çıkarmamak - Turco Inglés Diccionario

çıkarmamak

Significados de "çıkarmamak" en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)

Turco Inglés
General
çıkarmamak keep on v.

Significados de "çıkarmamak" con otros términos en diccionario inglés turco: 55 resultado(s)

Turco Inglés
General
akıldan çıkarmamak bear in mind v.
We must bear in mind that we have to work together closely if we are to meet these challenges.
Bu zorlukların üstesinden gelebilmemiz için birlikte çalışmamız gerektiğini aklımızdan çıkarmamalıyız.

More Sentences
çıt çıkarmamak keep silent v.
ses çıkarmamak acquiesce v.
gıkını çıkarmamak clam up v.
aklından çıkarmamak keep something in one's mind v.
ses çıkarmamak not to make a noise v.
çıt çıkarmamak make no noise v.
ses çıkarmamak let v.
ses çıkarmamak say nothing v.
ses çıkarmamak not to object v.
kar beklentisini boşa çıkarmamak prove profitable v.
akıldan çıkarmamak keep in mind v.
halkın adalete olan güvenini boşa çıkarmamak maintain public confidence in the judicial system v.
sesini çıkarmamak not utter a word v.
üzerinden çıkarmamak not to take off v.
yüzünü kara çıkarmamak not disappoint v.
yüzünü kara çıkarmamak not let down v.
ses çıkarmamak tolerate v.
ses çıkarmamak condescend [obsolete] v.
Phrasals
sesini çıkarmamak button up v.
(birinin) yanından ayırmamak/dışarı çıkarmamak keep in with (someone) v.
(bir şeyin/yerin) dışına çıkarmamak keep within (something or some place) v.
(bir şeyin/yerin) sınırları dışına çıkarmamak keep within (something or some place) v.
(bir şey) sınırından/kapsamından dışarı çıkarmamak keep within (something) v.
'-e ses çıkarmamak acquiesce to v.
çıt çıkarmamak hold in v.
yoluna çıkarmamak keep out (of something) v.
(bir şeyi) üzerinden çıkarmamak leave (something) on v.
(bir şeyi) birinin/bir şeyin üzerinden çıkarmamak/almamak leave (something) on v.
(kıyafeti) üzerinden çıkarmamak leave on v.
'-i boşa çıkarmamak maintain in v.
Proverb
bir şeyin cılkını/suyunu da çıkarmamak gerek you can have too much of a good thing
Idioms
sorun çıkarmamak make nothing of v.
gıkını çıkarmamak not say a dicky bird [uk] v.
yüzünü kara çıkarmamak come up with (or deliver or produce) the goods v.
(kendisine güvenenleri) boşa çıkarmamak earn (one's) corn [uk] v.
(kendisine güvenenleri) boşa çıkarmamak earn your corn [uk] v.
çıt çıkarmamak be as quiet as a church mouse v.
sesini çıkarmamak not say squat v.
sesini çıkarmamak keep one's mouth shut v.
çok ses çıkarmamak keep it down to a dull roar v.
(bir şeyi) aklından çıkarmamak keep sight of (something) v.
bir şeyi aklından çıkarmamak keep something in sight v.
çıt çıkarmamak be (as) quiet as a mouse v.
(birinin) yüzünü kara çıkarmamak do (one) proud v.
kendi yüzünü kara çıkarmamak do yourself proud v.
birinin yüzünü kara çıkarmamak do somebody proud v.
(birine) hiç sorun çıkarmamak give (somebody) (no) trouble v.
(bir şeyi) aklından çıkarmamak keep (one's) mind on (something) v.
sesini çıkarmamak keep mouth shut v.
aklından çıkarmamak keep sight of v.
birini/bir şeyi aklından çıkarmamak keep sight of somebody/something v.
birini/bir şeyi aklından çıkarmamak keep somebody/something in sight v.
Physics
içine konan sıvıyı asla en üst düzeye çıkarmamak üzere tasarlanmış bir kupa tantalus's cup n.
Slang
gıkını çıkarmamak cork v.