| 1 |
misguided |
yanlış yönlendirilmiş |
adj. |
|
- For this reason, the ceiling of EUR 200 million the Commission has set for the ITER programme is misguided.
- Bu nedenle Komisyon'un ITER programı için belirlediği 200 milyon Euro'luk tavan yanlış yönlendirilmiştir.
- On steel tariffs also, US policy is misguided.
- Çelik tarifelerinde de ABD politikası yanlış yönlendirilmiştir.
- Nothing could be more misguided.
- Hiçbir şey daha yanlış yönlendirilmiş olamazdı.
Show More (0)
|
| 2 |
misguided |
yanlış |
adj. |
|
- Sustained attacks by Israel on the Palestinian Authority and its security forces and facilities are wholly misguided.
- İsrail'in Filistin Yönetimi'ne, güvenlik güçlerine ve tesislerine yönelik saldırılarını sürdürmesi tamamen yanlıştır.
- Nothing could be more misguided.
- Hiçbir şey daha yanlış olamazdı.
Show More (-1)
|
| 3 |
misguided |
işgüzarca |
adj. |
|
- Their misguided attempt to fix the problem only worsened the situation.
- Sorunu çözmeye yönelik işgüzarca girişimleri durumu daha da beter etti.
Show More (-2)
|
| 4 |
misguided |
yanlış (fikir/plan) |
adj. |
|
- The politician's misguided beliefs about the economy led to flawed policies.
- Politikacının ekonomi hakkındaki yanlış inançları hatalı politikalara yol açtı.
Show More (-2)
|
