(bir şeye) yakın - Turco Inglés Diccionario
Historia

(bir şeye) yakın



Significados de "(bir şeye) yakın" en diccionario inglés turco : 3 resultado(s)

Turco Inglés
Phrases
(bir şeye) yakın in the vicinity (of something) expr.
Idioms
(bir şeye) yakın within ames ace expr.
(bir şeye) yakın within (easy) reach (of something) expr.

Significados de "(bir şeye) yakın" con otros términos en diccionario inglés turco: 25 resultado(s)

Turco Inglés
General
(bir şeye) yakın özellikte olan şey coadjacent n.
(bir şeye) yakın özellikte olan şey coadjacent adj.
Phrasals
birine/bir şeye daha yakın hissetmek incline toward someone or something v.
bir şeye çok yakın olmak verge upon something v.
bir şeye çok yakın olmak verge on something v.
(birine/bir şeye) çok yakın close by (somebody/something) v.
Phrases
(bir şeye) çok yakın on the lines of (something) expr.
Idioms
(bir şeye) yakın/benzer olmak be on the lines of (something) v.
(bir şeye) yakın olmak be along the lines of (something) v.
(birine veya bir şeye) yakın close to (someone or something) adj.
(bir şeye) çok yakın on the edge of (something) expr.
(bir şeye) çok yakın a heartbeat away (from something) expr.
(bir şeye) çok yakın on the brink of (something) expr.
(birine/bir şeye) çok yakın in spitting distance (of someone or something) expr.
(birine/bir şeye) çok yakın mesafede in spitting distance (of someone or something) expr.
(birine/bir şeye) çok yakın in striking distance (of someone or something) expr.
(birine/bir şeye) çok yakın mesafede in striking distance (of someone or something) expr.
(birine/bir şeye) çok yakın within a stone's throw (of someone or something) expr.
(birine/bir şeye) çok yakın bir mesafede within a stone's throw (of someone or something) expr.
bir şeye çok yakın within an ace of something expr.
(birine/bir şeye) çok yakın within an inch of (someone or something) expr.
(bir şeye) çok yakın within an inch of (something) expr.
bir şeye/bir şey yapmaya çok yakın within an inch of something/of doing something expr.
(birine/bir şeye) çok yakın within spitting distance (of someone or something) expr.
(birine/bir şeye) çok yakın within striking distance (of someone or something) expr.