valuables - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
valuables değerli eşyalar n.
  • Only Tom's valuables were taken.
  • Sadece Tom'un değerli eşyaları alınmıştı.
  • Don't leave valuables in your vehicle.
  • Değerli eşyalarınızı aracınızda bırakmayınız.
  • Fadil searched Layla's body for all the valuables.
  • Fadıl, Leyla'nın cesedinde tüm değerli eşyaları aradı.
Show More (24)
valuables değerli şeyler n.
  • The valuables are in the safekeeping of the bank.
  • Değerli şeyler bankanın korumasındadır.
  • A friendship is the most valuable thing in the world.
  • Arkadaşlık dünyadaki en değerli şeydir.
  • A friendship is the most valuable thing in the world.
  • Arkadaşlık, dünyadaki en değerli şeydir.
Show More (1)