|
- The fact that China is pressing for this change to take place is not reassuring.
- Çin'in bu değişikliğin gerçekleşmesi için baskı yapıyor olması güven verici değildir.
- The Commission proposal looks reassuring, but is not proof against deliberate sabotage.
- Komisyon teklifi güven verici görünmekle birlikte kasıtlı sabotajlara karşı bir kanıt değildir.
- Secondly, what upsets the previous speakers is something that I personally find reassuring.
- İkinci olarak, önceki konuşmacıları üzen şey, benim şahsen güven verici bulduğum bir şeydir.
- What is more, recent opinion polls cannot be reassuring either.
- Dahası, son kamuoyu yoklamaları da güven verici değil.
- It is very reassuring that so many colleagues have taken such an interest in aquaculture.
- Bu kadar çok meslektaşımızın su ürünleri yetiştiriciliğine bu kadar ilgi göstermesi çok güven verici.
- And on this subject, Arcelor sees itself as being reassuring.
- Ve bu konuda Arcelor kendisini güven verici olarak görüyor.
- Mr Michel's statement is reassuring as regards the coming six months, and I hope even longer.
- Sayın Michel'in açıklaması önümüzdeki altı ay ve umarım daha da uzun bir süre için güven vericidir.
- Secondly, what upsets the previous speakers is something that I personally find reassuring.
- İkinci olarak önceki konuşmacıları üzen şey, benim şahsen güven verici bulduğum bir şeydir.
- That isn't very reassuring.
- Bu çok güven verici değil.
- Tom tried to be reassuring.
- Tom güven verici olmaya çalıştı.
- The first paragraph is reassuring.
- İlk paragraf güven vericidir.
- That doesn't sound particularly reassuring.
- Kulağa pek güven verici gelmiyor.
- In spite of everything, she was expecting reassuring words from him.
- Her şeye rağmen ondan güven verici sözler bekliyordu.
- That isn't very reassuring.
- Bu pek güven verici değil.
- That was very reassuring.
- O çok güven vericiydi.
- That sounds reassuring.
- O güven verici görünüyor.
- That's reassuring.
- Güven verici.
- That's very reassuring.
- Bu çok güven verici.
- That's not very reassuring.
- Bu pek güven verici değil.
- That's reassuring.
- O güven verici.
- That sounds reassuring.
- Kulağa güven verici geliyor.
- That was very reassuring.
- Çok güven vericiydi.
- The first paragraph is reassuring.
- İlk paragraf güven verici.
- That's not very reassuring.
- O çok güven verici değil.
Show More (21)
|
