|
- Right now we do not have the slightest idea as to when the CEN will be in a position to put forward practical proposals.
- Şu anda CEN'in ne zaman pratik öneriler sunabilecek bir konumda olacağına dair en ufak bir fikrimiz yok.
- Right now this would be an important signal politically.
- Şu anda bu siyasi açıdan önemli bir sinyal olacaktır.
- What are you doing to ensure right now that there can be no repetition of the events at Sangatte?
- Sangatte'de yaşananların tekrarlanmaması için şu anda ne yapıyorsunuz?
- As you must know, a lot of exciting things are happening in Cuba right now.
- Bildiğiniz gibi şu anda Küba'da heyecan verici pek çok şey oluyor.
- We are not in fact without rights now.
- Aslında şu anda haklarımızdan yoksun değiliz.
- This is the proposal I am putting to you officially right now.
- Şu anda size resmi olarak sunduğum öneri budur.
- The inter-service consultation in the Commission is going on right now.
- Komisyon'da servisler arası istişare şu anda devam ediyor.
- I should like to thank you right now for doing this.
- Bunu yaptığınız için size şu anda teşekkür etmek istiyorum.
- Right now, the idea of self-determination is present in the Basque people's mind.
- Şu anda Bask halkının zihninde kendi kaderini tayin etme fikri mevcuttur.
- Demographic development must be tackled on a broad political front right now.
- Demografik gelişim şu anda geniş bir siyasi cephede ele alınmalıdır.
- These are unacceptable conditions, but I must not waste any more time talking about this right now.
- Bunlar kabul edilemez koşullardır, ancak şu anda bu konuda konuşarak daha fazla zaman kaybetmemeliyim.
- Right now I think we are headed in the right direction.
- Şu anda doğru yönde ilerlediğimizi düşünüyorum.
- Of course, that also has an international dimension, but right now I am in favour of discussing the issue.
- Elbette bunun uluslararası bir boyutu da var ama ben şu anda konunun tartışılmasından yanayım.
- We are able to observe some general warning signs right now.
- Şu anda bazı genel uyarı işaretlerini gözlemleyebiliyoruz.
- We do not have a figure right now.
- Şu anda elimizde bir rakam yok.
- We really have all the arguments needed for taking a decision right now.
- Şu anda bir karar almak için gereken tüm argümanlara sahibiz.
- Further analysis is required of quite a few issues that are topical right now.
- Şu anda güncel olan pek çok konunun daha fazla analiz edilmesi gerekmektedir.
- There is no point in starting the debate right now.
- Şu anda tartışmaya başlamanın bir anlamı yok.
- Right now this would be an important signal politically.
- Şu anda bu siyasi açıdan kayda değer bir gösterge olacaktır.
- That is something I should obviously like to see right now.
- Bu kesinlikle şu anda görmek istediğim bir şey.
- The most rancorous debate I have been able to follow is taking place right now in Denmark.
- Takip edebildiğim en hararetli tartışma şu anda Danimarka'da yaşanıyor.
- Right now, the world is gripped with anxiety, and we are filled with tension over the recent terrorist attack.
- Şu anda dünya endişe içinde ve son terör saldırısı nedeniyle gerginlik yaşıyoruz.
- Right now too we are introducing more major areas of policy for the future.
- Şu anda da gelecek için daha önemli politika alanlarını tanıtıyoruz.
- It is, however, self-evident that, right now, there is a particularly great need for such an extension.
- Bununla birlikte şu anda böyle bir genişletmeye özellikle büyük bir ihtiyaç olduğu açıktır.
- That is what, right now, I urge you to do.
- Şu anda sizi bunu yapmaya çağırıyorum.
- I do not intend to go into any further detail right now.
- Şu anda daha fazla ayrıntıya girmek niyetinde değilim.
- It is basically a question of confidence, which is something we are seeing right now in the financial markets.
- Bu temelde bir güven meselesidir ve şu anda finansal piyasalarda gördüğümüz de budur.
- I do not want right now to state whether that was lawful.
- Şu anda bunun yasal olup olmadığını belirtmek istemiyorum.
- In this report, we do not want agricultural reform right now.
- Bu raporda, şu anda tarım reformu istemiyoruz.
- Although they are not present right now, they will be able to read this in the Minutes.
- Şu anda burada olmasalar da bunu Tutanaklardan okuyabileceklerdir.
- I'm at the checkout right now, so I hope you don't need anything else from the store.
- Şu anda kasadayım, umarım mağazadan başka bir şeye ihtiyacınız yoktur.
- I have no money right now to buy new ones.
- Şu anda yenilerini alacak param yok.
- I'm checking out from the supermarket right now, so I'll be out to the car in a minute.
- Şu anda süpermarkette kasada ödeme yapıp çıkıyorum, bir dakika içinde arabaya gideceğim.
- I should be at home with my wife and kids right now.
- Şu anda eşimin ve çocuklarımın yanında olmam gerek.
- Right now the federal center has an opportunity to help regions.
- Şu anda federal merkezin bölgelere yardım etme şansı var.
- I want to do them all at once right now.
- Şu anda hepsini aynı anda yapmak istiyorum.
- Right now you've got enough fellows to build a railroad.
- Şu anda bir demiryolu inşa edecek kadar adamınız var.
- Right now the federal center has an opportunity to help regions.
- Şu anda federal merkezin bölgelere yardım etme imkanı var.
- So, right now, I want to move on and get over you.
- Şu anda hayatıma devam etmek ve seni unutmak istiyorum.
- Right now you've got enough fellows to build a railroad.
- Şu anda demiryolu inşa etmeye yetecek kadar adamınız var.
- I should be at home with my wife and kids right now.
- Şu anda evde karım ve çocuklarımla olmalıydım.
- Right now, their job is to be a kid.
- Şu anda onların görevi çocuk olmak.
- Well, I'm more concerned with the witch doctor right now.
- Şu anda ben daha çok büyücü için endişeliyim.
- Our mother's a drug addict, and she's in jail right now.
- Annemiz bir uyuşturucu bağımlısı ve şu anda hapiste.
- Right now, their job is to be a kid.
- Şu anda onların işi çocuk olmaktır.
- Right now the federal center has an opportunity to help regions.
- Şu anda federal merkezin bölgelere yardım etme olanağı var.
- I should be at home with my wife and kids right now.
- Şu anda eşim ve çocuklarımla evde olmam gerekiyor.
- I'm checking out right now, so I'll be out to the car in a minute.
- Şu anda kasada ödeme yapıp çıkıyorum - mağazadan istediğiniz başka bir şey var mı?
- I'll make a deal with you right now.
- Şu anda seninle bir anlaşma yapacağım.
- I don't have time to deal with this right now.
- Şu anda bununla uğraşacak vaktim yok.
- Tom is headed back to town right now.
- Tom şu anda şehre geri dönüyor.
- Where do you think Tom is right now?
- Sence Tom şu anda nerede?
- I wish Tom were here right now instead of me.
- Keşke şu anda benim yerime Tom burada olsaydı.
- I can't go right now.
- Şu anda gidemem.
- Tom is probably sleeping right now.
- Tom muhtemelen şu anda uyuyordur.
- You are coming home right now!
- Şu anda eve geliyorsunuz.
- Tom, I can't really talk right now.
- Tom, şu anda gerçekten konuşamam.
- I'd think that the last thing you'd want to do right now is go home.
- Sanırım şu anda yapmak istediğin son şey eve gitmek.
- Tom and Mary are both busy right now.
- Hem Tom hem de Mary şu anda meşgul.
- You're supposed to be helping Tom right now, aren't you?
- Şu anda Tom'a yardım ediyor olman gerekiyordu, değil mi?
- My home is being robbed right now.
- Evim şu anda soyuluyor.
- I'm very tired right now.
- Şu anda çok yorgunum.
- Tom is taking a shower right now.
- Tom şu anda duş alıyor.
- I'm a bit nervous right now.
- Şu anda biraz gerginim.
- I can't think straight right now.
- Şu anda düzgün düşünemiyorum.
- Please do not think of a pink elephant right now.
- Lütfen şu anda pembe bir fil düşünme.
- You don't have to make up your mind right now.
- Şu anda karar vermek zorunda değilsin.
- The important thing to do right now is to find Tom.
- Şu anda yapacak önemli olan şey Tom'u bulmaktır.
- Where are you sitting right now?
- Şu anda nerede oturuyorsun?
- Sami should be at the shop right now.
- Sami'nin şu anda dükkanda olması gerekir.
- Tom is very angry at me right now.
- Tom şu anda bana çok kızgın.
- Tom is not home right now.
- Tom şu anda evde değil.
- I can't explain everything right now.
- Şu anda her şeyi açıklayamam.
- What you're doing right now is impolite.
- Şu anda yaptığın şey nezaketsizce.
- I'm rather busy right now.
- Şu anda oldukça meşgulüm.
- He's at home right now.
- O şu anda evde.
- Tom doesn't have time right now to talk to anyone.
- Tom'un şu anda birisiyle konuşmak için vakti yok.
- We're very busy right now.
- Şu anda çok meşgulüz.
- Tom doesn't want to go to bed right now.
- Tom şu anda yatmak istemiyor.
- Let's not deal with that problem right now.
- Şu anda bu problemle uğraşmayalım.
- I don't think we should be talking about this right now.
- Bence şu anda bunu konuşmamalıyız.
- Tell me what you need right now.
- Şu anda neye ihtiyacın olduğunu söyle.
- That's all I can tell you right now.
- Şu anda sana tüm söyleyebileceğim bu.
- I don't want to be alone right now.
- Şu anda yalnız olmak istemiyorum.
- Do you have any idea how stupid I feel right now?
- Şu anda ne kadar aptal hissettiğimi biliyor musun?
- I can't afford it right now.
- Şu anda bunu karşılayamam.
- Tom is talking to a customer right now.
- Tom şu anda bir müşteriyle konuşuyor.
- You know, I don't want to tell that same story again right now.
- Biliyor musun, şu anda aynı hikayeyi tekrar anlatmak istemiyorum.
- I'm supposed to be doing that right now.
- Şu anda bunu yapıyor olmam gerekiyordu.
- Tom is extremely busy right now.
- Tom şu anda son derece meşgul.
- Tom is working on it right now.
- Tom şu anda bunun üzerinde çalışıyor.
- Tom is pretty busy right now.
- Tom şu anda oldukça meşgul.
- I'm working on my report right now.
- Şu anda raporum üzerinde çalışıyorum.
- Tom said he didn't have time to do that right now.
- Tom şu anda bunu yapacak zamanı olmadığını söyledi.
- Tom is working on it right now.
- Tom şu anda onun üzerinde çalışıyor.
- I can't lend Tom any money right now.
- Şu anda Tom'a borç para veremem.
- I'm feeling like that right now.
- Şu anda kendimi öyle hissediyorum.
- Money is tight right now.
- Şu anda para sıkışık.
- You might not want to do that right now.
- Şu anda yapmak istemeyebilirsin.
- Tom can't lend Mary any money right now.
- Tom şu anda Mary'ye hiç borç para veremez.
- I'm taking a shower right now.
- Şu anda duş alıyorum.
- Right now, there isn't much I can do.
- Şu anda yapabileceğim çok şey yok.
- I wonder what would happen if Tom walked in here right now.
- Tom şu anda içeri girse ne olurdu merak ediyorum.
- We need to talk right now.
- Şu anda konuşmamız gerekiyor.
- How cold is it in Boston right now?
- Boston şu anda ne kadar soğuk?
- Tom and Mary aren't here right now.
- Tom ve Mary şu anda burada değiller.
- Tom is helping me right now.
- Tom şu anda bana yardım ediyor.
- Tom, I need you right now.
- Tom, şu anda sana ihtiyacım var.
- I don't have time to eat right now.
- Şu anda yemek yiyecek vaktim yok.
- Aren't you alone right now?
- Şu anda yalnız değil misin?
- Do you know how much strawberries cost right now?
- Şu anda çileğin ne kadar olduğunu biliyor musunuz*
- None of us are busy right now.
- Hiçbirimiz şu anda meşgul değiliz.
- I'm pretty sad right now.
- Şu anda çok üzgünüm.
- I need to see you right now.
- Şu anda seni görmem gerek.
- Tom is looking for Mary right now.
- Tom şu anda Mary'yi arıyor.
- You should call Tom right now.
- Şu anda Tom'u aramalısın.
- Can you take us to Tom right now?
- Şu anda bizi Tom'a götürebilir misin?
- Let's not deal with that problem right now.
- Şu anda bu sorunla uğraşmayalım.
- Actually, I have no intention of quitting right now.
- Aslında, şu anda istifa etmeye niyetim yok.
- What do you think Tom is doing right now?
- Sence Tom şu anda ne yapıyordur?
- I'm supposed to be helping him right now.
- Şu anda ona yardım ediyor olmam gerekiyordu.
- I can't explain to you right now.
- Şu anda sana açıklayamam.
- I'm pretty burnt out right now.
- Şu anda çok yorgunum.
- Tom is doing that right now.
- Tom şu anda bunu yapıyor.
- This is the last thing I need right now.
- Şu anda ihtiyacım olan son şey bu.
- I'm sure Tom won't want to eat anything right now.
- Eminim Tom şu anda bir şey yemek istemeyecektir.
- Tom is likely eating right now.
- Tom muhtemelen şu anda yemek yiyordur.
- She is at church right now.
- Şu anda kilisede.
- He's not here right now.
- O şu anda burada değil.
- I don't have anything to do right now.
- Şu anda yapacak bir işim yok.
- I'm dealing with that right now.
- Şu anda onunla uğraşıyorum.
- I have something to do right now.
- Şu anda yapacak bir şeyim var.
- I wish I could eat some chocolate ice cream right now.
- Keşke şu anda biraz çikolatalı dondurma yiyebilseydim.
- I don't want to talk to Tom right now.
- Şu anda Tom'la konuşmak istemiyorum.
- I want to help, but I'm too busy doing other things right now.
- Yardım etmek istiyorum ama şu anda başka şeylerle çok meşgulüm.
- Tom is trying to do that right now.
- Tom şu anda bunu yapmaya çalışıyor.
- I'm in no mood to sing right now.
- Şu anda şarkı söylemek için hiç havamda değilim.
- The important thing right now is to find Tom.
- Şu anda önemli olan Tom'u bulmaktır.
- I don't remember anything else right now.
- Şu anda başka bir şey hatırlamıyorum.
- What country is Tom in right now?
- Tom şu anda hangi ülkede?
- I don't know what to do right now.
- Şu anda ne yapacağımı bilmiyorum.
- Tom and I aren't talking to each other right now.
- Tom ve ben şu anda birbirlerimizle konuşmuyoruz.
- We're working on that right now.
- Şu anda bunun üzerinde çalışıyoruz.
- What do you want to do right now?
- Şu anda ne yapmak istiyorsun?
- Tom is in his room packing right now.
- Tom şu anda odasında toplanıyor.
- I can't lend you any money right now.
- Şu anda sana borç para veremem.
- I'm in no mood to do that right now.
- Şu anda bunu yapacak havada değilim.
- We can work on that right now.
- Biz şu anda onun üzerinde çalışabiliriz.
- Don't try to talk right now.
- Şu anda konuşmaya çalışma.
- I don't want to do that right now.
- Şu anda onu yapmak istemiyorum.
- Tom doesn't want you to do that right now.
- Tom şu anda bunu yapmanı istemiyor.
- I want to know what you see right now.
- Şu anda ne gördüğünü bilmek istiyorum.
- We've got much bigger problems to deal with right now.
- Şu anda uğraşacak çok daha büyük sorunlarımız var.
- I've got a little extra time right now.
- Şu anda biraz ekstra zamanım var.
- I'm bored right now.
- Şu anda sıkıldım.
- I don't know what I want right now.
- Şu anda ne istediğimi bilmiyorum.
- I really don't have time for this right now.
- Şu anda bunun için gerçekten zamanım yok.
- Tom is upstairs right now with Mary.
- Tom şu anda Mary ile üst katta.
- Tom and I are kind of busy right now.
- Tom ve ben şu anda biraz meşgulüz.
- I don't want to do that right now.
- Şu anda bunu yapmak istemiyorum.
- Tom appears to be too tired to tackle that problem right now.
- Tom şu anda bu sorunun üstesinden gelemeyecek kadar yorgun görünüyor.
- I'm very busy right now.
- Şu anda çok meşgulüm.
- Should Tom really be doing that right now?
- Tom şu anda gerçekten bunu yapmalı mı?
- Can you see Tom right now?
- Şu anda Tom'u görebiliyor musun?
- I really feel like crying right now.
- Kendimi şu anda gerçekten ağlayacak gibi hissediyorum.
- Nothing else is important right now.
- Şu anda başka hiçbir şey önemli değildir.
- We can't talk right now.
- Şu anda konuşamayız.
- I'm talking to her right now.
- Şu anda onunla konuşuyorum.
- Are you seeing anybody right now?
- Şu anda birini görüyor musun?
- I'd hate to be in Tom's shoes right now.
- Şu anda Tom'un yerinde olmayı hiç istemezdim.
- Right now, there isn't much I can do to help.
- Şu anda yardım etmek için yapabileceğim pek bir şey yok.
- You can't do anything right now.
- Şu anda hiçbir şey yapamazsın.
- Are you bored right now?
- Şu anda sıkılıyor musun?
- Right now I'm looking for work.
- Şu anda iş arıyorum.
- I'm a little busy right now.
- Şu anda biraz meşgulüm.
- Tom is between jobs right now.
- Tom şu anda iki iş arasında.
- I can't give you anything right now.
- Şu anda sana bir şey veremem.
- There's no food right now.
- Şu anda yemek yok.
- I'm at home right now.
- Şu anda evdeyim.
- I bet you're feeling really good right now.
- Eminim şu anda kendini çok iyi hissediyorsundur.
- You don't have to do that right now.
- Şu anda bunu yapmak zorunda değilsin.
- You need not have a haircut right now.
- Şu anda bir saç tıraşı olmana gerek yok.
- I'm watching a movie right now.
- Şu anda bir film izliyorum.
- The last thing I need right now is something else to worry about.
- Şu anda ihtiyacım olan son şey, endişelenecek başka bir şey.
- What's going on right now?
- Şu anda ne oluyor?
- Tom isn't the only one who knows where Mary is right now.
- Mary'nin şu anda nerede olduğunu bilen tek kişi Tom değil.
- You don't need to understand everything right now.
- Şu anda her şeyi anlamana gerek yok.
- Tom is probably not busy right now.
- Tom muhtemelen şu anda meşgul değil.
- Tom has some very important things he needs to do right now.
- Tom'un şu anda yapması gereken çok önemli şeyler var.
- That's the last thing I want to do right now.
- Şu anda yapmak istediğim son şey bu.
- I'd think that the last thing you'd want to do right now is go home.
- Şu anda yapmak isteyeceğin son şeyin eve gitmek olduğunu düşünüyorum.
- We're not going to do that right now.
- Şu anda bunu yapmayacağız.
- Right now, Tom is sleeping like a lamb.
- Tom şu anda kuzu gibi uyuyor.
- I'm checking to see if there is an update right now.
- Şu anda bir güncelleme var mı diye kontrol ediyorum.
- Tom and Mary are kissing right now.
- Tom ve Mary şu anda öpüşüyorlar.
- I'm just really happy right now.
- Şu anda gerçekten çok mutluyum.
- I have a lot to do right now.
- Şu anda yapmam gereken çok şey var.
- I just can't help you right now.
- Şu anda sana yardım edemem.
- You can't do anything right now.
- Şu anda bir şey yapamazsın.
- Tom isn't the only one who knows where Mary is right now.
- Tom Mary'nin şu anda nerede olduğunu bilen tek kişi değil.
- I don't really want to talk to you right now.
- Şu anda gerçekten seninle konuşmak istemiyorum.
- How many batteries do you have right now?
- Şu anda kaç tane pilin var?
- Tom is at the supermarket right now.
- Tom şu anda süpermarkette.
- I can't ask her right now.
- Şu anda ona soramam.
- I don't want to talk about that right now.
- Şu anda bunun hakkında konuşmak istemiyorum.
- I really don't feel like talking to Tom right now.
- Şu anda Tom'la konuşmak istemiyorum.
- Are you sure you have time to help me right now?
- Şu anda bana yardım etmek için zamanın olduğundan emin misin?
- Do you really have to call Tom right now?
- Şu anda Tom'u araman şart mı?
- I am watching a movie right now.
- Şu anda bir film izliyorum.
- Tom is probably not hungry right now.
- Tom muhtemelen şu anda aç değildir.
- Tom isn't in right now.
- Tom şu anda burada değil.
- How much money do you have on you right now?
- Şu anda yanında ne kadar paran var?
- We're having dinner right now.
- Şu anda akşam yemeği yiyoruz.
- I don't have to do anything right now.
- Şu anda hiçbir şey yapmak zorunda değilim.
- Aren't you seeing anybody right now?
- Şu anda kimseyle görüşmüyor musun?
- My wife is preparing dinner right now.
- Karım şu anda yemek hazırlıyor.
- I don't feel like talking to anyone right now.
- Şu anda kimseyle konuşmak istemiyorum.
- Tom is going to do that right now.
- Tom şu anda bunu yapacak.
- We're trying to figure that out right now.
- Şu anda onu anlamaya çalışıyoruz.
- Where are we right now?
- Şu anda neredeyiz?
- I'm calling them right now.
- Şu anda onları arıyorum.
- I don't feel like dancing right now.
- Şu anda canım dans etmek istemiyor.
- You're supposed to be helping them right now.
- Şu anda onlara yardım ediyor olman gerekiyordu.
- I'm really tired right now.
- Şu anda gerçekten yorgunum.
- I'm sick right now, and nothing is really making me feel better.
- Şu anda hastayım ve hiçbir şey beni gerçekten iyi hissettirmiyor.
- I need to see Tom right now.
- Şu anda Tom'u görmem gerekiyor.
- We don't have it right now.
- Şu anda elimizde yok.
- Tom doesn't feel like eating right now.
- Tom şu anda yemek yemek istemiyor.
- We don't have it right now.
- Şu anda ona sahip değiliz.
- I wonder whether Tom is actually in Boston right now.
- Tom'un şu anda Boston'da olup olmadığını merak ediyorum.
- I think Tom is eating right now.
- Sanırım Tom şu anda yemek yiyor.
- Tom may be eating right now.
- Tom şu anda yemek yiyor olabilir.
- I wonder what would happen if Tom walked in here right now.
- Tom şu anda buraya yürüyerek girse ne olurdu merak ediyorum.
- How much money do you have in your pockets right now?
- Şu anda cebinizde ne kadar para var?
- Right now she's working as a waitress, but she's looking for a better job.
- O şu anda bir garson olarak çalışıyor ama daha iyi bir iş arıyor.
- I have some free time right now.
- Şu anda biraz boş vaktim var.
- Right now, all I want to do is cry.
- Şu anda tüm yapmak istediğim ağlamak.
- Tom is likely eating right now.
- Tom muhtemelen şu anda yemek yiyor.
- Tom is probably with Mary right now.
- Tom muhtemelen şu anda Mary ile birlikte.
- What do you think I'm thinking right now?
- Sence şu anda ne düşünüyorum?
- Do you have any idea how stupid I feel right now?
- Kendimi şu anda ne kadar aptal hissettiğim hakkında bir fikrin var mı?
- Tom asked Mary if she wanted to do that right now.
- Tom, Mary'ye bunu şu anda yapmak isteyip istemediğini sordu.
- I feel helpless right now.
- Şu anda çaresiz hissediyorum.
- Right now, I have more urgent matters to take care of.
- Şu anda ilgilenmem gereken daha acil meseleler var.
- Tom is kind of busy right now.
- Tom şu anda biraz meşgul.
- I can't help you right now.
- Şu anda sana yardım edemem.
- I don't feel like eating right now.
- Şu anda canım yemek yemek istemiyor.
- Tom is in the process of doing that right now.
- Tom şu anda bunu yapma sürecinde.
- I'm looking for her right now.
- Şu anda onu arıyorum.
- I'm really angry right now.
- Şu anda gerçekten kızgınım.
- Tom is trying to fix that problem right now.
- Tom şu anda bu sorunu çözmeye çalışıyor.
- I'm happy right now.
- Şu anda mutluyum.
- I'd prefer being alone right now.
- Şu anda yalnız olmayı tercih ederim.
- Nothing else is important right now.
- Şu anda başka hiçbir şey önemli değil.
- I really shouldn't be here right now.
- Aslında şu anda burada olmamamız gerekir.
- I'm supposed to be somewhere else right now.
- Şu anda başka bir yerde olmam gerekiyordu.
- Most of us are busy right now.
- Çoğumuz şu anda meşgulüz.
- I'm just too busy to stop to eat lunch right now.
- Şu anda durup öğle yemeği yiyemeyecek kadar meşgulüm.
- Do you want to go right now?
- Şu anda mı gitmek istiyorsun?
- That's all I can give you right now.
- Şu anda sana tüm verebileceğim bu.
- I'm tied up right now.
- Şu anda meşgulüm.
- I can't deal with this right now.
- Şu anda bununla başa çıkamam.
- We're in the process of doing that right now.
- Şu anda onu yapma sürecindeyiz.
- What are you reading right now?
- Şu anda ne okuyorsun?
- It might be very hard for me to be alone right now.
- Şu anda yalnız kalmak benim için çok zor olabilir.
- I don't have enough money on me right now to pay you what I owe you.
- Şu anda sana olan borcumu ödeyecek kadar param yok.
- If you had told me that before we started, we wouldn't be in this mess right now.
- Bunu bana başlamadan önce söyleseydin, şu anda bu karmaşanın içinde olmazdık.
- I'm drinking a beer right now.
- Şu anda bir bira içiyorum.
- I don't really want anything to eat right now.
- Şu anda gerçekten yiyecek bir şey istemiyorum.
- We're investigating that right now.
- Şu anda bunu araştırıyoruz.
- I can't afford to buy one of those right now.
- Şu anda bunlardan birini almaya gücüm yetmez.
- What can I do right now?
- Şu anda ne yapabilirim?
- We can work on that right now.
- Şu anda bunun üzerinde çalışabiliriz.
- I'm really jealous of your life right now.
- Şu anda senin hayatını gerçekten kıskanıyorum.
- I'm in the process of doing that right now.
- Şu anda bunu yapma aşamasındayım.
- I'd rather not sing right now.
- Şu anda şarkı söylememeyi tercih ederim.
- I really would like to be with you right now.
- Şu anda seninle olmayı gerçekten çok isterdim.
- Tom obviously doesn't want us bothering him right now.
- Tom belli ki şu anda onu rahatsız etmemizi istemiyor.
- I really would like to be with you right now.
- Şu anda gerçekten seninle olmak istiyorum.
- Tom is teaching a class right now.
- Tom şu anda bir ders veriyor.
- I just don't feel like doing that right now.
- Şu anda bunu yapacak gibi hissetmiyorum.
- I don't need an answer right now.
- Şu anda bir yanıt ihtiyacım yok.
- Tom is doing it right now.
- Tom şu anda bunu yapıyor.
- Tom is devastated right now.
- Tom şu anda yıkılmış durumda.
- Is there anything that worries you right now?
- Şu anda seni endişelendiren bir şey var mı?
- Tom has nothing better to do right now.
- Tom'un şu anda yapacak daha iyi bir işi yok.
- Those are all the questions I'm going to answer right now.
- Şu anda cevaplayacağım tüm sorular bunlar.
- Tom seems pretty irritated right now.
- Tom şu anda oldukça sinirli görünüyor.
- I don't feel up to playing tennis right now.
- Şu anda tenis oynayacak durumda değilim.
- I don't need to be here right now.
- Şu anda burada olmama gerek yok.
- You should be doing that right now.
- Bunu şu anda yapıyor olmalıydın.
- We shouldn't do anything about that right now.
- Şu anda bu konuda hiçbir şey yapmamalıyız.
- Tom is actually looking into that right now.
- Tom aslında şu anda bunu araştırıyor.
- He's in the hospital right now.
- Şu anda hastanede.
- Right now, all I want to do is sleep for a few hours.
- Şu anda bütün yapmak istediğim birkaç saat boyunca uyumaktır.
- I feel great right now.
- Şu anda harika hissediyorum.
- Is there anything you want to do right now?
- Şu anda yapmak istediğin bir şey var mı?
- Are you two busy right now?
- Şu anda meşgul müsünüz?
- Right now, Tom is sleeping like a lamb.
- Şu anda Tom kuzu gibi uyuyor.
- That's the last thing I want to do right now.
- Bu, şu anda yapmak istediğim en son şey.
- That's all I can give you right now.
- Şu anda sana verebileceğim tek şey bu.
- Both my mom and my dad aren't home right now.
- Annem de babam da şu anda evde değiller.
- I'm busy right now.
- Şu anda meşgulüm.
- I'm not available right now.
- Şu anda müsait değilim.
- I have no idea what we should be doing right now.
- Şu anda ne yapmamız gerektiğine dair hiç bir fikrim yok.
- I'm taking it slow right now.
- Şu anda ağırdan alıyorum.
- I'm supposed to be helping Tom right now.
- Şu anda Tom'a yardım ediyor olmam gerekiyor.
- I'm busy doing that right now.
- Şu anda bunu yapmakla meşgulüm.
- Tom is at work right now.
- Tom şu anda işte.
- What's John doing right now?
- John şu anda ne yapıyor?
- We're trying to figure that out right now.
- Şu anda bunu anlamaya çalışıyoruz.
- I'm standing outside the church right now.
- Şu anda kilisenin dışında duruyorum.
- I'm in shock right now.
- Şu anda şoktayım.
- Tom is probably listening to us right now.
- Tom muhtemelen şu anda bizi dinliyor.
- I could really use a drink right now.
- Şu anda gerçekten bir içki içebilirim.
- I really can't leave right now.
- Şu anda gerçekten gidemem.
- I think Tom is talking to Mary about that right now.
- Sanırım Tom şu anda Mary ile bunun hakkında konuşuyor.
- I really shouldn't be here right now.
- Şu anda gerçekten burada olmamalıyım.
- I'm working right now.
- Şu anda çalışıyorum.
- I'm not doing anything right now.
- Şu anda hiçbir şey yapmıyorum.
- Tom doesn't have the time to help Mary right now.
- Tom'un şu anda Mary'ye yardım edecek zamanı yok.
- I'm at Narita Airport right now.
- Şu anda Narita Hava limanındayım.
- I'm feeling in the mood for some Pink Floyd right now.
- Şu anda biraz Pink Floyd havasındayım.
- I really need to be alone right now.
- Şu anda gerçekten yalnız olmaya ihtiyacım var.
- I don't have time to wash the dishes right now.
- Şu anda bulaşıkları yıkayacak vaktim yok.
- I don't have a lot of time right now.
- Şu anda çok zamanım yok.
- What do you want me to do right now?
- Şu anda ne yapmamı istiyorsun?
- Do you have a girlfriend right now?
- Şu anda bir kız arkadaşın var mı?
- You don't need to do that right now.
- Şu anda bunu yapmana gerek yok.
- Right now I am typing using electronic keyboard which plugged into a computer.
- Şu anda bilgisayara takılı bir elektronik klavye kullanarak yazıyorum.
- I need to find out where Tom is right now.
- Tom'un şu anda nerede olduğunu bulmam lazım.
- I'm in Boston doing that right now.
- Şu anda Boston'da bunu yapıyorum.
- I know you probably don't want to go to sleep right now, but you should.
- Şu anda muhtemelen yatmak istemediğini biliyorum ama yatmalısın.
- It doesn't seem like what we should be doing right now.
- Şu anda yapmamız gereken şey bu gibi görünmüyor.
- You don't want Tom to do that right now, do you?
- Tom'un şu anda bunu yapmasını istemezsin, değil mi?
- I don't know right now.
- Şu anda bilmiyorum.
- Are you busy right now?
- Şu anda meşgul müsün?
- I'm looking out the window right now.
- Şu anda pencereden dışarı bakıyorum.
- I'd really rather be alone right now.
- Gerçekten şu anda yalnız kalmayı tercih ediyorum.
- Tom is supposed to be helping Mary right now.
- Tom'un şu anda Mary'ye yardım ediyor olması gerekiyordu.
- I'm just not feeling up to it right now.
- Şu anda kendimi iyi hissetmiyorum.
- Do Tom and I still need to do that right now?
- Tom ve benim şu anda bunu yapmamız gerekiyor mu?
- I don't have any time for you right now.
- Şu anda sana ayıracak vaktim yok.
- I don't want to eat anything right now.
- Şu anda bir şey yemek istemiyorum.
- I could be playing golf right now instead of doing this.
- Şu anda bunu yapmak yerine golf oynuyor olabilirdim.
- I'm supposed to be helping them right now.
- Şu anda onlara yardım ediyor olmam gerekiyordu.
- Who's playing the piano right now?
- Şu anda kim piyano çalıyor?
- I know you probably don't want to go to sleep right now, but you should.
- Şu anda uyumak istemediğini biliyorum ama uyumalısın.
- I don't really want to talk right now.
- Gerçekten şu anda konuşmak istemiyorum.
- I just don't want to sing right now.
- Şu anda şarkı söylemek istemiyorum sadece.
- I'm not busy right now.
- Şu anda meşgul değilim.
- Tom is probably looking for me right now.
- Tom muhtemelen şu anda beni arıyordur.
- There's not a whole lot happening right now.
- Şu anda pek bir şey olmuyor.
- I can't explain it right now.
- Şu anda açıklayamam.
- I don't have time to talk right now.
- Şu anda konuşacak zamanım yok.
- I wish I could retire right now.
- Keşke şu anda emekli olabilsem.
- I'm on my way to meet Tom at the station right now.
- Şu anda Tom'u istasyonda karşılamak için yoldayım.
- I'd like to buy the car you're selling, but I don't have enough money right now.
- Sattığınız arabayı almak isterdim ama şu anda yeterli param yok.
- I'm so bored right now.
- Şu anda çok sıkıldım.
- Tom is in the parking lot right now, waiting for you.
- Tom şu anda otoparkta seni bekliyor.
- Tom is the boss right now.
- Tom şu anda patron.
- Tom might be studying right now.
- Tom şu anda ders çalışıyor olabilir.
- Tom is probably talking to Mary right now about that.
- Tom muhtemelen şu anda Mary ile bu konuyu konuşuyordur.
- Right now your actions do not match your words.
- Şu anda eylemleriniz sözlerinizle uyuşmuyor.
- Prices right now are sky-high.
- Fiyatlar şu anda çok yüksek.
- Do you have any idea where Tom is right now?
- Tom'un şu anda nerede olduğuna dair bir fikrin var mı?
- That's all I can tell you right now.
- Şu anda sana söyleyebileceğim tek şey bu.
- Nothing's happening right now.
- Şu anda hiçbir şey olmuyor.
- How much money do you have with you right now?
- Şu anda yanında ne kadar paran var?
- Things are a little rough right now.
- Şartlar şu anda biraz zorlu.
- He's at church right now.
- O şu anda kilisededir.
- Things are a little rough right now.
- Şu anda işler biraz zor.
- It doesn't matter right now.
- Şu anda bir önemi yok.
- I didn't take that bus, so I'm not at home right now.
- Ben o otobüse binmedim, bu yüzden şu anda evde değilim.
- Where would you most like to be right now?
- Şu anda en çok nerede olmak isterdin?
- I don't want to eat right now.
- Şu anda yemek yemek istemiyorum.
- I can't ask her right now.
- Şu anda ona soru soramam.
- You don't need to understand everything right now.
- Şu anda her şeyi anlaman gerekmez.
- I can't explain everything right now.
- Her şeyi şu anda açıklayamam.
- I really can't deal with that right now, OK?
- Cidden şu anda bununla uğraşamam, tamam mı?
- What are you eating right now?
- Şu anda ne yiyorsun?
- Tom is having a hard time right now.
- Tom şu anda zor zamanlar geçiriyor.
- I'm not taking calls right now.
- Şu anda telefonlara cevap vermiyorum.
- I'm all alone right now.
- Şu anda yapayalnızım.
- I can probably reach Tom right now.
- Muhtemelen şu anda Tom'a ulaşabilirim.
- I don't feel like talking to anyone right now.
- Şu anda kendimi kimseyle konuşur gibi hissetmiyorum.
- I'm in Boston right now.
- Şu anda Boston'dayım.
- Tom is busy right now.
- Tom şu anda meşgul.
- I'm supposed to be helping you right now.
- Şu anda size yardım ediyor olmam gerekiyordu.
- There are billions of people all over the world who are not watching the World Cup right now.
- Tüm dünyada şu anda Dünya Kupasını izlemeyen milyarlarca insan var.
- I want to watch what's on TV right now.
- Şu anda televizyonda ne olduğunu izlemek istiyorum.
- You should be doing your homework right now.
- Şu anda ödevini yapıyor olmalıydın.
- I don't really want anything to eat right now.
- Şu anda yiyecek bir şey istemiyorum.
- Are you tired right now?
- Şu anda yorgun musun?
- Both my mom and my dad aren't home right now.
- Hem annem hem de babam şu anda evde değil.
- Tom and Mary are together right now.
- Tom ve Mary şu anda birlikteler.
- This is the last place I want to be right now.
- Şu anda olmak istediğim son yer burası.
- I just don't care right now.
- Şu anda umurumda değil.
- Tom is going through a rough time right now.
- Tom şu anda zor bir dönemden geçiyor.
- I'm pretty angry right now.
- Şu anda oldukça kızgınım.
- My head is full of other things right now.
- Kafam şu anda başka şeylerle dolu.
- Both Tom and Mary are busy right now.
- Hem Tom hem de Mary şu anda meşguller.
- I'm pretty tired right now.
- Şu anda çok yorgunum.
- I have to speak with you right now.
- Şu anda seninle konuşmam gerek.
- I'm not sure if I'm ready to talk about this right now.
- Şu anda bu konuda konuşmak için hazır olup olmadığımdan emin değilim.
- I should be doing that right now.
- Şu anda bunu yapıyor olmalıydım.
- I'm in no mood to argue politics right now.
- Şu anda politika tartışacak havada değilim.
- You're supposed to be helping us right now.
- Şu anda bize yardım ediyor olman gerekiyordu.
- Tom doesn't feel much like talking right now.
- Tom'un şu anda konuşmayı canı çok istemiyor.
- The phone doesn't work right now.
- Telefon şu anda çalışmıyor.
- I'm not even supposed to be here right now.
- Şu anda burada olmamam gerekiyor.
- How much money is in your bank account right now?
- Şu anda banka hesabınızda ne kadar para var?
- Tom is in Australia right now.
- Tom şu anda Avustralya'da.
- Right now, people are scared.
- Şu anda insanlar korkuyor.
- Tom is real busy right now.
- Tom şu anda gerçekten meşgul.
- I don't have the time to do that right now.
- Şu anda bunu yapacak zamanım yok.
- I have nothing to say right now.
- Şu anda söyleyecek hiçbir şeyim yok.
- I have no idea what we should be doing right now.
- Şu anda ne yapmamız gerektiği hakkında hiçbir fikrim yok.
- You're supposed to be helping me right now.
- Şu anda bana yardım ediyor olman gerekiyordu.
- I could go for a nice hot pizza right now.
- Şu anda sıcak bir pizza yiyebilirim.
- Tom said he didn't have time to eat right now.
- Tom şu anda yemek yiyecek vakti olmadığını söyledi.
- I have no idea who has your car right now.
- Arabanızın şu anda kimde olduğu hakkında hiçbir fikrim yok.
- You're here right now.
- Şu anda buradasınız.
- How's the weather right now?
- Şu anda hava nasıl?
- Tom isn't crying right now.
- Tom şu anda ağlamıyor.
- I don't have time to talk to you right now.
- Şu anda seninle konuşacak zamanım yok.
- I'm really mad at Tom right now.
- Şu anda Tom'a çok kızgınım.
- Right now I don't have any time.
- Şu anda hiç zamanım yok.
- I wish I were there right now.
- Keşke şu anda orada olsaydım.
- I can't go to class right now.
- Şu anda derse gidemem.
- She's in consultation with the doctor right now.
- Şu anda doktorla görüşüyor.
- I don't feel like dealing with Tom right now.
- Şu anda Tom'la uğraşmak istemiyorum.
- I don't really need to do that right now.
- Şu anda bunu yapmama gerek yok.
- Tom is very busy right now.
- Tom şu anda çok meşgul.
- Can we not talk about Tom right now?
- Şu anda Tom hakkında konuşmasak olmaz mı?
- I want to drink a Guinness right now.
- Şu anda bir Guinness içmek istiyorum.
- My mother is very busy right now.
- Annem şu anda çok meşgul.
- I can't take any calls right now.
- Şu anda hiçbir telefona cevap veremem.
- I love what I'm doing right now.
- Ben şu anda yaptığım işi seviyorum.
- I like my life right now.
- Şu anda hayatımı seviyorum.
- Right now, I feel like talking.
- Şu anda canım konuşmak istiyor.
- I'd like to help you, but I have problems of my own right now.
- Size yardım etmek isterdim ama şu anda kendi sorunlarım var.
- Are you seeing anybody right now?
- Şu anda görüştüğün biri var mı?
- I'm the only one who can help Tom right now.
- Şu anda Tom'a yardım edebilecek tek kişi benim.
- You don't have to do that right now.
- Şu anda bunu yapmaya mecbur değilsin.
- I can't talk to Tom right now.
- Tom'la şu anda konuşamam.
- Are you two busy right now?
- İkiniz şu anda meşgul musunuz?
- Tom is studying right now.
- Tom şu anda okuyor.
- One of the most important things you have to do right now is to carry out the plan.
- Şu anda yapmak zorunda olduğun en önemli şey planı uygulamaktır.
- I think I'd like to be alone right now.
- Sanırım şu anda yalnız kalmak istiyorum.
- Tom is pulling into the parking lot right now.
- Tom şu anda otoparka giriyor.
- I would hate to be in Tom's shoes right now.
- Şu anda Tom'un yerinde olsam bundan nefret ederdim.
- Right now, you have other problems.
- Şu anda başka sorunlarınız var.
- Tom doesn't want to see you right now.
- Tom şu anda seni görmek istemiyor.
- I'm looking into that right now.
- Şu anda onu araştırıyorum.
- I'm not very hungry right now.
- Şu anda çok aç değilim.
- Right now, I'm furious.
- Şu anda öfkeliyim.
- You should be doing your homework right now.
- Şu anda ev ödevini yapıyor olmalısın.
- Tom probably isn't busy right now.
- Tom muhtemelen şu anda meşgul değil.
- She's upset right now.
- Şu anda üzgün.
- Tom doesn't want to eat right now.
- Tom şu anda yemek istemiyor.
- If it wasn't for modern medicine, I'd be dead right now.
- Eğer modern tıp olmasaydı, şu anda ölmüş olurdum.
- I can't come right now.
- Şu anda gelemem.
- I can probably reach Tom by phone right now.
- Muhtemelen şu anda Tom'a telefonla ulaşabilirim.
- Are you angry right now?
- Şu anda öfkeli misin?
- Right now, we've got bigger problems.
- Şu anda daha büyük sorunlarımız var.
- What are you thinking about right now?
- Şu anda ne düşünüyorsun?
- Tom doesn't want that right now.
- Tom şu anda bunu istemiyor.
- I need to see a copy of it right now.
- Şu anda onun bir kopyasını görmem gerekir.
- Tom is investigating that right now.
- Tom şu anda bunu soruşturuyor.
- I'm supposed to be helping her right now.
- Şu anda onlara yardım ediyor olmam gerekiyor.
- We can't go right now.
- Şu anda gidemeyiz.
- It's raining outside right now.
- Şu anda dışarıda yağmur yağıyor.
- I'm extremely mad right now.
- Şu anda son derece kızgınım.
- I'm on my way to the meeting right now.
- Şu anda toplantıya gidiyorum.
- Is Tom going to the market right now?
- Tom şu anda markete mi gidiyor?
- Do you have to do this right now?
- Bunu şu anda yapmak zorunda mısın?
- I don't think that's a good idea right now.
- Bunun şu anda iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum.
- Tom isn't at his desk right now.
- Tom şu anda masasında değil.
- Where's Tom right now?
- Tom şu anda nerede?
- I don't have the time to help you right now.
- Şu anda sana yardım edecek vaktim yok.
- I can't come to the phone right now.
- Şu anda telefona gelemem.
- You don't want to be in Boston right now.
- Şu anda Boston'da olmak istemezsin.
- Tom doesn't have to buy anything right now.
- Tom'un şu anda bir şey satın almasına gerek yok.
- Your brother's soccer team won the game and is celebrating right now.
- Erkek kardeşinin futbol takımı maçı kazandı ve şu anda kutlama yapıyorlar.
- Tom can't do that right now.
- Tom şu anda bunu yapamaz.
- Tom might be studying right now.
- Tom şu anda çalışıyor olabilir.
- We're struggling right now.
- Şu anda mücadele ediyoruz.
- Right now, we have blueberries, blackberries, cherries, strawberries, peaches and nectarines.
- Şu anda yaban mersini, böğürtlen, kiraz, çilek, şeftali ve nektarinimiz var.
- You can't go right now.
- Şu anda gidemezsin.
- Tom is really angry right now.
- Tom şu anda gerçekten kızgın.
- I have nothing to say right now.
- Şu anda söyleyecek bir şeyim yok.
- Tom is being arrested right now.
- Tom şu anda tutuklanıyor.
- I wish I had my camera with me right now.
- Keşke şu anda fotoğraf makinem yanımda olsaydı.
- How high above sea level are you right now?
- Şu anda deniz seviyesinden ne kadar yüksektesin?
- Right now, I'm choosing some suitable clothes to wear during the vacation.
- Şu anda, tatil sırasında giymek için bazı uygun kıyafetler seçiyorum.
- This is the last place I want to be right now.
- Burası benim şu anda olmak istediğim son yerdir.
- Tom is crying right now, isn't he?
- Tom şu anda ağlıyor, değil mi?
- What would Tom say if he walked in right now?
- Tom şu anda içeri girse ne derdi?
- I'm kind of tied up right now.
- Şu anda elim kolum bağlı.
- Tom is at the library right now.
- Tom şu anda kütüphanede.
- Tom is trying to do that right now.
- Tom şu anda onu yapmaya çalışıyor.
- Tom doesn't have time right now to help you.
- Tom'un şu anda sana yardım edecek zamanı yok.
- I don't want to sing right now.
- Şu anda şarkı söylemek istemiyorum.
- Tom doesn't look so good right now.
- Tom şu anda çok iyi görünmüyor.
- You're supposed to be helping me right now.
- Şu anda bana yardım ediyor olman gerekir.
- I don't think I want to do that right now.
- Şu anda bunu yapmak istediğimi sanmıyorum.
- I can't talk to her right now.
- Şu anda onunla konuşamam.
- Right now it's peak season in Cancún.
- Şu anda Cancun'da yoğun sezon.
- Right now they're all sleeping.
- Şu anda hepsi uyuyor.
- How many jobs do you have right now?
- Şu anda kaç tane işin var?
- I don't feel like doing anything right now.
- Şu anda hiçbir şey yapmak istemiyorum.
- Tom is probably buying a bus ticket right now.
- Tom muhtemelen şu anda bir otobüs bileti satın alıyor.
- Tom is eating breakfast right now.
- Tom şu anda kahvaltı ediyor.
- I think Tom could be swimming right now.
- Bence Tom şu anda yüzüyor olabilir.
- I've got work to do right now.
- Şu anda yapmam gereken işler var.
- I wouldn't mind a beer right now.
- Şu anda bir biraya hayır demezdim.
- I can't talk about that right now.
- Şu anda bu konuda konuşamam.
- Right now I could die of happiness.
- Şu anda mutluluktan ölebilirim.
- Right now I don't have any time.
- Şu anda hiç vaktim yok.
- You really should be doing that right now.
- Şu anda bunu yapıyor olmalıydın.
- We are going to the cemetery right now.
- Biz şu anda mezarlığa gidiyoruz.
- Donetsk is the last place I'd want to be right now.
- Donetsk şu anda olmak istediğim en son yerdir.
- I'm talking to them right now.
- Şu anda onlarla konuşuyorum.
- It's just not safe to cross this bridge right now.
- Şu anda bu köprüden geçmek güvenli değil.
- There are millions of people all over the world who are watching the World Cup right now.
- Şu anda dünyanın her yerinde Dünya Kupasını izleyen milyonlarca insan var.
- I don't want to be alone right now.
- Şu anda yalnız kalmak istemiyorum.
- I don't want to go to sleep right now.
- Şu anda uyumak istemiyorum.
- Tom is meeting with Mary right now.
- Tom şu anda Mary ile görüşüyor.
- I don't have a phone right now.
- Şu anda bir telefonum yok.
- I have more problems than I can handle right now.
- Şu anda halledebileceğimden daha fazla sorunum var.
- José is not in a position to speak right now; please call later.
- José şu anda konuşabilecek durumda değil; lütfen daha sonra arayın.
- I'm pretty burnt out right now.
- Şu anda çok mahvolmuş durumdayım.
- That's all I know right now.
- Şu anda bütün bildiğim bu.
- Someone's doing that right now.
- Birisi şu anda bunu yapıyor.
- I'm in no mood to argue politics right now.
- Şu anda siyaset tartışacak bir ruh halinde değilim.
- Where are Tom and Mary right now?
- Şu anda Tom ve Mary nerede?
- I can help you do that right now.
- Şu anda bunu yapmanıza yardım edebilirim.
- If only I could call her right now to tell her how much I love her.
- Keşke şu anda onu arayıp onu ne kadar çok sevdiğimi söyleyebilseydim.
- She is at work right now.
- Şu anda işte.
- I need you right now.
- Şu anda sana ihtiyacım var.
- I'm trying to do that right now.
- Şu anda bunu yapmaya çalışıyorum.
- I can't ask him right now.
- Şu anda ona soramam.
- Right now, I suggest you concentrate on getting this report finished.
- Şu anda, bu raporu bitirmeye odaklanmanızı öneririm.
- I can't afford to buy a new pair of shoes right now.
- Şu anda yeni bir çift ayakkabı satın almaya param yetmiyor.
- Tom is supposed to be helping me right now.
- Tom'un şu anda bana yardım ediyor olması gerekiyordu.
- I don't really want to talk to you right now.
- Şu anda seninle konuşmak istemiyorum.
- I'm not in Boston right now.
- Şu anda Boston'da değilim.
- Most of us are hungry right now.
- Çoğumuz şu anda açız.
- My parents aren't home right now.
- Annem ve babam şu anda evde değil.
- I can't talk to you right now.
- Şu anda seninle konuşamam.
- Sami should be at the shop right now.
- Sami şu anda dükkanda olmalı.
- I'm looking for Tom right now.
- Şu anda Tom'u arıyorum.
- There's no food right now.
- Şu anda hiç yiyecek yok.
- Tom is doing it right now.
- Tom şu anda onu yapıyor.
- Are they doing anything right now?
- Şu anda bir şey yapıyorlar mı?
- I can't do that right now.
- Onu şu anda yapamam.
- Tom is busy and can't meet with you right now.
- Tom meşgul ve şu anda seninle görüşemez.
- I'm writing a message to Tom right now.
- Şu anda Tom'a bir mesaj yazıyorum.
- I wonder where Tom is right now.
- Tom'un şu anda nerede olduğunu merak ediyorum.
- I want to help, but I'm too busy doing other things right now.
- Yardım etmek istiyorum ama şu anda başka şeyler yapmak için çok meşgulüm.
- We've done everything we can right now.
- Şu anda yapabileceğimiz her şeyi yaptık.
- I'm not sure right now.
- Şu anda emin değilim.
- Tom can't talk to you right now.
- Tom şu anda seninle konuşamaz.
- I don't have a job right now.
- Şu anda bir işim yok.
- She's not here right now.
- Şu anda burada değil.
- I don't have to do that right now.
- Şu anda bunu yapmak zorunda değilim.
- We need your help right now.
- Şu anda yardımınıza ihtiyacımız var.
- You really should be helping Tom right now.
- Şu anda aslında Tom'a yardım ediyor olman gerekir.
- Right now, I want you to buy me a drink.
- Şu anda bana bir içki ısmarlamanı istiyorum.
- Tom is in the hospital right now.
- Tom şu anda hastanede.
- I'm having problems with e-mail right now.
- Şu anda e-posta ile ilgili sorunlarım var.
- Tom is probably not very hungry right now.
- Tom muhtemelen şu anda çok aç değildir.
- Right now, I simply want to be alone.
- Şu anda gayet yalnız olmayı istiyorum.
- I can't talk to them right now.
- Şu anda onlarla konuşamam.
- I'm in a little hot water right now.
- Şu anda başım biraz dertte.
- I don't even know where she is right now.
- Şu anda nerede olduğunu bile bilmiyorum.
- Tom can't do anything else right now.
- Tom şu anda başka bir şey yapamaz.
- I don't want to talk to you right now.
- Şu anda seninle konuşmak istemiyorum.
- I don't have the time to help you right now.
- Şu anda size yardım edecek vaktim yok.
- I really can't talk right now.
- Gerçekten şu anda konuşamam.
- Can you see him right now?
- Onu şu anda görebiliyor musun?
- Aren't we supposed to be helping Tom right now?
- Şu anda Tom'a yardım ediyor olmamız gerekmiyor mu?
- Is Tom going to the market right now?
- Tom şu anda alışverişe mi gidiyor?
- The important thing to do right now is to find Tom.
- Şu anda yapılacak en önemli şey Tom'u bulmak.
- What's going on right now?
- Şu anda neler oluyor?
- I'd rather not discuss it right now.
- Şu anda konuşmamayı tercih ederim.
- You're here right now.
- Şu anda buradasın.
- I just don't know where it is right now.
- Şu anda nerede olduğunu henüz bilmiyorum.
- I'm working on it right now.
- Şu anda onun üzerinde çalışıyorum.
- We don't have to deal with this right now.
- Şu anda bununla uğraşmak zorunda değiliz.
- I don't think I want to do that right now.
- Şu anda onu yapmak istediğimi sanmıyorum.
- Melanie is busy right now.
- Melanie şu anda meşgul.
- Are you guys doing anything right now?
- Şu anda bir şey yapıyor musunuz?
- Right now she's working as a waitress, but she's looking for a better job.
- Şu anda garson olarak çalışıyor ama daha iyi bir iş arıyor.
- None of us are busy right now.
- Şu anda hiçbirimiz meşgul değiliz.
- I'm not all that busy right now.
- Şu anda o kadar da meşgul değilim.
- I wish you could be here with me right now.
- Keşke şu anda burada benimle olabilseydin.
- Tom can't do anything about that right now.
- Tom şu anda bu konuda hiçbir şey yapamaz.
- Tom is probably a lot busier right now than I am.
- Tom muhtemelen şu anda benden çok daha meşguldür.
- Aren't you recording us right now?
- Şu anda bizi kaydetmiyor musun?
- I just don't want to do that right now.
- Şu anda bunu yapmak istemiyorum.
- There's somewhere else I need to be right now.
- Şu anda olmam gereken başka bir yer var.
- Many of you must be feeling a bit tired right now.
- Çoğunuz şu anda biraz yorgun hissediyor olmalısınız.
- I'm not very busy right now.
- Şu anda çok meşgul değilim.
- Is it happening right now?
- Şu anda mı oluyor?
- Tom is downstairs crying right now.
- Tom alt katta şu anda ağlıyor.
- We need each other right now.
- Şu anda birbirimize ihtiyacımız var.
- I don't need an answer right now.
- Şu anda bir cevaba ihtiyacım yok.
- We all feel pretty good right now.
- Şu anda hepimiz çok iyi hissediyoruz.
- Tom is kind of angry right now.
- Tom şu anda biraz sinirli.
- I think that Tom is talking to Mary about that right now.
- Sanırım Tom şu anda Mary ile bu konuyu konuşuyor.
- We're in the process of doing that right now.
- Şu anda bunu yapma sürecindeyiz.
- Are they doing anything right now?
- Onlar şu anda bir şey yapıyor mu?
- I can't give you anything right now.
- Şu anda sana hiçbir şey veremem.
- I should be at home right now.
- Şu anda evde olmalıydım.
- I don't have time for a cup of coffee right now.
- Şu anda bir fincan kahve için vaktim yok.
- Tom has nothing better to do right now.
- Tom'un şu anda yapacak daha iyi bir şeyi yok.
- Tom is probably buying a bus ticket right now.
- Tom muhtemelen şu anda bir otobüs bileti alıyor.
- I don't feel any shame right now.
- Şu anda hiç utanç duymuyorum.
- Tom is busy right now and he can't help you.
- Tom şu anda meşgul ve sana yardım edemez.
- Tom's not home right now.
- Tom şu anda evde değil.
- Tom is acting really weird right now.
- Tom şu anda gerçekten garip davranıyor.
- We're leaving right now.
- Biz şu anda yola çıkıyoruz.
- Tom is meeting with Mary right now.
- Tom şu anda Mary ile buluşuyor.
- I don't think we should stop right now.
- Bence şu anda durmamalıyız.
- Tom and Mary are busy right now.
- Tom ve Mary şu anda meşguller.
- What you're doing right now is a crime.
- Şu anda yaptığın bir suçtur.
- I'm on the phone right now.
- Şu anda telefondayım.
- I don't have time to eat right now.
- Şu anda yemek yemeye vaktim yok.
- I'm looking for that right now.
- Şu anda onu arıyorum.
- I'm skimming his report right now.
- Şu anda raporunu gözden geçiriyorum.
- At least I know Tom is safe right now.
- En azından Tom'un şu anda güvende olduğunu biliyorum.
- What are you thinking right now?
- Şu anda ne düşünüyorsun?
- Tom isn't very likely to be busy right now.
- Tom'un şu anda meşgul olması çok muhtemel değil.
- I have very little money on me right now.
- Şu anda üzerimde çok az para var.
- I don't think Tom is happy right now.
- Tom'un şu anda mutlu olduğunu sanmıyorum.
- I need to be here right now.
- Şu anda burada olmam gerek.
- Tom is in a meeting right now.
- Tom şu anda bir toplantıda.
- I'd like to help you, but I'm a bit busy right now.
- Yardım etmek isterdim ama şu anda biraz meşgulüm.
- Tom is pretty busy right now.
- Tom şu anda çok meşgul.
- Is Tom going to the market right now?
- Tom şu anda markete gidiyor mu?
- Tom doesn't want to talk to Mary right now.
- Tom şu anda Mary ile konuşmak istemiyor.
- I'm broke right now.
- Şu anda beş parasızım.
- I'm not dating anybody right now.
- Şu anda kimseyle çıkmıyorum.
- Tom is in a fairly bad mood right now.
- Tom şu anda oldukça kötü bir ruh hali içinde.
- Right now, we need to deal with this.
- Şu anda bununla ilgilenmeliyiz.
- Donetsk is the last place I'd want to be right now.
- Donetsk şu anda olmak isteyeceğim son yer.
- Aren't we supposed to be helping Tom right now?
- Şu anda Tom'a yardım etmemiz gerekmiyor mu?
- Tom doesn't have to buy anything right now.
- Tom şu anda bir şey almak zorunda değil.
- I'm in no mood to sing right now.
- Şu anda şarkı söyleyecek modumda değilim.
- I don't have anything to do right now.
- Şu anda yapacak bir şeyim yok.
- Right now my father is not at home.
- Şu anda babam evde değil.
- Tom is in the kitchen right now.
- Tom şu anda mutfakta.
- I don't want to give up right now.
- Şu anda pes etmek istemiyorum.
- I should be there right now.
- Şu anda orada olmalıyım.
- I'm eating right now.
- Şu anda yiyorum.
- We're going after it right now.
- Şu anda peşinden gidiyoruz.
- Neither Tom nor Mary is busy right now.
- Ne Tom ne de Mary şu anda meşgul.
- Tom and I aren't talking right now.
- Tom ve ben şu anda konuşmuyoruz.
- I really don't feel like talking right now.
- Şu anda konuşmak istemiyorum.
- Tom is downstairs crying right now.
- Tom şu anda aşağıda ağlıyor.
- I couldn't be any more grateful than I am right now.
- Şu anda olduğumdan daha fazla minnettar olamazdım.
- I'm not concerned right now.
- Şu anda endişeli değilim.
- I'm not going to talk to you about this right now.
- Şu anda seninle bu konuda konuşmayacağım.
- Right now, we have a problem that's a little more pressing.
- Şu anda, biraz daha acil bir sorunumuz var.
- I'm doing something about that right now.
- Şu anda bu konuda bir şeyler yapıyorum.
- Tom is fairly busy right now.
- Tom şu anda oldukça meşgul.
- I don't think Tom knows where Mary is right now.
- Tom'un Mary'nin şu anda nerede olduğunu bildiğini sanmıyorum.
- Tom and Mary aren't here right now.
- Tom ve Mary şu anda burada değil.
- I need a nurse right now.
- Şu anda bir hemşireye ihtiyacım var.
- Tom is a little preoccupied right now.
- Tom şu anda biraz meşgul.
- If I had had my way, we wouldn't be in this mess right now.
- Eğer benim istediğim olsaydı, şu anda bu karmaşanın içinde olmazdık.
- I don't want Tom to do that right now.
- Tom'un şu anda bunu yapmasını istemiyorum.
- I know Tom is in Boston right now.
- Tom'un şu anda Boston'da olduğunu biliyorum.
- I really should be doing that right now.
- Şu anda gerçekten bunu yapıyor olmalıydım.
- I'm drunk right now.
- Şu anda sarhoşum.
- I'm tied up right now.
- Ben şu anda yoğunum.
- I think I'd like to be doing that right now.
- Sanırım şu anda bunu yapıyor olmak isterdim.
- There are millions of people all over the world who are watching the World Cup right now.
- Şu anda tüm dünyada Dünya Kupası'nı izleyen milyonlarca insan var.
- We're pretty busy right now.
- Şu anda oldukça meşgulüz.
- I'm with Tom right now.
- Şu anda Tom'un yanındayım.
- Tom isn't very busy right now.
- Tom şu anda pek meşgul değil.
- Tom isn't in his office right now.
- Tom şu anda ofisinde değil.
- He's reading a novel right now.
- O şu anda bir roman okuyor.
- Aren't you supposed to be in school right now?
- Şu anda okulda olman gerekmiyor mu?
- We're looking for them right now.
- Şu anda onları arıyoruz.
- Tom is probably helping Mary right now.
- Tom muhtemelen şu anda Mary'ye yardım ediyordur.
- I'm the only one here right now.
- Şu anda buradaki tek kişiyim.
- He's reading a novel right now.
- Şu anda bir roman okuyor.
- Tom thinks it would be better not to visit Mary right now.
- Tom şu anda Mary'yi ziyaret etmemenin daha iyi olacağını düşünüyor.
- I'm happy right now.
- Ben şu anda mutluyum.
- I have an important project I'm working on right now.
- Şu anda üzerinde çalıştığım önemli bir projem var.
- Nobody's there right now.
- Şu anda orada kimse yok.
- We're supposed to be helping them right now.
- Şu anda onlara yardım ediyor olmamız gerekiyordu.
- Tom doesn't want to do his homework right now.
- Tom şu anda ödevini yapmak istemiyor.
- Tom doesn't need to do that right now.
- Tom'un şu anda bunu yapmasına gerek yok.
- Tom is going into surgery right now.
- Tom şu anda ameliyata giriyor.
- I'm supposed to be in my office right now.
- Şu anda ofisimde olmam gerekiyordu.
- It's not like I'm completely happy right now.
- Şu anda tamamen mutlu olduğum söylenemez.
- I really don't want anything to eat right now.
- Şu anda gerçekten bir şey yemek istemiyorum.
- He's at home right now.
- Şu anda evde.
- Tom isn't here right now.
- Tom şu anda burada değil.
- I can't speak to you right now.
- Seninle şu anda konuşamam.
- I think I'd like to be alone right now.
- Sanırım şu anda yalnız olmak istiyorum.
- I don't want to see Tom right now.
- Şu anda Tom'u görmek istemiyorum.
- Where is Tom right now?
- Tom şu anda nerede?
- Tom's plane is landing right now.
- Tom'un uçağı şu anda iniş yapıyor.
- I don't want to do anything right now.
- Şu anda hiçbir şey yapmak istemiyorum.
- I feel helpless right now.
- Şu anda kendimi çaresiz hissediyorum.
- Tom isn't doing anything right now.
- Tom şu anda hiçbir şey yapmıyor.
- Tom doesn't feel like eating anything right now.
- Tom şu anda bir şey yemek istemiyor.
- I don't really want to do that right now.
- Şu anda bunu yapmayı pek istemiyorum.
- What kind of musicals are on Broadway right now?
- Şu anda Broadway'de ne çeşit müzikaller var?
- I'm in Hong Kong right now.
- Şu anda Hong Kong'dayım.
- Right now there's nothing you can do to help.
- Şu anda yardım etmek için yapabileceğin bir şey yok.
- Right now I'm reading a book that has been written in English about French grammar.
- Şu anda Fransızca dil bilgisi hakkında İngilizce yazılmış bir kitabı okuyorum.
- I suppose it makes sense to go ahead and pay the bill right now.
- Sanırım şu anda gidip faturayı ödemek mantıklı.
- We've got much bigger problems to deal with right now.
- Şu anda uğraşmamız gereken çok daha büyük sorunlarımız var.
- Right now, I want to go to bed.
- Şu anda yatmak istiyorum.
- Who's playing the piano right now?
- Şu anda piyanoyu kim çalıyor?
- Emily is studying in her room right now, so please do not disturb her.
- Emily şu anda odasında ders çalışıyor, bu yüzden lütfen onu rahatsız etmeyin.
- I have very little money on me right now.
- Şu anda yanımda çok az param var.
- I have something to do right now.
- Şu anda yapmam gereken bir şey var.
- I'm not very busy right now.
- Şu anda pek meşgul değilim.
- I know that you're upset right now.
- Şu anda üzgün olduğunu biliyorum.
- I've got my friend on the line right now.
- Şu anda hatta arkadaşım var.
- I'm sorry, but I don't feel up to this right now.
- Üzgünüm ama şu anda kendimi buna hazır hissetmiyorum.
- I need to see Tom right now.
- Şu anda Tom'u görmeliyim.
- He's on the phone right now.
- O, şu anda telefonda.
- I'm supposed to be helping her right now.
- Şu anda ona yardım ediyor olmam gerekiyordu.
- I think we shouldn't be doing this right now.
- Bence bunu şu anda yapmamalıyız.
- I'm watching the news right now.
- Şu anda haber izliyorum.
- How many people are in space right now?
- Şu anda uzayda kaç insan var?
- We don't need you right now.
- Şu anda sana ihtiyacımız yok.
- I'm doing that right now.
- Şu anda yapıyorum.
- José is not in a position to speak right now; please call later.
- Jose şu anda konuşacak bir durumda değil; daha sonra arayın.
- She is at work right now.
- O, şu anda görevdedir.
- I don't think I could explain it right now.
- Şu anda açıklayabileceğimi sanmıyorum.
- Can you see them right now?
- Onları şu anda görebiliyor musun?
- If you turned off your computer right now, you would contribute to the prevention of global warming.
- Şu anda bilgisayarınızı kapatırsanız, küresel ısınmanın önlenmesine katkıda bulunmuş olursunuz.
- I don't think I want to answer any more of your questions right now.
- Şu anda artık sorularına cevap vermek istediğimi sanmıyorum.
- Tom isn't busy right now.
- Tom şu anda meşgul değil.
- I really don't have time for this right now.
- Şu anda gerçekten bunun için vaktim yok.
- I'm using the hammer right now.
- Şu anda çekiç kullanıyorum.
- I am literally crying right now.
- Şu anda gerçekten ağlıyorum.
- I don't want to think about anything else right now.
- Şu anda başka hiçbir şey hakkında düşünmek istemiyorum.
- I don't really want to talk right now.
- Şu anda gerçekten konuşmak istemiyorum.
- I'm being completely serious right now.
- Şu anda tamamen ciddiyim.
- I really can't deal with that right now.
- Cidden şu anda bununla uğraşamam.
- Tom doesn't know where Mary is right now.
- Tom, Mary'nin şu anda nerede olduğunu bilmiyor.
- I can't talk about this right now.
- Şu anda bunu konuşamam.
- Everything's a little crazy right now.
- Şu anda her şey biraz çılgınca.
- Tom is eating lunch right now.
- Tom şu anda öğle yemeği yiyor.
- Can we not talk about Tom right now?
- Şu anda Tom hakkında konuşamaz mıyız?
- There's something I need to do right now.
- Şu anda yapmam gereken bir şey var.
- We have our hands full right now.
- Şu anda elimiz kolumuz dolu.
- All I want to do right now is sleep.
- Şu anda tek yapmak istediğim uyumak.
- I'm exhausted right now.
- Şu anda bitkinim.
- That's all the information we need right now.
- Şu anda ihtiyacımız olan tüm bilgi bu kadar.
- I can't do anything right now.
- Şu anda hiçbir şey yapamam.
- I can't think about this right now.
- Şu anda bunu düşünemem.
- Melanie is studying right now.
- Melanie şu anda ders çalışıyor.
- I don't feel good right now.
- Şu anda iyi hissetmiyorum.
- Tom is very busy right now.
- Tom şu anda çok meşguldür.
- Tom is on the phone right now.
- Tom şu anda telefonda.
- I'm supposed to be in my office right now.
- Şu anda ofisimde olmam gerekiyor.
- I feel really good right now.
- Şu anda gerçekten iyi hissediyorum.
- Maybe he's running in the park right now.
- Belki şu anda parkta koşuyordur.
- I won't answer any more questions right now.
- Şu anda başka bir soruya cevap vermeyeceğim.
- I just want to be alone right now.
- Şu anda yalnız kalmak istiyorum.
- Tom is waiting for me right now.
- Tom şu anda beni bekliyor.
- We can't worry about that right now.
- Şu anda bunun için endişelenemeyiz.
- I can't do anything about that right now.
- Şu anda bu konuda bir şey yapamam.
- You don't need to make a decision right now.
- Şu anda bir karar vermene gerek yok.
- You need not have a haircut right now.
- Şu anda saçını kestirmene gerek yok.
- I'm doing my French homework right now.
- Şu anda Fransızca ödevimi yapıyorum.
- Tom doesn't have to make up his mind right now.
- Tom şu anda kararını vermek zorunda değil.
- Tom can do that right now.
- Tom bunu şu anda yapabilir.
- Right now, I simply want to be alone.
- Şu anda sadece yalnız kalmak istiyorum.
- I don't think we can do anything right now.
- Şu anda bir şey yapabileceğimizi sanmıyorum.
- I don't feel much like talking right now.
- Şu anda canım çok konuşmak istemiyor.
- Tom doesn't want to talk right now.
- Tom şu anda konuşmak istemiyor.
- Tom doesn't think he can do that right now.
- Tom şu anda bunu yapabileceğini düşünmüyor.
- We can't go there right now.
- Şu anda oraya gidemeyiz.
- Do you know what's happening right now?
- Şu anda ne olduğunu biliyor musun?
- We have a few pressing issues to deal right now.
- Şu anda ilgilenmemiz gereken birkaç acil sorunumuz var.
- I can't deal with anyone right now.
- Şu anda kimseyle uğraşamam.
- Tom is at church right now.
- Tom şu anda kilisede.
- I'm calling him right now.
- Şu anda onu arıyorum.
- I don't feel like doing anything right now.
- Şu anda canım bir şey yapmak istemiyor.
- We just don't want to deal with that right now.
- Şu anda bununla uğraşmak istemiyoruz.
- There are billions of people all over the world who are not watching the World Cup right now.
- Şu anda tüm dünyada Dünya Kupası'nı izlemeyen milyarlarca insan var.
- Tom is dealing with that right now.
- Tom şu anda bununla uğraşıyor.
- Tom is investigating that right now.
- Tom şu anda bunu araştırıyor.
- I'm talking to him right now.
- Şu anda onunla konuşuyorum.
- I live in Boston in America right now, but I plan on going back to Japan later this year.
- Şu anda Amerika'da Boston'da yaşıyorum ama bu yıl içinde Japonya'ya dönmeyi planlıyorum.
- Perhaps he's even waiting at the station right now.
- Belki de şu anda istasyonda bekliyordur bile.
- I'm low on cash right now.
- Şu anda nakit sıkıntısı çekiyorum.
- I can't talk right now.
- Şu anda konuşamam.
- I don't think I have time to explain it right now.
- Ben şu anda onu açıklamak için zamanım olduğunu sanmıyorum.
- Tom is at home right now.
- Tom şu anda evde.
- Tom is studying right now.
- Tom şu anda çalışıyor.
- How much money do you have on you right now?
- Şu anda üzerinde ne kadar para var?
- I'm busy right now and can't play with you.
- Şu anda meşgulüm ve seninle oynayamam.
- Tom doesn't want to do that right now.
- Tom şu anda bunu yapmak istemiyor.
- Tom doesn't feel like doing that right now.
- Tom şu anda bunu yapmak istemiyor.
- Can you tell me where you are right now?
- Şu anda nerede olduğunuzu söyleyebilir misiniz?
- I'm feeling embarrassed right now.
- Şu anda utanıyorum.
- Unfortunately, I'm too busy right now.
- Ne yazık ki şu anda çok meşgulüm.
- I wouldn't recommend that right now.
- Şu anda bunu tavsiye etmem.
- Tom really should be doing that right now.
- Tom'un şu anda bunu yapıyor olması gerekirdi.
- I'm not particularly thirsty right now.
- Şu anda pek susamadım.
- I don't think that's a good idea right now.
- Şu anda bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum.
- Tom isn't doing that right now.
- Tom şu anda bunu yapmıyor.
- I'm looking for them right now.
- Şu anda onları arıyorum.
- Tom is washing his car right now.
- Tom şu anda arabasını yıkıyor.
- I wouldn't recommend that right now.
- Ben şu anda onu tavsiye etmezdim.
- That doesn't really seem appropriate right now.
- Şu anda bu pek uygun görünmüyor.
- Tom needs your help right now.
- Tom'un şu anda yardımına ihtiyacı var.
- Can you tell me where you are right now?
- Şu anda nerede olduğunu söyleyebilir misin?
- I just kind of want to be alone right now.
- Şu anda sadece biraz yalnız olmak istiyorum.
- I live in Minnesota right now.
- Şu anda Minnesota'da yaşıyorum.
- If I were you, I'd want to know what Tom is doing right now.
- Yerinde olsam, Tom'un şu anda ne yaptığını bilmek isterdim.
- I don't have to use that right now.
- Şu anda bunu kullanmak zorunda değilim.
- I wouldn't mind a beer right now.
- Şu anda bir biraya karşı çıkmazdım.
- He's working in a troupe right now.
- Şu anda bir toplulukta çalışıyor.
- Tom has got a lot to do right now.
- Tom'un şu anda yapacak çok işi var.
- I have something else I need to be doing right now.
- Şu anda yapmam gereken başka bir şey var.
- Tom said he didn't feel like doing that right now.
- Tom şu anda bunu yapmak istemediğini söyledi.
- I'd prefer being alone right now.
- Şu anda yalnız olmayı tercih ediyorum.
- Tom says he isn't going to answer any more questions right now.
- Tom şu anda başka bir soruya cevap vermeyeceğini söyledi.
- Tom is probably eating right now.
- Tom muhtemelen şu anda yemek yiyor.
- I'm upset right now.
- Şu anda üzgünüm.
- I need you to listen to me right now.
- Şu anda beni dinlemene ihtiyacım var.
- Tom is in Boston right now.
- Tom şu anda Boston'da.
- Both Tom and Mary are busy right now.
- Tom da Mary de şu anda meşgul.
- Sami is going through difficult times right now.
- Sami şu anda zor zamanlar geçiriyor.
- What you're doing right now is a felony.
- Şu anda yaptığın şey bir suç.
- Tom isn't available right now.
- Tom şu anda müsait değil.
- I'm supposed to be working right now.
- Şu anda çalışmam gerekiyor.
- You're angry right now, aren't you?
- Şu anda kızgınsın, değil mi?
- Tom is devastated right now.
- Tom şu anda harap durumda.
- You don't have to decide right now.
- Şu anda karar vermek zorunda değilsin.
- I don't have time for this right now.
- Şu anda buna zamanım yok.
- Tom is talking to the French teacher right now.
- Tom şu anda Fransızca öğretmeniyle konuşuyor.
- I think that Tom is talking to Mary about that right now.
- Sanırım Tom şu anda Mary ile bunun hakkında konuşuyor.
- I don't think we should stop right now.
- Şu anda durmamız gerektiğini sanmıyorum.
- Right now, things are tense.
- Şu anda işler gergin.
- Tom should be doing that right now.
- Tom şu anda bunu yapıyor olmalı.
- I'm sorry, I can't talk about this right now.
- Üzgünüm, şu anda bunu konuşamam.
- I'm busy right now, Tom.
- Şu anda meşgulüm, Tom.
- I really would rather be alone right now.
- Şu anda gerçekten yalnız olmayı tercih ederim.
- I'm working on that problem right now.
- Şu anda o problem üzerinde çalışıyorum.
- Aren't you supposed to be at work right now?
- Şu anda iş başında olman gerekmiyor mu?
- I'm using the hammer right now.
- Şu anda çekici kullanıyorum.
- There are more important things we should be doing right now.
- Şu anda yapmamız gereken daha önemli şeyler var.
- I hate Tom so much right now.
- Şu anda Tom'dan çok nefret ediyorum.
- I don't want to talk about it right now.
- Şu anda bu konuda konuşmak istemiyorum.
- I'm sorry, but I can't help you right now.
- Üzgünüm ama şu anda size yardım edemem.
- Tom is downstairs right now talking with Mary.
- Tom şu anda aşağıda Mary ile konuşuyor.
- I don't want to think about anything else right now.
- Şu anda başka bir şey düşünmek istemiyorum.
- Don't make a decision right now.
- Şu anda bir karar verme.
- That's not something I want to think about right now.
- O şu anda düşünmek istediğim bir şey değil.
- Right now, I'm talking about Tom.
- Şu anda Tom hakkında konuşuyorum.
- I feel really good right now.
- Şu anda kendimi çok iyi hissediyorum.
- I'd really rather be alone right now.
- Şu anda yalnız olmayı tercih ederim.
- Right now, Tom just wants to be left alone.
- Şu anda Tom sadece yalnız kalmak istiyor.
- Tom is the boss right now.
- Şu anda patron Tom.
- We need your help right now.
- Şu anda yardımına ihtiyacımız var.
- What kind of musicals are on Broadway right now?
- Şu anda Broadway'de hangi tür müzikaller var?
- Are you on any medication right now?
- Şu anda herhangi bir ilaç kullanıyor musunuz?
- Tom said Mary is very busy right now.
- Tom, Mary'nin şu anda çok meşgul olduğunu söyledi.
- Are you recording us right now?
- Şu anda bizi kaydediyor musun?
- You don't want to do that right now, do you?
- Şu anda bunu yapmak istemiyorsun, değil mi?
- Tom is actually on his way to Boston right now.
- Tom aslında şu anda Boston'a gidiyor.
- I really should be doing that right now.
- Şu anda gerçekten bunu yapmalıyım.
- What treatment are you following right now?
- Şu anda hangi tedaviyi izliyorsun?
- Don't you think you should be with Tom right now?
- Şu anda Tom'la birlikte olman gerektiğini düşünmüyor musun?
- I can't deal with that problem right now.
- Şu anda bu sorunla başa çıkamam.
- Tom isn't very busy right now.
- Tom şu anda çok meşgul değil.
- Are you alone right now?
- Şu anda yalnız mısın?
- I can't speak to you right now.
- Şu anda seninle konuşamam.
- I'm too busy to talk with Tom right now.
- Şu anda Tom'la konuşamayacak kadar meşgulüm.
- I'd prefer not to do that right now.
- Şu anda bunu yapmamayı tercih ederim.
- We're busy right now.
- Şu anda meşgulüz.
- I can't afford to buy one of those right now.
- Şu anda onlardan birini alacak param yok.
- I'm not going to do that right now.
- Şu anda bunu yapmayacağım.
- Tom is washing the windows in the kitchen right now.
- Tom şu anda mutfaktaki camları yıkıyor.
- Tom isn't in a good mood right now.
- Tom şu anda iyi bir ruh halinde değil.
- Tom said he didn't have very much money on him right now.
- Tom şu anda üzerinde çok fazla para olmadığını söyledi.
- We don't really have to talk about this right now, do we?
- Şu anda bunu konuşmak zorunda değiliz, değil mi?
- I can't ask Tom right now.
- Şu anda Tom'a soramam.
- Don't you have other work to do right now?
- Şu anda yapacak başka işin yok mu?
- I can't afford to buy a new pair of shoes right now.
- Şu anda yeni bir çift ayakkabı alacak param yok.
- Tom needs you to be strong right now.
- Tom'un şu anda güçlü olmana ihtiyacı var.
- Tom is really busy right now.
- Tom şu anda gerçekten meşgul.
- I want to watch what's on TV right now.
- Şu anda TV'de ne olduğunu izlemek istiyorum.
- We don't have time to look for that right now.
- Şu anda onu aramamız için zamanımız yok.
- I think you need to stop doing that right now.
- Bence şu anda bunu yapmayı bırakmalısın.
- I'd think that the last thing you'd want to do right now is talk to Tom.
- Şu anda yapmak isteyeceğin son şeyin Tom'la konuşmak olduğunu düşünüyorum.
- Tom is headed back to town right now.
- Tom şu anda şehre dönüyor.
- I can't play with you right now.
- Şu anda seninle oynayamam.
- I'd like to buy the car you're selling, but I don't have enough money right now.
- Sattığın arabayı almak istiyorum ama şu anda yeterli param yok.
- I don't have time right now.
- Şu anda zamanım yok.
- Tom is extremely busy right now.
- Tom şu anda çok meşgul.
- I'm watching the news right now.
- Şu anda haberleri izliyorum.
- We're both way too busy to help you right now.
- Her ikimiz de şu anda sana yardım edemeyecek kadar çok meşgulüz.
- Most of us are hungry right now.
- Şu anda çoğumuz açız.
- Tom is at work right now.
- Tom şu anda iş başında.
- Tom is busy right now, isn't he?
- Tom şu anda meşgul, değil mi?
- I don't feel like studying right now.
- Canım şu anda çalışmak istemiyor.
- Tom and I are both a little busy right now.
- Tom ve ben şu anda biraz meşgulüz.
- Tom can't lend Mary any money right now.
- Tom şu anda Mary'ye borç para veremez.
- I don't want to drink any more beer right now.
- Şu anda daha fazla bira içmek istemiyorum.
- Tom might be doing that right now.
- Tom şu anda bunu yapıyor olabilir.
- Tom doesn't have to decide right now.
- Tom şu anda karar vermek zorunda değil.
- I don't want to talk about this right now.
- Şu anda bunun hakkında konuşmak istemiyorum.
- I'm pretty angry right now.
- Şu anda çok kızgınım.
- Tom doesn't seem to be doing anything right now.
- Tom şu anda hiçbir şey yapııyormuş gibi değil.
- Tom is probably not busy right now.
- Tom muhtemelen şu anda meşgul değildir.
- There's no manti right now.
- Şu anda mantı yok.
- I have no idea who has your car right now.
- Araban şu anda kimde hiçbir fikrim yok.
- Tom can't come to the phone right now.
- Tom şu anda telefona gelemez.
- Tom is busy and can't meet with you right now.
- Tom meşgul ve şu anda seninle buluşamaz.
- I would hate to be in his shoes right now.
- Şu anda onun yerinde olmak istemezdim.
- I'm broke right now.
- Şu anda meteliksizim.
- I think this is beside the point, right now.
- Sanırım bunun konuyla ilgisi yok, şu anda.
- Right now I can't think of anything else.
- Şu anda başka bir şey düşünemiyorum.
- I'm at Narita Airport right now.
- Şu anda Narita Havalimanındayım.
- Right now, I want to speak Lojban.
- Şu anda Lojban konuşmak istiyorum.
- Right now, I'm choosing some suitable clothes to wear during the vacation.
- Şu anda tatilde giymek için uygun kıyafetler seçiyorum.
- Tom wants to talk to Mary right now.
- Tom şu anda Mary ile konuşmak istiyor.
- You're vulnerable right now.
- Şu anda savunmasızsın.
- Tom might be crying right now.
- Tom şu anda ağlıyor olabilir.
- Tom has something he needs to do right now.
- Tom'un şu anda yapması gereken bir şey var.
- We're supposed to be helping Tom right now.
- Şu anda Tom'a yardım ediyor olmamız gerekiyordu.
- Perhaps Tom is eating right now.
- Belki de Tom şu anda yemek yiyordur.
- I'm pretty bored right now.
- Şu anda çok sıkıldım.
- I can't come up with a plan right now.
- Şu anda bir plan yapamam.
- I'm talking to Tom right now.
- Şu anda Tom'la konuşuyorum.
- We're dealing with that right now.
- Şu anda bununla uğraşıyoruz.
- Tom is sleeping right now.
- Tom şu anda uyuyor.
- I don't have time to help you right now.
- Şu anda sana yardım edecek zamanım yok.
- I want to know what I can do right now.
- Şu anda ne yapabileceğimi bilmek istiyorum.
- I don't feel like laughing right now.
- Şu anda canım gülmek istemiyor.
- I am hungry right now.
- Şu anda açım.
- I'm sorry, I can't talk about this right now.
- Üzgünüm, şu anda bunun hakkında konuşamam.
- Are you on any medication right now?
- Şu anda herhangi bir ilaç kullanıyor musun?
- I'm in Hong Kong right now.
- Şu anda Hong Kong'tayım.
- Your brother's soccer team won the game and is celebrating right now.
- Kardeşinizin futbol takımı maçı kazandı ve şu anda kutlama yapıyor.
- We can't afford to lose Tom from the team right now.
- Şu anda Tom'u ekipten kaybetmeyi göze alamayız.
- I'm calling her right now.
- Şu anda onu arıyorum.
- Tom is leaving right now.
- Tom şu anda gidiyor.
- We're a little busy right now.
- Şu anda biraz meşgulüz.
- I'm really scared right now.
- Şu anda gerçekten korkuyorum.
- Right now, I'm talking about Tom.
- Şu anda, Tom hakkında konuşuyorum.
- Can you guess where I am right now?
- Şu anda nerede olduğumu tahmin edebilir misin?
- I'm not feeling very hungry right now.
- Şu anda çok aç hissetmiyorum.
- My hands are full right now.
- Şu anda ellerim dolu.
- Right now my father is not at home.
- Babam şu anda evde değil.
- I only have American coins in my pocket right now.
- Şu anda cebimde sadece Amerikan paraları var.
- I don't think I could explain it right now.
- Onu şu anda açıklayabileceğimi sanmıyorum.
- What's Tom doing right now?
- Tom şu anda ne yapıyor?
- I'm sorry, I'm busy right now.
- Üzgünüm, şu anda meşgulüm.
- The doctor is examining him right now.
- Doktor şu anda onu muayene ediyor.
- We're eating dinner right now.
- Şu anda akşam yemeği yiyoruz.
- Do you really want me to go right now?
- Şu anda gitmemi gerçekten istiyor musun?
- I don't have time for a cup of coffee right now.
- Şu anda bir fincan kahve için zamanım yok.
- How do I know you're not lying to me right now?
- Şu anda bana yalan söylemediğini nereden bileceğim?
- I don't feel like playing chess right now.
- Canım şu anda satranç oynamak istemiyor.
- What are you working on right now?
- Şu anda ne üzerinde çalışıyorsun?
- Tom is probably listening to us right now.
- Tom muhtemelen şu anda bizi dinliyordur.
- Tom is reading over the contract right now.
- Tom şu anda sözleşmeyi okuyor.
- You don't have to buy anything right now.
- Şu anda bir şey almak zorunda değilsin.
- I'm having lunch with my sister right now.
- Şu anda kız kardeşimle öğle yemeği yiyorum.
- I'm sorry, but I'm busy right now.
- Üzgünüm ama şu anda meşgulüm.
- What's happening right now?
- Şu anda ne oluyor?
- You don't need to make a decision right now.
- Şu anda bir karar vermenize gerek yok.
- Tom is probably not happy right now.
- Tom muhtemelen şu anda mutlu değil.
- I've got a little extra time right now.
- Şu anda biraz fazladan zamanım var.
- I'm working on that problem right now.
- Şu anda o sorun üzerinde çalışıyorum.
- We're having a discussion about that right now.
- Şu anda bunu tartışıyoruz.
- We have a good team right now.
- Şu anda iyi bir takımımız var.
- It's the rainy season in Japan right now.
- Şu anda Japonya'da yağmur mevsimi.
- Aren't you supposed to be at work right now?
- Şu anda işte olman gerekmiyor mu?
- I can't say much more right now.
- Şu anda daha fazlasını söyleyemem.
- Nobody's taking a bath right now.
- Şu anda kimse banyo yapmıyor.
- Please do not think of a pink elephant right now.
- Lütfen şu anda pembe bir fili düşünme.
- I'm kind of tied up right now.
- Ben şu anda biraz meşgulüm.
- I don't feel much like talking right now.
- Şu anda pek konuşmak istemiyorum.
- I'm on a roll right now.
- Şu anda iyi gidiyorum.
- I don't want Tom to know that right now.
- Tom'un şu anda bunu bilmesini istemiyorum.
- He's unstoppable right now but the question is how long he can remain at the pinnacle of his career.
- Şu anda durdurulamaz durumda ama asıl soru kariyerinin zirvesinde ne kadar kalabileceği.
- Tom is crying right now.
- Tom şu anda ağlıyor.
- Tom looks like he's too tired to help us right now.
- Tom şu anda bize yardım edemeyecek kadar yorgun görünüyor.
- Tom doesn't seem to want to go to bed right now.
- Tom şu anda yatmak istemiyor gibi görünüyor.
- I really want to be with Tom right now.
- Şu anda gerçekten Tom'la birlikte olmak istiyorum.
- The important thing right now is to find Tom.
- Şu anda önemli olan Tom'u bulmak.
- I can't stay here right now.
- Şu anda burada kalamam.
- I just don't want to discuss it right now.
- Şu anda bunu tartışmak istemiyorum.
- How much money do you have with you right now?
- Şu anda yanınızda ne kadar para var?
- I don't think I want to eat right now.
- Şu anda yemek istediğimi sanmıyorum.
- I only have American coins in my pocket right now.
- Şu anda cebimde sadece Amerikan parası var.
- I don't have time to deal with this right now.
- Şu anda bununla ilgilenecek vaktim yok.
- I think Tom might be in Boston right now.
- Bence Tom şu anda Boston'da olabilir.
- Right now there are two suspects.
- Şu anda iki şüpheli var.
- I don't want to deal with this right now.
- Şu anda bununla uğraşmak istemiyorum.
- I can't go downstairs right now.
- Şu anda aşağıya inemem.
- Tom can't go right now.
- Tom şu anda gidemez.
- I don't want to have to deal with it right now.
- Şu anda bununla uğraşmak istemiyorum.
- One of the most important things you have to do right now is to carry out the plan.
- Şu anda yapmanız gereken en önemli şeylerden biri planı uygulamak.
- Tom is in the lead right now.
- Tom şu anda birinci sırada.
- How much money is in your bank account right now?
- Şu anda banka hesabında ne kadar para var?
- Are you doing anything right now?
- Şu anda bir şey yapıyor musun?
- I'm not hungry right now.
- Şu anda aç değilim.
- Right now, all I want to do is get something to eat.
- Şu anda tek istediğim bir şeyler yemek.
- Tom is trying to fix that problem right now.
- Tom şu anda sorunu çözmeye çalışıyor.
- Tom probably isn't busy right now.
- Tom muhtemelen şu anda meşgul değildir.
- That's not something I want to think about right now.
- Bu şu anda düşünmek istediğim bir şey değil.
- Tom can't help us right now.
- Tom şu anda bize yardım edemez.
- We're working on that right now.
- Şu anda onun üzerinde çalışıyoruz.
- We're in a dangerous area right now.
- Şu anda tehlikeli bir bölgedeyiz.
- I'm coming up there right now.
- Şu anda oraya geliyorum.
- I'm too tired to do anything right now.
- Şu anda bir şey yapamayacak kadar yorgunum.
- We don't have time to look for that right now.
- Şu anda onu arayacak vaktimiz yok.
- I don't have time to wash the dishes right now.
- Şu anda bulaşıkları yıkamak için zamanım yok.
- It's really hot right now.
- Şu anda gerçekten sıcak.
- Tom is at school right now.
- Tom şu anda okulda.
- Don't you think you should be with Tom right now?
- Şu anda Tom'un yanında olman gerekmiyor mu sence?
- I could use some support right now.
- Şu anda biraz desteğe ihtiyacım var.
- I can't afford it right now.
- Şu anda bunu göze alamam.
- I need you in the garage right now.
- Şu anda sana garajda ihtiyacım var.
- I'm the only one here right now.
- Şu anda burada olan tek kişi benim.
- We're accepting applications right now.
- Biz şu anda başvuruları kabul ediyoruz.
- It's not happening right now.
- Şu anda da olmuyor.
- It looks like Tom isn't busy right now.
- Görünüşe göre Tom şu anda meşgul değil.
- I can't really talk right now.
- Şu anda gerçekten konuşamam.
- I'm standing outside the church right now.
- Şu anda kilisenin önündeyim.
- I can't afford to lose this job right now.
- Şu anda bu işi kaybetmeyi göze alamam.
- I'm so happy right now.
- Şu anda çok mutluyum.
- I don't want Tom to know that right now.
- Tom'un onu şu anda bilmesini istemiyorum.
- I'm not feeling very hungry right now.
- Şu anda pek aç hissetmiyorum.
- I can't make a decision about that right now.
- Şu anda bu konuda bir karar veremem.
- I think I have a pretty good idea what Tom might be doing right now.
- Sanırım Tom'un şu anda ne yapıyor olabileceği hakkında oldukça iyi bir fikrim var.
- Tom isn't smiling right now.
- Tom şu anda gülümsemiyor.
- I'm looking for him right now.
- Şu anda onu arıyorum.
- You're supposed to be helping Tom right now.
- Şu anda Tom'a yardım ediyor olmanız gerekiyordu.
- Who here isn't busy right now?
- Burada kim şu anda meşgul değil?
- Right now, all I want to do is sleep for a few hours.
- Şu anda tek istediğim birkaç saat uyumak.
- You'd really better stop doing that right now.
- Şu anda bunu yapmayı bıraksan iyi olur.
- I need you in the garage right now.
- Şu anda garajda sana ihtiyacım var.
- Tom is in the lead right now.
- Tom şu anda lider.
- We don't have to go right now.
- Şu anda gitmek zorunda değiliz.
- I'm extremely busy right now.
- Şu anda aşırı meşgulüm.
- It's dangerous to go outside right now.
- Şu anda dışarı çıkmak tehlikeli.
- It may seem like a crazy idea, but I think we should go visit Tom and Mary right now.
- Bu çılgınca bir fikir gibi görünebilir fakat sanırım hemen şu anda Tom'u ve Mary'i ziyaret etmeye gitmeliyiz.
- I am in Beijing right now.
- Şu anda Pekin'deyim.
- That's not really important right now.
- Şu anda bunun pek bir önemi yok.
- I can't talk to him right now.
- Şu anda onunla konuşamam.
- You look so good that I could kiss you right now.
- O kadar güzel görünüyorsun ki şu anda seni öpebilirim.
- Tom is in a bad mood right now.
- Tom şu anda kötü bir ruh hali içinde.
- We're all together right now.
- Şu anda hepimiz birlikteyiz.
- I don't have time to talk right now.
- Şu anda konuşmak için vaktim yok.
- He's not here right now.
- Şu anda burada değil.
- We're not home right now.
- Şu anda evde değiliz.
- Nobody's there right now.
- Şu anda hiç kimse orada değil.
- I'm feeling a little nervous right now.
- Şu anda biraz gergin hissediyorum.
- Tom is probably studying French right now.
- Tom muhtemelen şu anda Fransızca çalışıyordur.
- Tom is probably eating right now.
- Tom muhtemelen şu anda yemek yiyordur.
- Tom is very likely to be busy right now.
- Tom'un şu anda meşgul olması çok olası.
- I'm at Narita Airport right now.
- Şu anda Narita Havaalanı'ndayım.
- Where are they right now?
- Onlar şu anda nerede?
- I think this is beside the point, right now.
- Bence şu anda bu konunun dışında bir şey.
- We're not doing anything right now.
- Şu anda hiçbir şey yapmıyoruz.
- Tom says he doesn't think he can do that right now.
- Tom şu anda bunu yapabileceğini sanmadığını söyledi.
- Tom seems to be busy right now.
- Tom şu anda meşgul görünüyor.
- I'm too busy to help you right now.
- Sana şu anda yardım edemeyecek kadar meşgulüm.
- I think Tom could be doing that right now.
- Bence Tom şu anda bunu yapıyor olabilir.
- I can't talk to Tom right now.
- Şu anda Tom'la konuşamam.
- She is in the kitchen right now.
- Şu anda mutfakta.
- I can't deal with Tom right now.
- Şu anda Tom'la başa çıkamam.
- Don't you want to be having fun right now?
- Şu anda eğlenmek istemiyor musun?
- I'm just a little busy right now.
- Şu anda sadece biraz meşgulüm.
- Don't even think of asking me what I think about you right now.
- Şu anda senin hakkında ne düşündüğümü sormayı aklından bile geçirme.
- I'm not in the mood right now.
- Şu anda havamda değilim.
- We're investigating that right now.
- Biz şu anda onu soruşturuyoruz.
- I really don't have time to deal with this right now.
- Şu anda bununla uğraşacak vaktim yok.
- We're in good shape right now.
- Şu anda iyi durumdayız.
- I don't think I have time to explain it right now.
- Şu anda bunu açıklayacak zamanım olduğunu sanmıyorum.
- We're accepting applications right now.
- Şu anda başvuruları kabul ediyoruz.
- It doesn't matter right now.
- Bu şu anda önemli değil.
- She is in the kitchen right now.
- O şu anda mutfakta.
- I've got some things I want to do right now.
- Şu anda yapmak istediğim bazı şeyler var.
- Right now, there isn't much I can do to help.
- Şu anda, yardım etmek için yapabileceğim çok şey yok.
- I'm jogging right now.
- Ben şu anda koşuyorum.
- We don't have to go right now.
- Şu anda gitmemize gerek yok.
- I'm not all that hungry right now.
- Şu anda o kadar aç değilim.
- I'd rather not do that right now.
- Bunu şu anda yapmamayı tercih ederim.
- Tom is probably not very hungry right now.
- Tom şu anda muhtemelen çok aç değil.
- I'm not particularly hungry right now.
- Şu anda pek aç değilim.
- I'm upset right now.
- Ben şu anda üzgünüm.
- I don't have to use that right now.
- Onu şu anda kullanmak zorunda değilim.
- I'm supposed to be working right now.
- Şu anda çalışıyor olmam gerekiyordu.
- I am just dying for a Coke right now.
- Şu anda bir kola için ölüyorum.
- I don't feel like singing right now.
- Kendimi şu anda şarkı söyleyecek gibi hissetmiyorum.
- Right now, there isn't much I can do.
- Şu anda yapabileceğim pek bir şey yok.
- Most of us are busy right now.
- Şu anda çoğumuz meşgulüz.
- I don't feel like dancing right now.
- Şu anda dans etmek istemiyorum.
- If I were you, I'd want to know what Tom is doing right now.
- Yerinde olsam Tom'un şu anda ne yaptığını bilmek isterim.
- I can't concentrate on that problem right now.
- Şu anda bu soruna konsantre olamam.
- You cannot save the game right now.
- Şu anda oyunu kaydedemezsiniz.
- I think Tom might be in Boston right now.
- Sanırım Tom şu anda Boston'da olabilir.
- The economic situation isn't good right now.
- Ekonomik durum şu anda iyi değil.
- Tom doesn't feel much like talking right now.
- Tom şu anda pek konuşmak istemiyor.
- We don't have anything to do right now.
- Şu anda yapacak bir şeyimiz yok.
- I'm not sure if I'm ready to talk about this right now.
- Şu anda bunu konuşmaya hazır mıyım emin değilim.
- I can't feel my hands right now.
- Şu anda ellerimi hissedemiyorum.
- Emily is studying in her room right now, so please do not disturb her.
- Emily şu anda odasında ders çalışıyor, lütfen onu rahatsız etmeyin.
- We have more important things to do right now.
- Şu anda yapmamız gereken daha önemli şeyler var.
- I think Tom is talking to Mary about that right now.
- Sanırım Tom şu anda Mary ile bu konuyu konuşuyor.
- We have a lot to talk about right now.
- Şu anda konuşacak çok şeyimiz var.
- I can't do that right now.
- Şu anda bunu yapamam.
- We're trying to solve that problem right now.
- Şu anda bu sorunu çözmeye çalışıyoruz.
- Do you know what's happening right now?
- Şu anda neler olduğunu biliyor musun?
- I don't think I need your help right now.
- Şu anda yardımına ihtiyacım olduğunu sanmıyorum.
- I've got nothing to say right now.
- Şu anda söyleyecek hiçbir şeyim yok.
- Tom and I are both a little busy right now.
- Hem Tom hem de ben şu anda biraz meşgulüz.
- I’m on a diet right now.
- Şu anda diyetteyim.
- Tom is using the saw you gave him right now.
- Tom şu anda ona verdiğin testereyi kullanıyor.
- We're actually researching that right now.
- Aslında şu anda bunu araştırıyoruz.
- Tom doesn't want to talk right now.
- Tom şu anda konuşmak istemez.
- Right now I'm reading a book that has been written in English about French grammar.
- Şu anda Fransızca dilbilgisi hakkında İngilizce yazılmış bir kitap okuyorum.
- None of us are hungry right now.
- Şu anda hiçbirimiz aç değiliz.
- I live in Dublin right now.
- Şu anda Dublin'de yaşıyorum.
- We're looking pretty good right now.
- Şu anda oldukça iyi görünüyoruz.
- Is there anyone that you like right now?
- Şu anda hoşlandığın biri var mı?
- I'm being patient right now.
- Şu anda sabırlı davranıyorum.
- Right now, all I want to do is cry.
- Şu anda tek yapmak istediğim ağlamak.
- I'm dealing with that right now.
- Şu anda bununla uğraşıyorum.
- I'm just not feeling up to it right now.
- Şu anda kendimi yeterince güçlü hissetmiyorum.
- I can't help Tom right now.
- Şu anda Tom'a yardım edemem.
- I really can't talk right now.
- Şu anda gerçekten konuşamam.
- I don't want Tom anywhere near his classmates right now.
- Tom'un şu anda sınıf arkadaşlarının yakınında olmasını istemiyorum.
- Tom doesn't have to do that right now.
- Tom'un şu anda bunu yapmasına gerek yok.
- Shouldn't Tom be doing that right now?
- Tom'un şu anda bunu yapıyor olması gerekmiyor mu?
- Let's not talk about that right now.
- Şu anda bu konu hakkında konuşmayalım.
- I can't do that right now.
- Şu anda yapamam.
- What's going on in that area right now?
- Şu anda o bölgede neler oluyor?
- I'm too tired to deal with this problem right now.
- Şu anda bu sorunla uğraşamayacak kadar yorgunum.
- Wouldn't it be better not to do that right now?
- Şu anda bunu yapmamak daha iyi olmaz mı?
- Tom is very likely to be busy right now.
- Tom'un şu anda meşgul olması çok muhtemel.
- Right now, we have to find out what happened.
- Şu anda ne olduğunu öğrenmeliyiz.
- Do I have to decide right now?
- Şu anda karar vermek zorunda mıyım?
- Tom is kind of angry right now.
- Tom şu anda biraz kızgın.
- Can you see him right now?
- Şu anda onu görebiliyor musun?
- Tom is the last person I want to see right now.
- Tom şu anda görmek istediğim son kişi.
- Tom is upset right now.
- Tom şu anda üzgün.
- Can you tell me where you are right now?
- Bana şu anda bulunduğunuz yeri söyleyebilir misiniz?
- Can you see her right now?
- Onu şu anda görebiliyor musun?
- I'm occupied right now.
- Şu anda meşgulüm.
- We're not exactly open right now.
- Şu anda tam olarak açık değiliz.
- The only thing I want to do right now is sleep.
- Şu anda yapmak istediğim tek şey uyumak.
- Maybe Tom is eating right now.
- Belki Tom şu anda yemek yiyordur.
- I'm very sad right now.
- Şu anda çok üzgünüm.
- I really don't want to eat right now.
- Gerçekten şu anda yemek istemiyorum.
- He's in the hospital right now.
- O şu anda hastanede.
- I can see you right now.
- Şu anda seni görebilirim.
- I hate Tom so much right now.
- Tom'dan şu anda çok nefret ediyorum.
- I'm kind of busy right now, Tom.
- Şu anda biraz meşgulüm, Tom.
- That's not important right now.
- O, şu anda önemli değil.
- You can't be here right now.
- Şu anda burada olamazsın.
- We have to talk right now.
- Şu anda konuşmak zorundayız.
- I just don't want to eat right now.
- Şu anda yemek yemek istemiyorum.
- Tom and I aren't talking to each other right now.
- Tom ve ben şu anda birbirimizle konuşmuyoruz.
- That's what I want most right now.
- Şu anda en çok istediğim şey bu.
- I can see you right now.
- Seni şu anda görebilirim.
- What can I do to help you right now?
- Şu anda sana nasıl yardım edebilirim?
- I'm pretty tired right now.
- Şu anda oldukça yorgunum.
- Sami's house is burning down right now.
- Sami'nin evi şu anda yanıyor.
- Tom might be playing chess with Mary right now.
- Tom şu anda Mary ile satranç oynuyor olabilir.
- I don't have time for that right now.
- Şu anda bunun için zamanım yok.
- Tom should be doing that right now.
- Tom'un şu anda onu yapıyor olması gerekir.
- Tom isn't very likely to be busy right now.
- Tom'un şu anda meşgul olması pek olası değil.
- I'm too tired to concentrate on this problem right now.
- Şu anda bu soruna konsantre olamayacak kadar yorgunum.
- Tell me what you need right now.
- Bana şu anda neye ihtiyacın olduğunu söyle.
- I don't have time right now.
- Şu anda vaktim yok.
- I'm pretty excited right now.
- Şu anda oldukça heyecanlıyım.
- Tom doesn't have the time to help Mary right now.
- Tom'un şu anda Mary'ye yardım etmek için zamanı yok.
- Where are you right now?
- Şu anda neredesin?
- I'm in a good spot right now.
- Şu anda iyi bir noktadayım.
- If you turned off your computer right now, you would contribute to the prevention of global warming.
- Şu anda bilgisayarınızı kapatırsan, küresel ısınmanın önlenmesine katkıda bulunursun.
- I should be at home right now.
- Şu anda evde olmalıyım.
- That doesn't really seem appropriate right now.
- Bu gerçekten şu anda uygun görünmüyor.
- I can't do it right now.
- Şu anda yapamam.
- Tom said he didn't think he could do that right now.
- Tom şu anda bunu yapabileceğini sanmadığını söyledi.
- He's on the phone right now.
- Şu anda telefonla konuşuyor.
- I can't ask them right now.
- Şu anda onlara soramam.
- Are you in Boston right now?
- Şu anda Boston'da mısın?
- I could go for some pizza right now.
- Şu anda biraz pizza yiyebilirim.
- Where are they right now?
- Şu anda neredeler?
- Tom really wants to go home right now.
- Tom şu anda gerçekten eve gitmek istiyor.
- Aren't you angry right now?
- Şu anda kızgın değil misin?
- I'd like to help you, but I can't right now.
- Sana yardım etmek isterdim ama şu anda yapamam.
- I don't think Tom is in the mood to work right now.
- Tom'un şu anda çalışacak durumda olduğunu sanmıyorum.
- I'm extremely mad right now.
- Şu anda çok kızgınım.
- Prices right now are sky-high.
- Şu anda fiyatlar çok yüksek.
- Why can't we just leave right now?
- Neden şu anda gidemiyoruz?
- Tom has to do that right now.
- Tom şu anda bunu yapmak zorunda.
- Tom seems to be upset right now.
- Tom şu anda üzgün görünüyor.
- We're all together right now.
- Şu anda hep beraberiz.
- Right now it's peak season in Cancún.
- Şu anda Cancún'da en yoğun sezon.
- Right now, we've got another problem.
- Şu anda başka bir sorunumuz var.
- Are you lying right now?
- Şu anda yalan mı söylüyorsun?
- I'm pretty busy right now.
- Şu anda oldukça meşgulüm.
- I don't have a lot of time right now.
- Şu anda çok fazla zamanım yok.
- Tom is downstairs eating right now.
- Tom şu anda aşağıda yemek yiyor.
- Everything is all right now.
- Şu anda her şey yolunda.
- I really need to be alone right now.
- Şu anda gerçekten yalnız kalmaya ihtiyacım var.
- What do you want right now?
- Şu anda ne istiyorsun?
- I'm supposed to be helping you right now.
- Şu anda size yardım etmem gerekiyor.
- Tom can't talk right now.
- Tom şu anda konuşamaz.
- If it weren't for modern medicine, I'd be dead right now.
- Eğer modern tıp olmasaydı, şu anda ölmüş olurdum.
- The doctor's examining Tom right now.
- Doktor şu anda Tom'u muayene ediyor.
- Tom is reading my first draft right now.
- Tom şu anda ilk taslağımı okuyor.
- We're both way too busy to help you right now.
- Şu anda ikimiz de sana yardım edemeyecek kadar meşgulüz.
- Tom isn't eating right now.
- Tom şu anda yemek yemiyor.
- Tom is in the parking lot right now, waiting for you.
- Tom şu anda otoparkta sizi bekliyor.
- We're going home right now.
- Şu anda eve gidiyoruz.
- Do you have any idea where Tom might be right now?
- Tom'un şu anda nerede olabileceği hakkında bir fikrin var mı?
- I can't come right now.
- Ben şu anda gelemem.
- Tom is watching TV right now.
- Tom şu anda televizyon izliyor.
- We can't afford to lose Tom from the team right now.
- Şu anda Tom'u takımdan kaybetmeyi göze alamayız.
- Tom doesn't have time right now to talk to anyone.
- Tom'un şu anda kimseyle konuşacak vakti yok.
- There's lighting right now.
- Şu anda ışık var.
- I'm not home right now.
- Şu anda evde değilim.
- Right now I'm not thirsty.
- Şu anda susamadım.
- I wonder whether Tom is actually in Boston right now.
- Tom'un şu anda gerçekten Boston'da olup olmadığını merak ediyorum.
- They may be busy right now.
- Şu anda meşgul olabilirler.
- My son is working hard on the field right now.
- Oğlum şu anda sahada çok çalışıyor.
- What treatment are you following right now?
- Şu anda hangi tedaviyi uyguluyorsunuz?
- He's at church right now.
- Şu anda kilisede.
- I just kind of want to be alone right now.
- Şu anda yalnız kalmak istiyorum.
- I don't think I want to answer any more of your questions right now.
- Şu anda daha fazla soruna cevap vermek istediğimi sanmıyorum.
- Tom doesn't seem to be doing anything right now.
- Tom şu anda bir şey yapıyor gibi görünmüyor.
- Are you sure you have time to help me right now?
- Şu anda bana yardım edecek vaktin olduğuna emin misin?
- Tom and Mary are both busy right now.
- Tom ve Mary şu anda meşguller.
- I'm really busy right now.
- Şu anda ben gerçekten meşgulüm.
- I don't feel like playing chess right now.
- Şu anda satranç oynamak istemiyorum.
Show More (1246)
|
