|
- The poster has got ragged and shabby and curling at the edges.
- Poster yırtık pırtık, perişan ve kenarları kıvrılmış durumda.
- Tom stuck a poster on the wall.
- Tom duvarın üzerine bir poster sapladı.
- I have to design a new poster for the film.
- Film için yeni bir poster tasarlamalıyım.
- Tom looked at the poster.
- Tom postere baktı.
- What does that poster mean?
- Bu poster ne anlama geliyor?
- He paused to look at the poster.
- Postere bakmak için durakladı.
- Have you ever stuck a poster on a wall?
- Hiç duvara bir poster yapıştırdın mı?
- This nude poster appeals visually to the young.
- Bu çıplak poster, görsel olarak gençlerin ilgisini çekiyor.
- I saw an interesting poster yesterday.
- Dün ilginç bir poster gördüm.
- I looked at the poster.
- Postere baktım.
- This nude poster appeals visually to the young.
- Bu çıplak poster görsel açıdan gençlere hitap ediyor.
- He paused to look at the poster.
- O, postere bakmak için durakladı.
- This morning at the station, her attention was caught by a poster with bold letters.
- Bu sabah istasyonda, kalın harflerle yazılmış bir poster dikkatini çekti.
- Tom stuck a poster on the wall.
- Tom duvara bir poster yapıştırdı.
- I have to design a new poster for the movie.
- Film için yeni bir poster tasarlamalıyım.
Show More (12)
|
