şarkılar - Turco Inglés Diccionario

şarkılar

Significados de "şarkılar" en diccionario inglés turco : 2 resultado(s)

Turco Inglés
General
şarkılar songs n.
If my heart could write songs, they'd sound like these.
Eğer kalbim şarkı yazabilseydi, bunlar gibi olurdu.

More Sentences
Colloquial
şarkılar tunes n.
One of my favorite tunes was playing on the radio.
Radyoda en sevdiğim şarkılardan biri çalıyordu.

More Sentences

Significados de "şarkılar" con otros términos en diccionario inglés turco: 29 resultado(s)

Turco Inglés
General
şarkılar söylemek carol v.
After the Christmas party was over, we all went out caroling.
Noel partisi bittikten sonra hepimiz şarkı söyleyerek dışarı çıktık.

More Sentences
mırıldanır gibi duygusal şarkılar söyleyen şarkıcı crooner n.
şarkılar ve müzik songs and music n.
epik şarkılar epic songs n.
eskimeyen şarkılar timeless songs n.
brezilya yerlileri tarafından ibadet amacıyla dans edip, şarkılar söylenerek yapılan tören candomble n.
ritmik ve değişmeyen bir ses tonuyla söylenen ilahiler, tilavetler, şarkılar chants n.
coşkuyla popüler şarkılar söyleyen kimse belter n.
hüzünlü şarkılar söyleyip depresif olmaktan zevk alıyor gibi görünen şarkıcı miserabilist n.
hüzünlü şarkılar dinleyip depresif olmaktan zevk alıyor gibi görünen dinleyici miserabilist n.
hüzünlü şarkılar söyleyip depresif olmaktan zevk alıyor gibi görünen şarkıcı miserablist n.
hüzünlü şarkılar dinleyip depresif olmaktan zevk alıyor gibi görünen dinleyici miserablist n.
(orta çağ avrupası'nda) latin dilinde hicivli ve küfürlü şarkılar yazan keyfine düşkün gezgin öğrenci golyardeys n.
Speaking
ne tür şarkılar söylüyorsun? what kind of songs do you sing? expr.
ne tür şarkılar yazıyorsun? what kind of songs do you write? expr.
ne tür şarkılar söylüyorsunuz? what kind of songs do you sing? expr.
Literature
tatlı şarkılar söyleyen şarkıcı bulbul n.
History
(orta çağ avrupası'nda) latin dilinde hicivli ve küfürlü şarkılar yazan keyfine düşkün gezgin öğrenci goliard n.
Religious
büyü içeren şarkılar theurgic hymns n.
Sport
tezahürat için söylenen şarkılar fight songs n.
Music
abd'de 1940'ların ortalarında popüler olmuş, hızlı tempo, karmaşık ve hızlı akor değişimleriyle karakterize şarkılar sunan bir caz türü bebop n.
antik yunanda koronun episodlar arasında söylediği şarkılar stasima n.
üç veya daha çok sesli şarkılar glee club n.
hiciv şakaları, şarkılar ve danslardan oluşan müzikal gösteri review n.
dansçıların koreografisi yapılmış pop şarkılar eşliğinde dans ettiği bir dans gösterisi dancical n.
tüm şarkıcıların aynı anda farklı şarkılar söyledikleri konser dutch concert n.
birbiriyle ilişkili olduğundan tek bir eserin parçaları gibi görülen belirli bir döneme, yere veya besteciye ait şarkılar songbook n.
enstrümansız duygusal şarkılar söyleyen (erkek grubu) barbershop adj.
Mythology
dionysos'un içki, dans ve şarkılar ile karakterize olan gizli dini törenleri orgy n.