|
- He resigned from his office.
- Ofisinden istifa etti.
- She decided to resign from her job.
- İşinden istifa etmeye karar verdi.
- The minister was obliged to resign from the Cabinet.
- Bakan, kabineden istifa etmek zorunda kaldı.
- Tom had to resign from his job.
- Tom işinden istifa etmek zorunda kaldı.
- Tom suggested that Mary should resign from her current job and find another one.
- Tom, Mary'nin şu anki işinden istifa etmesini ve başka bir iş bulmasını önerdi.
- She decided to resign from her job.
- O işinden istifa etmeye karar verdi.
- Jack resigned from his job in despair.
- Jack umutsuzluk içinde işinden istifa etti.
- I resigned from my position as club treasurer.
- Kulüp saymanı olarak görevimden istifa ettim.
- I thought about resigning from the company.
- Şirketten istifa etmeyi düşündüm.
- He resigned from the post.
- O görevinden istifa etti.
- I resigned from my position as club treasurer.
- Kulüp saymanlığı görevimden istifa ettim.
- He resigned from the post.
- Görevinden istifa etti.
- He resigned from his office.
- O görevinden istifa etti.
Show More (10)
|
