sling - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
sling kol askısı n.
  • My arm is in a sling.
  • Kolum bir kol askısında.
  • Tom's left arm is in a sling.
  • Tom'un sol kolu bir kol askısında.
  • My arm is in a sling.
  • Kolum askıda.
Show More (1)
sling askı (kırık kol vb için) n.
  • Axel will have to have his hand in a sling for a week.
  • Axel'in elinin bir hafta boyunca kol askısında kalması gerekecek.
  • My right arm is in a sling.
  • Sağ kolum askıda.
  • Tom's left arm is in a sling.
  • Tom'un sol kolu askıda.
Show More (0)
sling sapan (taş atmak için) n.
  • The sling is an ancient weapon known to Neolithic peoples around the Mediterranean.
  • Sapan, Akdeniz çevresindeki Neolitik halklar tarafından bilinen eski bir silahtır.
  • David killed Goliath with a sling.
  • David, Goliath'ı bir sapanla öldürdü.
  • David killed Goliath with a sling.
  • David, Goliath'ı sapanla öldürdü.
Show More (0)
sling atmak v.
  • Jimmy was slung into jail for stealing a purse.
  • Jimmy çanta çaldığı için hapse atıldı.
  • There's a whole chapter in my book on mud slinging.
  • Kitabımda çamur atmayla ilgili koca bir bölüm var.
Show More (-1)
sling asmak v.
  • He slung his coat over the chair carelessly, and it fell.
  • Paltosunu sandalyenin üzerine gelişigüzel astı ve palto yere düştü.
  • Tom slung his bag over his shoulder.
  • Tom çantasını omuzuna astı.
Show More (-1)
sling fırlatmak v.
  • Eli slung his bag on the floor and went into his room.
  • Eli, çantasını yere fırlattı ve odasına girdi.
Show More (-2)
sling bocurgat n.
  • Dock workers had to use several slings to move the cargo onto the ship.
  • Liman işçileri kargoyu gemiye taşımak için birkaç bocurgat kullanmak zorunda kaldı.
Show More (-2)
sling omuzdan askılı ana kucağı n.
  • Olivia likes to carry her newborn in a sling.
  • Olivia yenidoğan bebeğini omuzdan askılı ana kucağı ile taşımayı seviyor.
Show More (-2)