shining - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
shining parlayan adj.
  • Friends are the stars shining; they appear in the dark.
  • Arkadaşlar parlayan yıldızlar gibidir, karanlıkta ortaya çıkarlar.
  • Look at this shining star.
  • Bu parlayan yıldıza bak.
  • She was a shining example to people everywhere.
  • O her yerde insanlar için parlayan bir örnekti.
Show More (13)
shining parlak adj.
  • Thus, European regulations are not shining examples of clarity and comprehensibility.
  • Dolayısıyla, Avrupa yönetmelikleri açıklık ve anlaşılırlık konusunda parlak örnekler değildir.
  • Thus, European regulations are not shining examples of clarity and comprehensibility.
  • Dolayısıyla Avrupa mevzuatı açıklık ve anlaşılırlık konusunda parlak örnekler değildir.
  • The agricultural area is a shining example.
  • Tarım alanı bu konuda parlak bir örnektir.
Show More (2)
shining ışıldayan adj.
  • He was listening to me with his eyes shining.
  • Işıldayan gözleriyle beni dinliyordu.
Show More (-2)