Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | ardışık olarak | consecutively adv. |
General | ardışık olarak | hand running adv. |
General | ardışık olarak | running adv. |
General | ardışık olarak | serriedly adv. |
Idioms | ||
Idioms | ardışık olarak | off the reel [old-fashioned] adj. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
Computer | ||
Computer | ardışık ayraçları tek olarak düşün | treat consecutive delimiters as one expr. |
Geometry | ||
Geometry | eğrinin iki ardışık salınım düzlemi arasında süresiz olarak oluşturduğu dar açı | angle of torsion n. |
Biology | ||
Biology | eşeyli ve eşeysiz olarak ardışık üreme | digenesis n. |
Biology | eşeyli ve eşeysiz olarak ardışık üreme | digenous reproduction n. |
Zoology | ||
Zoology | eşeyli ve eşeysiz olarak ardışık üremeye ait veya ilgili | digenetic adj. |
Philosophy | ||
Philosophy | cins, varlık veya maddenin ardışık zıtlıklara mantıksal olarak bölünmesinin şematik olarak temsili | tree of porphyry n. |