Inglés | Turco | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | stumble into (someone) v. | tesadüfen (birine) rastlamak |
Phrasals | stumble into (someone) v. | şans eseri (biriyle) karşılaşmak |
Phrasals | stumble into (someone) v. | şans eseri (birine) rast gelmek |
Phrasals | stumble into (someone) v. | tesadüfen (biriyle) yüz yüze/karşı karşıya gelmek |
Inglés | Turco | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | stumble into (someone or something) v. | yanlışlıkla (birine/bir şeye) çarpmak |
Phrasals | stumble into (someone or something) v. | sendeleyip (birine/bir şeye) çarpmak |