|
- Tom accepted Mary's challenge to a tennis match.
- Tom, Mary'nin tenis maçı teklifini kabul etti.
- The tennis match was postponed due to rain.
- Tenis maçı yağmur nedeniyle ertelendi.
- I'm sure I'll win the tennis match.
- Tenis maçını kazanacağıma eminim.
- I think, without a doubt, that I'll win the tennis match.
- Hiç şüphesiz tenis maçını kazanacağımı düşünüyorum.
- The tennis match was interrupted by loud noises.
- Tenis maçı yüksek sesler yüzünden yarıda kesildi.
- I'm sure that Tom will win the tennis match.
- Tom'un tenis maçını kazanacağından eminim.
- She loves watching tennis matches on TV.
- TV'de tenis maçları izlemeyi sever.
- I'm sure that I'll win that tennis match.
- Tenis maçını kazanacağıma eminim.
- I'm certain that I'll win the tennis match.
- Ben tenis maçını kazanacağımdan eminim.
- We will play a tennis match.
- Tenis maçı yapacağız.
- Tom accepted Mary's challenge to a tennis match.
- Tom Mary'nin bir tenis maçına davetini kabul etti.
- The tennis match was interrupted by loud noises.
- Tenis maçı yüksek sesler nedeniyle bölündü.
- I'm certain that I'll win the tennis match.
- Tenis maçını kazanacağımdan eminim.
- I'm confident that I'll win the tennis match.
- Tenis maçını kazanacağımdan eminim.
- I just lost a tennis match.
- Az önce bir tenis maçı kaybettim.
- As soon as the rain stopped, the tennis match continued.
- Yağmur durur durmaz tenis maçı devam etti.
- I'm sure I'll win the tennis match.
- Tenis maçını kazanacağımdan eminim.
- I think, without a doubt, that I'll win the tennis match.
- Şüphesiz tenis maçını kazanacağımı düşünüyorum.
- She loves watching tennis matches on TV.
- Televizyonda tenis maçlarını izlemeyi seviyor.
- The tennis match was postponed due to rain.
- Tenis maçı yağmur yüzünden ertelendi.
- I'm sure that I'll win that tennis match.
- Ben o tenis maçını kazanacağıma eminim.
Show More (18)
|
