around (someone or something) - Turco Inglés Diccionario
Historia

around (someone or something)

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "around (someone or something)" en diccionario turco inglés : 8 resultado(s)

Inglés Turco
Phrases
around (someone or something) adv. (birinin) yakınına
around (someone or something) adv. (birinin) yanına
around (someone or something) adv. (birinin) çevresine
around (someone or something) adv. (birinin) etrafına
around (someone or something) adv. yakınında
around (someone or something) adv. yanında
around (someone or something) adv. çevresinde
around (someone or something) adv. etrafında

Significados de "around (someone or something)" con otros términos en diccionario inglés turco: 277 resultado(s)

Inglés Turco
Phrasals
bash someone or something around v. kötü davranmak
build around (someone or something) v. çevresine (bir şey) yapmak
build around (someone or something) v. (birinin veya bir fikrin) etrafında inşa etmek
collect around (someone or something) v. çevresine/etrafına toplanmak
collect around someone or something v. çevresine/etrafına toplanmak
drape (something) around (someone or something) v. öylesine üstüne almak/atmak
drape something around someone or something v. öylesine üstüne almak/atmak
fling (someone or something) around v. oraya buraya atmak
fling someone or something around v. oraya buraya atmak
fly around someone or something v. birinin veya bir şeyin etrafında uçmak/uçuşmak
pull someone or something around v. oraya oraya çekmek/sürüklemek/çekiştirmek
route (someone or something) around (something or some place) v. problemli bölgeye girmeyip etrafından geçecek şekilde yönlendirmek
route someone or something around something v. problemli bölgeye girmeyip etrafından geçecek şekilde yönlendirmek
tout someone or something around v. her yerde bahsetmek
tuck something around someone or something v. iyice/sıkıca sarmak/örtmek
bash someone or something around v. kötü kullanmak
build around (someone or something) v. etrafına (bir şey) yapmak
build around (someone or something) v. (birine veya bir fikre göre) kurmak
collect around (someone or something) v. başına üşüşmek
collect around someone or something v. başına üşüşmek
drape (something) around (someone or something) v. omuzlarına atmak
drape something around someone or something v. omuzlarına atmak
fling (someone or something) around v. oraya buraya fırlatmak
fling someone or something around v. oraya buraya fırlatmak
fly around someone or something v. /birinin veya bir şeyin üzerinde uçmak/uçuşmak
route (someone or something) around (something or some place) v. yan/tali yola yönlendirmek
route someone or something around something v. yan/tali yola yönlendirmek
tout someone or something around v. önüne gelene tanıtmak
bash someone or something around v. tartaklamak
build around (someone or something) v. çevresine (bir şey) kurmak
build around (someone or something) v. (birini veya bir fikri) merkeze alarak oluşturmak
drape (something) around (someone or something) v. öylesine sarınmak
drape something around someone or something v. öylesine sarınmak
fling (someone or something) around v. oraya buraya saçmak
fling someone or something around v. oraya buraya saçmak
fly around someone or something v. birinin veya bir şeyin tepesinde uçmak/uçuşmak
bash someone or something around v. dövmek
build around (someone or something) v. etrafına (bir şey) kurmak
build around (someone or something) v. (birinin veya bir fikrin) etrafında bina etmek
fling (someone or something) around v. oraya buraya yaymak
fling someone or something around v. oraya buraya yaymak
build around (someone or something) v. çevresine (bir şey) inşa etmek
build around (someone or something) v. etrafına (bir şey) inşa etmek
build around (someone or something) v. çevresine/etrafına bina etmek
build around (someone or something) v. (bir yerin) etrafına/çevresine (bir yapı/şey) inşa etmek
build around (someone or something) v. (bir yerin) etrafını/çevresini (bir yapıyla/şeyle) çevirmek
build around (someone or something) v. (bir şeyi bir kişinin/fikrin) etrafında oluşturmak/geliştirmek
build around (someone or something) v. (bir kişiyi/fikri) odak noktasına/merkeze alarak (bir şeyi) oluşturmak/geliştirmek
coil around (someone or something) v. (birinin ya da bir şeyin) etrafını sarmak
coil around (someone or something) v. (birinin ya da bir şeyin etrafını) dolanmak
coil around (someone or something) v. (birinin ya da bir şeyin etrafını) çevrelemek
collect around (someone or something) v. (birinin ya da bir şeyin) etrafında toplanmak
collect around (someone or something) v. (birinin ya da bir şeyin) etrafını sarmak
collect around (someone or something) v. çevrelemek
collect around (someone or something) v. etrafını kuşatmak
collect around someone or something v. birinin ya da bir şeyin etrafında toplanmak
collect around someone or something v. birinin ya da bir şeyin etrafını sarmak
collect around someone or something v. çevrelemek
collect around someone or something v. etrafını kuşatmak
carry someone or something around v. her yere yanında taşımak
carry someone or something around v. her yere kucağında taşımak
carry someone or something around v. her zaman yanında bulundurmak
carry someone or something around v. her yere yanında gezdirmek
carry someone or something around v. oradan oraya taşımak
have (someone or something) around v. (birini veya bir şeyi) yakınında tutmak
have (someone or something) around v. (birini veya bir şeyi) yanında tutmak
kick someone or something around v. birine veya bir şeye tekme atmak
kick someone or something around v. birini veya bir şeyi tekmelemek
kick someone or something around v. birine veya bir şeye ayakla vurmak
kick someone or something around v. birini veya bir şeyi itip kakmak
kick someone or something around v. birine veya bir şeye köpek muamelesi yapmak
switch around with someone or something v. (biri ile bir şeyi) değiş tokuş/takas etmek
get around someone or something v. birinin/bir şeyin etrafında toplanmak
get around someone or something v. birinin/bir şeyin etrafına dizilmek
get around someone or something v. birinin/bir şeyin etrafından dolaşmak
get around someone or something v. birini/bir şeyi geçmek
get around someone or something v. birinin/bir şeyin yanından geçmek
get around someone or something v. birini/bir şeyi atlatmak
get around someone or something v. birinden/bir şeyden kurtulmak
get around someone or something v. birinden/bir şeyden kaçınmak
get around someone or something v. birini/bir şeyi ekarte etmek
get around someone or something v. birini/bir şeyi saf dışı etmek
get around someone or something v. birini/bir şeyi konu dışında tutmak
get (around) to someone or something v. sonunda bir şeyle/biriyle ilgilenebilmek
get (around) to someone or something v. sonunda bir konuya/birine geçiş yapabilmek
ask around about (someone or something) v. (birini/bir şeyi) çevrede soruşturmak
ask around about (someone or something) v. (birini/bir şeyi) herkese sormak
ask around about (someone or something) v. (birini/bir şeyi) çevresine sormak
ask around about (someone or something) v. (birini/bir şeyi) sağa sola sormak
ask around about (someone or something) v. (birini/bir şeyi) farklı kaynaklardan soruşturmak
bang someone or something around v. birini/bir şeyi tartaklamak
bang someone or something around v. birini/bir şeyi dövmek
bang someone or something around v. birini/bir şeyi pataklamak
bang someone or something around v. birini/bir şeyi itip kakmak
bang someone or something around v. birini/bir şeyi hırpalamak
bang someone or something around v. birini/bir şeyi sağa sola vurmak/çarpmak
call around (about someone or something) v. (biri/bir şey hakkında) birilerini aramak/birilerine telefon etmek
call around (about someone or something) v. (biri/bir şey hakkında) bir dizi arama/görüşme yapmak
call around (about someone or something) v. (biri/bir şey hakkında) farklı kişileri/bir dizi insanı aramak
call around (about someone or something) v. (biri/bir şey hakkında) birçok kişiye telefon etmek
call around (about someone or something) v. sağı solu/birilerini arayıp (biri/bir şey hakkında) bilgi almak
call around (about someone or something) v. sağı solu/birilerini arayıp (birini/bir şeyi) sormak
cast around for (someone or something) v. (birini/bir şey) aramak
cast around for (someone or something) v. (birini/bir şey) bulmaya çalışmak
cast around for (someone or something) v. (biri/bir şey) arayışında olmak
center around (someone or something) v. merkezine (birini/bir şeyi) almak
center around (someone or something) v. (birine/bir şeye) odaklanmak
center around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin/bir konunun) çevresinde dönmek
center around someone or something v. birine/bir şeye dayandırılmak
center around someone or something v. merkezine birini/bir şeyi almak
center around someone or something v. birini/bir şeyi odak noktasına almak
center around someone or something v. birinin/bir şeyin/bir konunun çevresinde dönmek
chase (someone or something) around v. (birinin/bir şeyin) peşinden koşmak
chase (someone or something) around v. (birinin/bir şeyin) peşinde dolanmak
chase (someone or something) around v. (birini/bir şeyi) kovalayıp durmak
chase around after (someone or something) v. (birini/bir şeyi) kovalayıp durmak
chase around after (someone or something) v. (birini/bir şeyi)etrafta aramak
chase around after (someone or something) v. (birini/bir şeyi) sağda solda aramak
chase around after (someone or something) v. (birini/bir şeyi) arayıp durmak
circle around (over someone or something) v. (birinin/bir şeyin tepesinde) dönmek
circle around (over someone or something) v. (birinin/bir şeyin tepesinde) dolaşmak
circle around (over someone or something) v. (birinin/bir şeyin tepesinde) daire çizmek
close around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) çevresini sarmak
close around (someone or something) v. (birini/bir şeyi) ablukaya almak
close around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafını çevirmek/sarmak
close around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafını kuşatmak
close in around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) çevresini sarmak
close in around (someone or something) v. (birini/bir şeyi) ablukaya almak
close in around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafını çevirmek/sarmak
close in around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafını kuşatmak
cluster someone or something around someone or something v. biriyle/bir şeyle birinin/bir şeyin çevresini sarmak
cluster someone or something around someone or something v. biriyle/bir şeyle birinin/bir şeyin etrafını çevirmek
cluster someone or something around someone or something v. birini/bir şeyi birinin/bir şeyin etrafına dizmek
cluster someone or something around someone or something v. birini/bir şeyi birinin/bir şeyin etrafına toplamak
cluster around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafında toplanmak
cluster around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) çevresini sarmak
cluster around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafını çevirmek
cluster around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafında toplamak
cluster around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına dizmek
crowd around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) çevresine doluşmak/üşüşmek/akın etmek
crowd around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) çevresine/çevresinde toplanmak
crowd around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına üşüşmek
crowd around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına/etrafında toplanmak
entwine something around someone or something v. bir şeyi birine/bir şeye sarmak
entwine something around someone or something v. bir şeyi birine/bir şeye dolamak
entwine something around someone or something v. birinin/bir şeyin etrafını bir şeyle sarmak
entwine around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafını sarmak
entwine around (someone or something) v. (birine/bir şeye) sarmak/dolamak
feel around (for someone or something) v. (birini/bir şeyi) el yordamıyla bulmaya çalışmak
feel around (for someone or something) v. (birini/bir şeyi) dokunarak bulmaya çalışmak
feel around (for someone or something) v. (biri/bir şey) hakkında bilgi bulmaya çalışmak
feel around (for someone or something) v. (birinin/bir şeyin) iç yüzünü öğrenmeye çalışmak
flock around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına doluşmak
flock around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafını çevirmek
flock around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına üşüşmek
follow (someone or something) around v. (birinin/bir şeyin) peşini bırakmamak
follow (someone or something) around v. (birinin/bir şeyin) peşinden ayrılmamak
follow (someone or something) around v. (birini/bir şeyi) kuyruk gibi takip etmek
follow (someone or something) around v. (birini/bir şeyi) adım adım takip etmek
follow (someone or something) around v. (birinin/bir şeyin) dibinden ayrılmamak
fool around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) oyalanmak
fool around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) zaman harcamak/öldürmek
fool around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) vaktini boşa geçirmek
fuss (around) with someone or something v. biriyle/bir şeyle uğraşmak
fuss (around) with someone or something v. birini/bir şeyi kurcalamak
fuss (around) with someone or something v. biriyle/bir şeyle oynayıp durmak
fuss (around) with someone or something v. birine/bir şeye rahat vermemek
gather around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına/etrafında toplanmak
gather around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafında bir araya gelmek
gather around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafında toplaşmak
gather around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına toplamak
gather around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafında bir araya getirmek
gather someone or something around (oneself) v. birini/bir şeyi (kendi) etrafına/etrafında toplamak
gather someone or something around (oneself) v. birini/bir şeyi (kendi) etrafında bir araya getirmek/birleştirmek
gaze around at (someone or something) v. (birine/bir şeye) bakınmak
gaze around at (someone or something) v. (birileri/bir şeyler) arasında göz gezdirmek
go around with someone or something v. biriyle/bir şeyle birlikte gezmek
go around with someone or something v. biriyle/bir şeyle dolaşmak
go around with someone or something v. biriyle/bir şeyle birlikte takılmak
grope (around) (for someone or something) v. el yordamıyla (birini/bir şeyi) aramak
grope (around) (for someone or something) v. (birini/bir şeyi) elle aramak/yoklamak
grope (around/about) for (someone or something) v. el yordamıyla (birini/bir şeyi) aramak
grope (around/about) for (someone or something) v. (birini/bir şeyi) elle aramak/yoklamak
group (someone or something) around (someone or something) v. (birilerini/bir şeyleri birinin/bir şeyin) etrafında gruplamak
group (someone or something) around (someone or something) v. (birilerini/bir şeyleri birinin/bir şeyin) etrafında grup yapmak
group (someone or something) around (someone or something) v. (birilerini/bir şeyleri birinin/bir şeyin) etrafında toplamak
hover around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafında dönmek/dolanmak
hover around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafında dört dönmek
hover around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) tepesinde/yanında dikilmek
huddle around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) çevresinde toplanmak
huddle around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) çevresinde toplaşmak
look around for (someone or something) v. etrafta (birini/bir şeyi) aramak
look around for (someone or something) v. (birini/bir şeyi) bulmak için etrafa bakınmak
look around for (someone or something) v. sağa sola bakınıp (birini/bir şeyi) aramak/bulmaya çalışmak
look around for (someone or something) v. (birini/bir şeyi) dört bir yanda aramak
nose around for (someone or something) v. (birini/bir şeyi) bulmaya çalışmak
nose around for (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) kokusunu almaya çalışmak
nose around for (someone or something) v. etrafta (birine/bir şeye) bakınmak
nose around for (someone or something) v. (birini/bir şeyi) aramak
nose around for (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) izini bulmaya çalışmak
push (someone or something) around in (something) v. (birini/bir şeyi bir şeyin) içinde iterek götürmek/gezdirmek
push (someone or something) around in (something) v. (birini/bir şeyi bir şeyin) içinde oradan oraya götürmek/taşımak/sürmek
revolve around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafında/yörüngesinde dönmek
revolve around (someone or something) v. sadece (birine/bir şeye) odaklanmak
run around after (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) peşinde/peşinden koşturmak
run around after (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) kuyruğunda/peşi sıra dolaşmak
run around after (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) peşinde koşmak/dolaşmak
run around after (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) başında durmak
run around after (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) peşine düşmek
run around after (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) ilgilenmek
run around after (someone or something) v. (biri/bir şey) için koşuşturmak
run around after (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) işine koşturmak
scout around (for someone or something) v. (birini/bir şeyi) etrafta aramak
scout around (for someone or something) v. etrafta (birine/bir şeye) bakınmak
scout around (for someone or something) v. (biri/bir şey için) çevreyi araştırmak
screw around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) oyalanmak
screw around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) vakit geçirmek/öldürmek
screw around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) boş boş takılmak
screw around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) vaktini boşa harcamak
scrounge around (for someone or something) v. (birini/bir şeyi) bulmak için etrafın altını üstüne getirmek
scrounge around (for someone or something) v. (birini/bir şey) bulmak için uğraşmak
scrounge around (for someone or something) v. (birini/bir şey) bulmak için her yanı aramak
send around for (someone or something) v. (birini/bir şeyi) alması için göndermek/yollamak
send around for (someone or something) v. (biri/bir şey) için yollamak
skirt around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafından dolanmak
skirt around (someone or something) v. (birine/bir şeye) yaklaşmaktan kaçınmak
swarm around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına üşüşmek
swarm around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) başına üşüşmek
swarm around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) çevresine toplanmak
throng around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafını sarmak
throng around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına/başına üşüşmek
throng around (someone or something) v. kalabalık halde (birinin/bir şeyin) etrafına doluşmak
tiptoe around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafından dolanmak
tiptoe around (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) yüz yüze gelmekten kaçınmak
twine around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafını sarmak
twine around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafında toplanmak
twine around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına sarmak
twine around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına dolamak
work around to (someone or something) v. sırayla (birine/bir şeye) doğru ilerlemek
wrap around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına sarılmak
wrap around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına dolanmak
wrap around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına sarmak
wrap around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına dolamak
Colloquial
dilly-dally (around) with (someone or something) v. vakit öldürmek
dilly-dally (around) with someone or something v. vakit öldürmek
dilly-dally (around) with (someone or something) v. boş boş/aylak aylak vakit geçirmek
dilly-dally (around) with someone or something v. boş boş/aylak aylak vakit geçirmek
have (someone or something) around v. (birini/bir şeyi) elinin altında tutmak
have (someone or something) around v. (birini/bir şeyi) etrafında tutmak
mess around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) vakit harcamak
mess around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) vakit öldürmek
mess around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) aylaklık etmek
monkey around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) vakit harcamak
monkey around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) vakit öldürmek
monkey around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) aylaklık etmek
Idioms
find a way around someone or something v. birinin (ya da bir sorunun/engelin) etrafından/ardından dolanmak
find a way around someone or something v. bir sorunu halletmek
find a way around someone or something v. (mec.) bir engeli aşmak
dilly-dally (around) with someone or something v. biriyle/bir şeyle (sağda solda) zaman harcamak
dilly-dally (around) with someone or something v. biriyle/bir şeyle (sağda solda) zaman öldürmek
dilly-dally (around) with someone or something v. biriyle/bir şeyle (orada burada) aylaklık etmek
dilly-dally (around) with someone or something v. biriyle/bir şeyle oyalanmak
dilly-dally (around) with someone or something v. biriyle/bir şeyle boş boş takılmak
dilly-dally (around) with someone or something v. biriyle/bir şeyle (sağda solda) takılmak
dilly-dally (around) with someone or something v. biriyle/bir şeyle (orada burada) takılmak
dilly-dally (around) with someone or something v. biriyle/bir şeyle vakit öldürmek
dilly-dally (around) with someone or something v. biriyle bir şeyle aylak aylak vakit geçirmek
coil (itself) around someone or something v. birinin/bir şeyin etrafına sarılmak
coil (itself) around someone or something v. birinin/bir şeyin etrafına dolanmak
coil (itself) around someone or something v. birinin/bir şeyin etrafını sarmak
run circles around (someone or something) v. (birinden/bir şeyden) çok daha hızlı olmak/koşmak
run circles around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) pabucunu dama atmak
run circles around (someone or something) v. (birini/bir şeyi) gölgede bırakmak
run rings around (someone or something) v. (birinden/bir şeyden) hızlı olmak/koşmak
run rings around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) pabucunu dama atmak
run rings around (someone or something) v. (birini/bir şeyi) gölgede bırakmak
run rings around (someone or something) v. (birine/bir şeye) taş çıkarmak