmak |
|
128 |
Phrasals |
contact with someone a link to someone v.
|
biriyle irtibat kurmak |
|
129 |
Phrasals |
contact with someone a link to someone v.
|
biriyle temasa geçmek |
|
130 |
Phrasals |
link (someone or something) up to (someone or something) v.
|
(biriyle/bir şeyle biri/bir şey) arasında bağlantı kurmak |
|
131 |
Phrasals |
link (someone or something) up to (someone or something) v.
|
(birini/bir şeyi birine/bir şeye) bağlamak |
|
132 |
Phrasals |
link to (someone or something) v.
|
(biriyle/bir şeyle) ilişkili olmak |
|
133 |
Phrasals |
link to (someone or something) v.
|
(birine/bir şeye) bağlanmak |
|
134 |
Phrasals |
link to (someone or something) v.
|
(birilerini/bir şeyleri) birbirine bağlamak |
|
135 |
Phrasals |
link to (someone or something) v.
|
(birileri/bir şeyler) arasında ilişki kurmak |
|
136 |
Phrasals |
link to (someone or something) v.
|
(birileri/bir şeyler) arasında bağlantı kurmak |
|
137 |
Phrasals |
link to (someone or something) v.
|
(birine/bir şeye) bağlamak |
|
138 |
Phrasals |
link to (someone or something) v.
|
(biriyle/bir şeyle) ilişkilendirmek |
|
139 |
Phrasals |
link together (with someone or something) v.
|
(biriyle/bir şeyle) bağı olmak |
|
140 |
Phrasals |
link together (with someone or something) v.
|
(biriyle/bir şeyle) birbirine bağlı olmak |
|
141 |
Phrasals |
link together (with someone or something) v.
|
(birine/bir şeye) bağlı olmak |
|
142 |
Phrasals |
link together (with someone or something) v.
|
(birilerini/bir şeyleri) birbirine bağlamak |
|
143 |
Phrasals |
link together (with someone or something) v.
|
(birilerini/bir şeyleri) bir araya getirip bağlamak |
|
144 |
Phrasals |
link together (with someone or something) v.
|
(birileri/bir şeyler) arasında ilişki kurmak |
|
145 |
Phrasals |
link together (with someone or something) v.
|
(birileri/bir şeyler) arasında bağlantı kurmak |
|
146 |
Phrasals |
link together (with someone or something) v.
|
(birine/bir şeye) bağlamak |
|
147 |
Phrasals |
link together (with someone or something) v.
|
(biriyle/bir şeyle) ilişkilendirmek |
|
148 |
Phrasals |
link with (someone or something) v.
|
(biriyle/bir şeyle) arasında bağlantı kurmak |
|
149 |
Phrasals |
link with (someone or something) v.
|
(birine/bir şeye) bağlamak |
|
150 |
Phrasals |
link with (someone) v.
|
(biriyle) kontak kurmak |
|
151 |
Phrasals |
link with (someone) v.
|
(biriyle) irtibat kurmak |
|
152 |
Phrasals |
link with (someone) v.
|
(biriyle) irtibata geçmek |
|
153 |
Phrasals |
link with (someone) v.
|
(biriyle) temas kurmak |
|
154 |
Phrasals |
link with (someone) v.
|
(biriyle) temasa geçmek |
|
155 |
Phrasals |
link with (someone) v.
|
(biriyle) görüşmek |
|
156 |
Phrasals |
link with (someone) v.
|
(biriyle) konuşmak |
|
157 |
Phrasals |
link with (something) v.
|
(bir şeyle) temas kurmak |
|
158 |
Phrasals |
link with (something) v.
|
(bir şeye) bağlanmak |
|
Proverb |
|
159 |
Proverb |
chain is no stronger than its weakest link
|
bir zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür |
|
160 |
Proverb |
a chain is only as strong as its weakest link
|
zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür |
|
161 |
Proverb |
a chain is no stronger than its weakest link
|
bir zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür |
|
Colloquial |
|
162 |
Colloquial |
missing link n.
|
bir zamanlar insansılar ile insanlar arasındaki evrimsel boşluğu açıklayacağına inanılan varsayımsal primat |
|
Idioms |
|
163 |
Idioms |
link in the chain n.
|
bir adım |
|
164 |
Idioms |
a link in the chain n.
|
bir aşama |
|
165 |
Idioms |
link in the chain n.
|
bir aşama |
|
166 |
Idioms |
a link in the chain n.
|
bir adım |
|
167 |
Idioms |
link in the chain n.
|
bir basamak |
|
168 |
Idioms |
a link in the chain n.
|
bir basamak |
|
169 |
Idioms |
link in the chain n.
|
bir safha |
|
170 |
Idioms |
a link in the chain n.
|
bir safha |
|
171 |
Idioms |
weak link in the chain n.
|
zincirin zayıf halkası |
|
172 |
Idioms |
a weak link in the chain n.
|
zincirdeki zayıf halka |
|
173 |
Idioms |
a weak link in the chain n.
|
zincirin zayıf halkası |
|
174 |
Idioms |
weak link in the chain n.
|
zincirdeki zayıf halka |
|
175 |
Idioms |
a weak link n.
|
zayıf halka |
|
176 |
Idioms |
a weak link in the chain n.
|
zayıf halka |
|
177 |
Idioms |
the weak link n.
|
zayıf halka |
|
178 |
Idioms |
contact with a link to v.
|
görüşmek |
|
179 |
Idioms |
contact with a link to v.
|
iletişim kurmak |
|
180 |
Idioms |
contact with a link to v.
|
irtibat kurmak |
|
181 |
Idioms |
contact with a link to v.
|
temasa geçmek |
|
Trade/Economic |
|
182 |
Trade/Economic |
link financing n.
|
bağlı finansman |
|
183 |
Trade/Economic |
index-link v.
|
(maaş, vergi) enflasyonu bertaraf etmek için otomatik olarak geçim endeksine ayarlamak |
|
Law |
|
184 |
Law |
genuine link n.
|
gerçek bağ |
|
Advertising |
|
185 |
Advertising |
text link n.
|
metin bağlantı |
|
186 |
Advertising |
text link n.
|
metin link |
|
Technical |
|
187 |
Technical |
trunk link n.
|
ana yol bağlacı |
|
188 |
Technical |
cross link n.
|
atkı bağ |
|
189 |
Technical |
link n.
|
ara bağlantı parçası |
|
190 |
Technical |
link belt n.
|
ara kayışı |
|
191 |
Technical |
link block n.
|
ara takozu |
|
192 |
Technical |
adjuster link n.
|
ayar bağlantısı |
|
193 |
Technical |
split multi link trunking n.
|
ayrik çok baglantili devre |
|
194 |
Technical |
link bit n.
|
bağlaç biti |
|
195 |
Technical |
link support n.
|
bağlantı desteği |
|
196 |
Technical |
link bearing n.
|
bağlantı yatağı |
|
197 |
Technical |
link up n.
|
bağlantı noktası |
|
198 |
Technical |
link mechanism n.
|
bağlantı tertibatı |
|
199 |
Technical |
link arm n.
|
bağlantı kolu |
|
200 |
Technical |
link n.
|
bağ mafsal |
|
201 |
Technical |
link belt n.
|
bağlantı kayışı |
|
202 |
Technical |
link bearing seal n.
|
bağlantı yatağı contası |
|
203 |
Technical |
link pin n.
|
bağlantı pimi |
|
204 |
Technical |
link-state database n.
|
bağlantı durumu veritabanı |
|
205 |
Technical |
link n.
|
bakla |
|
206 |
Technical |
link end n.
|
bağlantı ucu |
|
207 |
Technical |
link yoke n.
|
bağlantı çatalı |
|
208 |
Technical |
link section n.
|
bağlantı bölümü |
|
209 |
Technical |
link stay n.
|
bağlantı mesnedi |
|
210 |
Technical |
link rod n.
|
bağlantı kolu |
|
211 |
Technical |
link shaft n.
|
bağlantı aksı |
|
212 |
Technical |
connecting link n.
|
bağlama parçası |
|
213 |
Technical |
tie link n.
|
bağlantı parçası |
|
214 |
Technical |
thrust link n.
|
basınçlı bağlantı |
|
215 |
Technical |
link dialog n.
|
bağlantı iletişimi |
|
216 |
Technical |
link rod kit n.
|
bağlantı kolu kiti |
|
217 |
Technical |
burroughs data link control n.
|
burroughs veri bağlaç denetimi |
|
218 |
Technical |
burroughs data link control n.
|
burroughs veri hattı denetimi |
|
219 |
Technical |
touring link n.
|
çekme bağlantısı |
|
220 |
Technical |
cross link n.
|
çapraz bağ |
|
221 |
Technical |
pull link n.
|
çekme bağlantısı |
|
222 |
Technical |
cross-link density n.
|
çapraz bağ yoğunluğu |
|
223 |
Technical |
fork link n.
|
çatal bağlantısı |
|
224 |
Technical |
cross link n.
|
çapraz bağlantı |
|
225 |
Technical |
cross-link scission n.
|
çapraz bağ ayrılması |
|
226 |
Technical |
intermediate link n.
|
çift halka menot ara parçası |
|
227 |
Technical |
steel link chain n.
|
çelik halkalı zincir |
|
228 |
Technical |
dynamic link library n.
|
devingen bağımlı kitaplık |
|
229 |
Technical |
steering link n.
|
direksiyon bağlantısı |
|
230 |
Technical |
steering link locking n.
|
direksiyon bağlantısı kilidi |
|
231 |
Technical |
drag link n.
|
direksiyon rotilli kol |
|
232 |
Technical |
drag link n.
|
direksiyon çekme kolu |
|
233 |
Technical |
drag link end n.
|
direksiyon çubuğu ucu |
|
234 |
Technical |
attaching link n.
|
ekleme halkası |
|
235 |
Technical |
synchronous data link control n.
|
eşzamanlı veri bağlaç denetimi |
|
236 |
Technical |
fusible link n.
|
eriyebilir bağlantı |
|
237 |
Technical |
synchronous data link control n.
|
eş zamanlı data hat kontrolü |
|
238 |
Technical |
fusible link valve n.
|
erir sigortalı vana |
|
239 |
Technical |
hot link n.
|
geçiş bağı |
|
240 |
Technical |
trust link n.
|
güven bağlantısı |
|
241 |
Technical |
return spring link n.
|
geri çekme yayı bağlama çubuğu |
|
242 |
Technical |
safety link n.
|
güvenlik zinciri |
|
243 |
Technical |
air link n.
|
hava bağlantısı |
|
244 |
Technical |
link n.
|
hat |
|
245 |
Technical |
end link bearing n.
|
halka lokması |
|
246 |
Technical |
suspension link n.
|
halka menot |
|
247 |
Technical |
hierarchical data link control n.
|
hiyerarşik veri bağlayıcı denetimi |
|
248 |
Technical |
line link n.
|
hat bağlantısı |
|
249 |
Technical |
drag link n.
|
istikamet çubuğu |
|
250 |
Technical |
stoker link n.
|
ızgara baklası |
|
251 |
Technical |
communication link n.
|
iletişim bağlacı |
|
252 |
Technical |
inner link n.
|
iç bağlantı |
|
253 |
Technical |
communication link n.
|
iletişim bağlantısı |
|
254 |
Technical |
forward link n.
|
ileri bağlantı |
|
255 |
Technical |
emergency link n.
|
imdat kapama zinciri |
|
256 |
Technical |
line link n.
|
kanal |
|
257 |
Technical |
non-calibrated round steel link chain n.
|
kalibre edilmemiş yuvarlak çelik halkalı zincir |
|
258 |
Technical |
sloppy link n.
|
karışık bağlantı |
|
259 |
Technical |
carburetor link n.
|
karbüratör bağlantısı |
|
260 |
Technical |
lifting link n.
|
kaldırma bağlantısı |
|
261 |
Technical |
link n.
|
kapı iç kilit butonu |
|
262 |
Technical |
calibrated round steel link chain n.
|
kalibre edilmiş yuvarlak çelik bakla zincir |
|
263 |
Technical |
calibrated round steel link lifting chains n.
|
kalibre edilmiş yuvarlak çelik baklalı kaldırma zincirleri |
|
264 |
Technical |
lever link n.
|
kaldıraç bağlaması |
|
265 |
Technical |
welded round link chain n.
|
kaynaklı yuvarlak zincir halkası |
|
266 |
Technical |
bucket link n.
|
kepçe bağlantısı |
|
267 |
Technical |
short link chain n.
|
kısa baklalı zincir |
|
268 |
Technical |
clutch link n.
|
kavrama mafsalı |
|
269 |
Technical |
short-link chain n.
|
kısa baklalı zincir |
|
270 |
Technical |
line link n.
|
konuşma yolu |
|
271 |
Technical |
link arm end n.
|
kontrol kolu ucu |
|
272 |
Technical |
cuff link n.
|
kol düğmesi |
|
273 |
Technical |
looped coupling link n.
|
koşum takımı üzengisi |
|
274 |
Technical |
control link n.
|
kontrol bağlantısı |
|
275 |
Technical |
drag link arm n.
|
kumanda kolu |
|
276 |
Technical |
coupling link n.
|
koşum takımı biyeli |
|
277 |
Technical |
link arm coupling n.
|
kontrol kolu bağlantısı |
|
278 |
Technical |
ball joint link n.
|
mafsal tertibatı |
|
279 |
Technical |
link belt konveyor n.
|
mafsallı taşıyıcı kayış |
|
280 |
Technical |
link n.
|
mekanik tertibat |
|
281 |
Technical |
link n.
|
mafsal |
|
282 |
Technical |
toggle link socket n.
|
mafsal çubuğu kafası |
|
283 |
Technical |
studless link chain n.
|
lokmasız baklalı zincir |
|
284 |
Technical |
assembly line data link n.
|
montaj hattı veri bağlantısı |
|
285 |
Technical |
microwave link n.
|
mikrodalga bağlantısı |
|
286 |
Technical |
text box link n.
|
metin kutusu bağlantısı |
|
287 |
Technical |
common link chain n.
|
normal baklalı zincir |
|
288 |
Technical |
link n.
|
oynak yer |
|
289 |
Technical |
automatic link maintenance n.
|
otomatik hat korunumu |
|
290 |
Technical |
link n.
|
özellikle ziftten yapılan meşale |
|
291 |
Technical |
link n.
|
oynak iki parçayı birbirine birleştiren parça |
|
292 |
Technical |
auto-link n.
|
otomatik bağ |
|
293 |
Technical |
track link n.
|
palet pabucu baklası |
|
294 |
Technical |
link n.
|
palet baklası |
|
295 |
Technical |
link trainer n.
|
pilot eğiticisi |
|
296 |
Technical |
track link n.
|
palet zincir baklası |
|
297 |
Technical |
pump link n.
|
pompa bağlantısı |
|
298 |
Technical |
parallel link n.
|
paralel bağlantı |
|
299 |
Technical |
radio link n.
|
radyo link |
|
300 |
Technical |
link n.
|
rotilli kol |
|
301 |
Technical |
brake block alignment link n.
|
sabo reglajı |
|
302 |
Technical |
wiper link n.
|
silici bağlantısı |
|
303 |
Technical |
symbolic link n.
|
sembolik bağlantı |
|
304 |
Technical |
digital line link n.
|
sayısal hat bağı |
|
305 |
Technical |
digital link n.
|
sayısal bağ |
|
306 |
Technical |
chain-link n.
|
silsile bağ |
|
307 |
Technical |
servo link n.
|
servo link |
|
308 |
Technical |
frame link n.
|
şasi bağlantısı |
|
309 |
Technical |
link belt n.
|
transmisyon zinciri |
|
310 |
Technical |
radio relay link standards n.
|
telsiz röle link standartları |
|
311 |
Technical |
driving link n.
|
tahrik zinciri halkası |
|
312 |
Technical |
lock link n.
|
tesbit bağlantısı |
|
313 |
Technical |
connecting link n.
|
taşıma rayı |
|
314 |
Technical |
microwave link n.
|
telsiz bağlantısı |
|
315 |
Technical |
data link n.
|
veri bağlayıcı |
|
316 |
Technical |
data link layer n.
|
veri bağlantı tabakası |
|
317 |
Technical |
data link connector n.
|
veri bağlantı konektörü |
|
318 |
Technical |
data link connector n.
|
veri hattı bağlantısı |
|
319 |
Technical |
data link escape character n.
|
veri bağlacı kaçış karakteri |
|
320 |
Technical |
satellite-to-earth link n.
|
uydu-yer bağlantısı |
|
321 |
Technical |
data link layer n.
|
veri bağlantı düzeyi |
|
322 |
Technical |
satellite-to-satellite link n.
|
uydudan uyduya bağlantı link |
|
323 |
Technical |
data link n.
|
veri bağlacı |
|
324 |
Technical |
link arm n.
|
vites kumanda çubuğu |
|
325 |
Technical |
hand brake slotted link n.
|
yarıklı biyel |
|
326 |
Technical |
spring link n.
|
yaylı bağlantı |
|
327 |
Technical |
link n.
|
zincir halkası |
|
328 |
Technical |
chain link n.
|
zincir baklası |
|
329 |
Technical |
chain link n.
|
zincir bağlantısı |
|
330 |
Technical |
high-level data link control n.
|
yüksek düzeyli veri bağlaç denetimi |
|
331 |
Technical |
weak-link degradation n.
|
zayıf bağ çözülmesi |
|
332 |
Technical |
link tooth saw n.
|
zincir testere |
|
333 |
Technical |
round link n.
|
yuvarlak baklalı |
|
334 |
Technical |
drag link conveyor n.
|
zincirli konveyör |
|
335 |
Technical |
link n.
|
zincir baklası |
|
336 |
Technical |
link-up n.
|
birleşme |
|
337 |
Technical |
shrink link n.
|
volan jantına takılan metal bağlantı |
|
338 |
Technical |
slip link n.
|
sarsıntı önleyici bağlama parçası |
|
339 |
Technical |
link v.
|
birleştirmek |
|
Computer |
|
340 |
Computer |
trunk link n.
|
ana yol bağlacı |
|
341 |
Computer |
open data link exchange interface n.
|
açık veri bağlantı katmanı alış-veriş protokolü |
|
342 |
Computer |
get link info n.
|
al bağlantı bilgisi |
|
343 |
Computer |
import/link n.
|
al/bağla |
|
344 |
Computer |
link layer n.
|
bağlantı katmanı |
|
345 |
Computer |
link access protocol n.
|
bağ erişim protokolu |
|
346 |
Computer |
link protocol n.
|
bağ protokolü |
|
347 |
Computer |
link type n.
|
bağlantı türü |
|
348 |
Computer |
failures link n.
|
bağ hataları |
|
349 |
Computer |
link extension n.
|
bağlantı uzantısı |
|
350 |
Computer |
link interface n.
|
bağlantı arayüzü |
|
351 |
Computer |
link properties n.
|
bağlantı özellikleri |
|
352 |
Computer |
link to link signalling n.
|
bağdan bağa imleşim |
|
353 |
Computer |
breaking link n.
|
bağlantı kesme |
|
354 |
Computer |
link state id n.
|
bağ durumu kimliği |
|
355 |
Computer |
link options n.
|
bağlantı seçenekleri |
|
356 |
Computer |
link cost n.
|
bağlantı maliyeti |
|
357 |
Computer |
link word n.
|
bağlama sözcüğü |
|
358 |
Computer |
link capsule n.
|
bağlantı kapsülü |
|
359 |
Computer |
link combo n.
|
bağlantı karma |
|
360 |
Computer |
link-to-link signalling n.
|
bağdan bağa imleşim |
|
361 |
Computer |
link margin n.
|
bağ sınırı |
|
362 |
Computer |
link name n.
|
bağlantı adı |
|
363 |
Computer |
link address n.
|
bağlama adresi |
|
364 |
Computer |
disable link n.
|
bağı kapat |
|
365 |
Computer |
link speed n.
|
bağlantı hızı |
|
366 |
Computer |
link color n.
|
bağlantı rengi |
|
367 |
Computer |
link update n.
|
bağlantı güncelleştirme |
|
368 |
Computer |
link test n.
|
bağlantı sınaması |
|
369 |
Computer |
link margin n.
|
bağ marjı |
|
370 |
Computer |
link by link encipherment n.
|
bağdan bağa kriptolama |
|
371 |
Computer |
link bit n.
|
bağlaç biti |
|
372 |
Computer |
link bar n.
|
bağlantı çubuğu |
|
373 |
Computer |
link parameters n.
|
bağlantı parametreleri |
|
374 |
Computer |
link group n.
|
bağlantı grubu |
|
375 |
Computer |
link version n.
|
bağlantı sürümü |
|
376 |
Computer |
link integrity n.
|
bağlantı bütünlüğü |
|
377 |
Computer |
link format n.
|
bağlantı biçim |
|
378 |
Computer |
link properties n.
|
bağlantının özellikleri |
|
379 |
Computer |
link-by-link encipherment n.
|
bağdan bağa kriptolama |
|
380 |
Computer |
link protocol n.
|
bağ protokolu |
|
381 |
Computer |
link token n.
|
bağlantı simgesi |
|
382 |
Computer |
link access protocol n.
|
bağ erişim protokolü |
|
383 |
Computer |
link integrity n.
|
bağ bütünlüğü |
|
384 |
Computer |
link voyage n.
|
bağlantı gezintisi |
|
385 |
Computer |
link n.
|
bağlantılama |
|
386 |
Computer |
site link n.
|
bölge bağlantısı |
|
387 |
Computer |
unknown link n.
|
bilinmeyen bağlantı |
|
388 |
Computer |
link broken n.
|
bozuk bağlantı |
|
389 |
Computer |
data link n.
|
bilgi bağı |
|
390 |
Computer |
burroughs data link control n.
|
burroughs veri bağlaç ddietimi |
|
391 |
Computer |
computer link n.
|
bilgisayar bağlantısı |
|
392 |
Computer |
dead link n.
|
bozuk link |
|
393 |
Computer |
quick link n.
|
çabuk bağlantı |
|
394 |
Computer |
dead link n.
|
çalışmayan link |
|
395 |
Computer |
cross-device link n.
|
çapraz aygıt bağlantısı |
|
396 |
Computer |
double link n.
|
çif bağlantı |
|
397 |
Computer |
external link n.
|
dış bağlantı |
|
398 |
Computer |
dfs link n.
|
dfs bağlantısı |
|
399 |
Computer |
dynamic link library n.
|
devingen bağlı kitaplık |
|
400 |
Computer |
disabled link n.
|
devre dışı bağlantı |
|
401 |
Computer |
dynamic link n.
|
dinamik link |
|
402 |
Computer |
hot link n.
|
dinamik link |
|
403 |
Computer |
file link n.
|
dosya bağlantısı |
|
404 |
Computer |
dynamic link library n.
|
dinamik bağlı kitaplık |
|
405 |
Computer |
missing link n.
|
eksik halka |
|
406 |
Computer |
manual link n.
|
el ile bağlantı |
|
407 |
Computer |
synchronous data link control n.
|
eşzamanlı veri bağlaç denetimi |
|
408 |
Computer |
insert and link n.
|
ekle ve bağla |
|
409 |
Computer |
replica link n.
|
eş bağlantısı |
|
410 |
Computer |
inactive link n.
|
etkin olmayan bağlantı |
|
411 |
Computer |
active link n.
|
etkin bağlantı |
|
412 |
Computer |
physical link n.
|
fiziksel bağlantı |
|
413 |
Computer |
update link n.
|
güncelle bağlantı |
|
414 |
Computer |
link protocol n.
|
hat protokolü |
|
415 |
Computer |
cell link n.
|
hücre bağlantısı |
|
416 |
Computer |
link cells n.
|
hücreleri bağla |
|
417 |
Computer |
hypertext link n.
|
hipermetin bağlacı |
|
418 |
Computer |
hierarchical data link control n.
|
hiyerarşik veri bağlayıcı denetimi |
|
419 |
Computer |
ime link n.
|
ime bağlantısı |
|
420 |
Computer |
communication link n.
|
iletişim bağı |
|
421 |
Computer |
link to content n.
|
içerik bağlantısı |
|
422 |
Computer |
communication link n.
|
iletişim bağlantısı |
|
423 |
Computer |
communication link n.
|
iletişim bağlacı |
|
424 |
Computer |
permanent link n.
|
kalıcı bağlantı |
|
425 |
Computer |
permanent link n.
|
kalıcı link |
|
426 |
Computer |
wireless link n.
|
kablosuz bağlantı |
|
427 |
Computer |
dead link n.
|
kırık link |
|
428 |
Computer |
symbolic link n.
|
kısayol bağlantı |
|
429 |
Computer |
soft link n.
|
kısayol bağlantı |
|
430 |
Computer |
link broken n.
|
kırık link |
|
431 |
Computer |
link order n.
|
köprü sırası |
|
432 |
Computer |
link item n.
|
köprü öğesi |
|
433 |
Computer |
link building n.
|
link inşası |
|
434 |
Computer |
logical link n.
|
mantıksal bağlantı |
|
435 |
Computer |
logical link control n.
|
mantıksal hat kontrolü |
|
436 |
Computer |
msmq link n.
|
msmq bağlantısı |
|
437 |
Computer |
ole object link n.
|
ole nesne bağlantısı |
|
438 |
Computer |
ndis link speed n.
|
ndıs bağlantı hızı |
|
439 |
Computer |
ole owner link n.
|
ole sahiplik bağlantısı |
|
440 |
Computer |
ole link n.
|
ole bağlantısı |
|
441 |
Computer |
object link n.
|
nesne bağlantısı |
|
442 |
Computer |
regular link n.
|
normal bağlantı |
|
443 |
Computer |
dead link n.
|
ölü link |
|
444 |
Computer |
scalable link interface n.
|
ölçeklenebilir bağlantı arayüzü |
|
445 |
Computer |
dead link n.
|
ölmüş link |
|
446 |
Computer |
auto link n.
|
otomatik bağ |
|
447 |
Computer |
link broken n.
|
ölü link |
|
448 |
Computer |
auto update link n.
|
otomatik güncelleştirme bağı |
|
449 |
Computer |
auto link n.
|
otomatik bağlantı |
|
450 |
Computer |
custom link bar n.
|
özel bağlantı çubuğu |
|
451 |
Computer |
custom link n.
|
özel bağlantı |
|
452 |
Computer |
automatic link n.
|
otomatik bağlantı |
|
453 |
Computer |
ppp multi-link n.
|
ppp birden çok bağlantı |
|
454 |
Computer |
ppp link n.
|
ppp bağlantısı |
|
455 |
Computer |
ppp multi-linkppp multi-link n.
|
ppp birden çok bağlantı |
|
456 |
Computer |
slip link n.
|
slıp bağlantısı |
|
457 |
Computer |
soft link n.
|
sembolik bağlantı |
|
458 |
Computer |
symbolic link n.
|
sembolik bağlantı |
|
459 |
Computer |
hot link n.
|
sıcak bağ |
|
460 |
Computer |
selected link n.
|
seçili bağlantı |
|
461 |
Computer |
digital line link n.
|
sayısal hat bağı |
|
462 |
Computer |
digital link n.
|
sayısal bağ |
|
463 |
Computer |
password link n.
|
şifre bağlantısı |
|
464 |
Computer |
data link n.
|
veri irtibatı |
|
465 |
Computer |
data link n.
|
veri hattı |
|
466 |
Computer |
data link controller n.
|
veri bağı denetleyicisi |
|
467 |
Computer |
data link n.
|
veri bağlantısı |
|
468 |
Computer |
aircraft-satellite link channel n.
|
uçak-uydu radyo kanalı |
|
469 |
Computer |
data link service n.
|
veri bağlantı servisi |
|
470 |
Computer |
database link n.
|
veritabanı bağlantısı |
|
471 |
Computer |
data link n.
|
veri bağlacı |
|
472 |
Computer |
data link connection identifier n.
|
veri hattı bağlantı tanıtıcısı |
|
473 |
Computer |
data link escape character n.
|
veri bağlacı kaçış karakteri |
|
474 |
Computer |
data link set n.
|
veri aktarım seti |
|
475 |
Computer |
data link layer n.
|
veri bağlantısı katmanı |
|
476 |
Computer |
data link escape character n.
|
veri bağı kaçışı karakteri |
|
477 |
Computer |
data link n.
|
veri bağı |
|
478 |
Computer |
data link layer n.
|
veri bağlantı katmanı |
|
479 |
Computer |
data link layer n.
|
veri bağı katmanı |
|
480 |
Computer |
data link n.
|
veri iletişimi |
|
481 |
Computer |
member link n.
|
üye bağlantısı |
|
482 |
Computer |
data link n.
|
veri bağlayıcı |
|
483 |
Computer |
paste link n.
|
yapıştır bağlantı |
|
484 |
Computer |
new site link n.
|
yeni site bağlantısı |
|
485 |
Computer |
slow link n.
|
yavaş bağlantı |
|
486 |
Computer |
new quick link n.
|
yeni hızlı bağlantı |
|
487 |
Computer |
new link bar n.
|
yeni bağlantı çubuğu |
|
488 |
Computer |
new link n.
|
yeni bağlantı |
|
489 |
Computer |
web button link n.
|
web bağlantı düğmesi |
|
490 |
Computer |
web link button n.
|
web bağlantı düğmesi |
|
491 |
Computer |
routing link n.
|
yönlendirme bağlantısı |
|
492 |
Computer |
link farm n.
|
yalnızca başka sitelere verilen bağlantılardan oluşan internet sitesi |
|
493 |
Computer |
link rot n.
|
bağlantı kırılması |
|
494 |
Computer |
link rot n.
|
bağlantı bozulması |
|
495 |
Computer |
link-attached station n.
|
uzak uçbirim |
|
496 |
Computer |
link-attached terminal n.
|
uzak uçbirim |
|
497 |
Computer |
reciprocal link n.
|
karşılıklı bağlantı |
|
498 |
Computer |
public link n.
|
halka açık bağlantı |
|
499 |
Computer |
link edit v.
|
bağlantı düzenlemek |
|
500 |
Computer |
link v.
|
ilintilemek |
|