Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | büyük bölüm | preponderancy n. |
General | büyük bölüm | substance n. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | daha büyük bölüm | feck [obsolete] n. |
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | büyük bir mali kuruluşun geniş bir menkul kıymet portföyünü satın alması ve sonra bunu bölüm bölüm müşterilerine satması | bought deal n. |
Technical | ||
Technical | büyük metal klişe gövdesi veya stereotip/elektrikli klişe tabanında boşluk ya da oyuk bölüm | core n. |
Marine Biology | ||
Marine Biology | büyük, çıplak, çiçek benzeri hidrantları olan hidroitleri içeren bir bölüm | tubulariae n. |
Marine Biology | büyük, çıplak, çiçek benzeri hidrantları olan hidroitleri içeren bir bölüm | tubularida n. |
History | ||
History | antik atinalılar arasında en büyük siyasi alt bölüm | phyle n. |