normalise - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
normalise normalleştirmek v.
  • The Russian Government has put together a kind of politico-economic package to normalise the situation.
  • Rus Hükümeti durumu normalleştirmek için bir tür politik-ekonomik paket hazırladı.
  • What I am trying to do is to normalise relations and create a new constructive climate.
  • Benim yapmaya çalıştığım şey ilişkileri normalleştirmek ve yeni bir yapıcı ortam oluşturmak.
  • What I am trying to do is to normalise relations and create a new constructive climate.
  • Yapmaya çalıştığım şey ilişkileri normalleştirmek ve yeni bir yapıcı ortam yaratmak.
Show More (1)
normalise normalleşmek v.
  • Relations were gradually normalised after the restoration of a civilian government in 1983.
  • 1983 yılında sivil bir yönetimin yeniden tesis edilmesinden sonra ilişkiler kademeli olarak normalleşti.
  • Only when a comprehensive peace settlement has been signed may relations between the EU and Sudan be normalised.
  • Ancak kapsamlı bir barış anlaşması imzalandığında AB ile Sudan arasındaki ilişkiler normalleşebilir.
Show More (-1)