büyücü - Turco Inglés Diccionario
Historia

büyücü



Significados de "büyücü" en diccionario inglés turco : 33 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
büyücü sorcerer n.
büyücü magician n.
büyücü wizard adj.
General
büyücü maslician n.
büyücü witch n.
büyücü warlock n.
büyücü enchanter n.
büyücü conjure n.
büyücü wizard n.
büyücü necromancer n.
büyücü soror mystica n.
büyücü charmer n.
büyücü conjurer n.
büyücü nigromancien n.
büyücü witchdoctor n.
büyücü mage n.
büyücü nigromancien [obsolete] n.
büyücü magus n.
büyücü wisard n.
büyücü wyle n.
büyücü hex n.
büyücü hoodoo n.
büyücü hecate [obsolete] n.
büyücü hocus [obsolete] n.
büyücü incantator n.
büyücü prestigiator [obsolete] n.
büyücü sortileger n.
büyücü spaeman [scotland] n.
büyücü spaer n.
büyücü witching adj.
büyücü necromantic adj.
Religious
büyücü magian n.
Slang
büyücü wand waver n.

Significados de "büyücü" con otros términos en diccionario inglés turco: 77 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
büyücü kadın witch n.
General
zenci büyücü voodoo n.
büyücü kadın enchantress n.
büyücü hekim witch doctor n.
büyücü kadın sorceress n.
büyücü doktor powwow n.
büyücü doktor voodoo doctor n.
büyücü kadın witch n.
büyücü kadın hag n.
büyücü doktor voodoo priest n.
büyücü doktor medicine man n.
büyücü kadın sibyl n.
yeni zelanda maori kültüründe doktor, büyücü, rahip vb tohunga n.
havaili büyücü kahuna n.
hasadı lanetleyen büyücü blaster n.
usta büyücü archmage n.
usta büyücü archmagi n.
usta büyücü archmagus n.
yüce büyücü archwizard n.
güçlü büyücü archwizard n.
siyah büyücü black sorcerer n.
kara büyücü dark wizard n.
büyücü kadın charmeress n.
afrikalı büyücü a greegree man n.
kara büyücü bakor n.
kara büyücü black magician n.
kara büyücü black witch n.
kadın büyücü wisewoman n.
iyi amaçlarla büyü yapan büyücü white magician n.
büyücü çocuğu hagseed n.
büyücü doktor bokor [haiti] n.
kızıl derililerde büyücü kadın şifacı medicine woman n.
(doğu afrika'da) büyücü hekim mganga [east africa] n.
avustralyalı aborjin büyücü boyla n.
zenci büyücü hoodoo n.
iblisleri yardımına çağıran büyücü demonomagy [obsolete] n.
(güney abd'nin siyahi topluluklarında) büyücü doktor guffer n.
ateşe hükmeden büyücü pyromancer n.
büyücü olan hoodoo adj.
(bir kimse) büyücü conjure adj.
Idioms
büyücü çırağı sorcerer's apprentice n.
Technical
büyücü asası blasting rod n.
Psychology
büyücü bacı soror mystica n.
Social Sciences
(ilkel kabilede) büyücü hekim leaf doctor n.
(ilkel kabilede) büyücü leaf doctor n.
(ilkel kabilede) büyücü hekim witch doctor n.
(ilkel kabilede) büyücü witch doctor n.
(ilkel kabilede) büyücü hekim jujuman n.
(ilkel kabilede) büyücü jujuman n.
(ilkel kabilede) büyücü hekim root doctor n.
(ilkel kabilede) büyücü root doctor n.
(ilkel kabilede) büyücü hekim conjure man n.
(ilkel kabilede) büyücü conjure man n.
(ilkel kabilede) büyücü hekim obeahaman n.
(ilkel kabilede) büyücü obeahaman n.
Literature
kara büyücü black magician n.
kara büyücü black sorcerer n.
History
bir büyücü hekimin yöntemlerini uygulayan kimse witch doctor n.
surinam'da kahin veya büyücü olduğuna inanılan kimse locoman n.
Religious
büyücü doktor jujuman n.
büyücü doktor obeahman n.
büyücü doktor root doctor n.
büyücü doktor leaf doctor n.
Mythology
kral arthur efsanesinde büyücü merlin'i kandırıp baştan çıkaran vivian'la özdeşleştirilen doğaüstü varlık lady of the lake n.
baş büyücü archimage n.
kral arthur döneminde bir büyücü kadın vivian n.
kral arthur döneminde bir büyücü kadın vivien n.
(kral arthur efsanesi'nde) kral arthur'un danışmanı olan büyücü ve kahin merlin n.
kral arthur'un üvey kız kardeşi ve kötü büyücü morgan le fay n.
kral arthur'un üvey kız kardeşi ve kötü büyücü morgain le fay n.
(alman efsanesinde) güç ve bilgi için ruhunu şeytana satan büyücü ve simyacı faust n.
Archaic
baş büyücü warlock n.
erkek büyücü warlock n.
büyücü erkek witch n.
Entomology
büyücü güve tırtılı hag moth (phobetron pithecium) n.
Modern Slang
ortaçağ'da bir kişinin cadı/büyücü olup olmadığını anlamak için kullanılan suda yaşayan kuş (kişi kuşla aynı kilodaysa o kişinin cadı/büyücü olduğuna karar verilirdi) a duck expr.
Anthropology
(ilkel kabilede) büyücü hekim sangoma [south africa] n.