Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
birbirinden farklı
Significados de
"birbirinden farklı"
en diccionario inglés turco : 2 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
birbirinden farklı
several
adj.
2
General
birbirinden farklı
different from each other
adj.
Significados de
"birbirinden farklı"
con otros términos en diccionario inglés turco: 64 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
birbirinden epey farklı şeylerden oluşan karışım
potpourri
n.
2
General
birbirinden farklı iki hayvan türünü çiftleştirme
cross breeding
n.
3
General
birbirinden çok farklı çeşitleri içeren
mingle-mangle
n.
4
General
birbirinden gece gündüz kadar farklı olmak
be as different as night and day
v.
5
General
birbirinden çok farklı şeylerden oluşan (grup)
motley
adj.
6
General
birbirinden farklı yükseklikte olmayan
level
adj.
7
General
birbirinden çok farklı kişilerden (takım)
motley
adj.
8
General
birbirinden farklı küçük unsurlara bölünmüş
atomistical
adj.
9
General
birbirinden farklı birden fazla çiçeğin olgunlaşan yumurtalıklarının kaynaşmasıyla geliştirilen
multiple
adj.
10
General
normalde birbirinden bağımsız veya farklı çıkarlara sahip tarafları birbirine bağlama
cross-cutting
adj.
Phrasals
11
Phrasals
iki veya daha fazla birbirinden farklı şeyin genlerinin yeniden birleşmesini sağlamak
splice together
v.
12
Phrasals
birbirinden farklı/alakasız insanları bir araya getirmek
toss together
v.
Idioms
13
Idioms
birbirinden farklı yollara doğru gitme zamanı
a parting of the ways
n.
14
Idioms
birbirinden farklı yollara doğru gitme zamanı
the parting of the ways
n.
15
Idioms
birbirinden farklı yollar denemek
ring the changes
v.
16
Idioms
birbirinden gece gündüz kadar farklı olmak
be like chalk and cheese
v.
17
Idioms
birbirinden gece gündüz kadar farklı olmak
be as different as chalk and cheese
v.
18
Idioms
birbirinden çok farklı olmak
be miles apart
v.
19
Idioms
birbirinden farklı fakat birbirini tamamlayan parçaları (kıyafet, eşya) seçip bir araya getirerek uyumlu/düzenli bir takım oluşturmak
mix and match
v.
20
Idioms
birbirinden gece ile gündüz kadar farklı olmak
be as oil and water
v.
21
Idioms
birbirinden gece ile gündüz kadar farklı olmak
be like oil and water
v.
22
Idioms
tamamen birbirinden farklı olan
as alike as chalk and cheese
adj.
23
Idioms
birbirinden çok farklı
chalk and cheese
expr.
24
Idioms
birbirinden dünya kadar farklı
chalk and cheese
expr.
25
Idioms
birbirinden dağlar kadar farklı
chalk and cheese
expr.
Trade/Economic
26
Trade/Economic
bir şirket içinde birbirinden farklı departmanlarda çalışma
rotating jobs
n.
27
Trade/Economic
firmanın farklı ürün gruplarındaki müşterilerine birbirinden bağımsız bayiler aracılığıyla hizmet verdiği sistem
service-firm-sponsored retail franchising
n.
Politics
28
Politics
birbirinden farklı görüşlere sahip gruplardan oluşan
rainbow
adj.
Computer
29
Computer
girişindeki işaretler birbirinden farklı olduğunda 1 çıkışı veren mantıksal devre
xor circuit
n.
30
Computer
girişindeki işaretler birbirinden farklı olduğunda 1 çıkışı veren mantıksal devre
x-or circuit
n.
31
Computer
girişindeki işaretler birbirinden farklı olduğunda 1 çıkışı veren mantıksal devre
xor gate
n.
Railway
32
Railway
yüksekliği birbirinden farklı olan önceden belirlenmiş iki nokta arasındaki hattın uzunluğunu artırarak demiryolundaki eğimi düşürme
development
n.
Marine
33
Marine
bir geminin yüklediği birbirinden farklı mallardan oluşan yük
general cargo
n.
Medical
34
Medical
cilde aynı anda temas ettirilen iki farklı noktanın birbirinden ayırt edilebildiği en küçük mesafe
two-point threshold
n.
35
Medical
cilde aynı anda temas ettirilen iki farklı noktanın birbirinden ayırt edilebildiği en küçük mesafe
two-point limen
n.
36
Medical
(birbirinden) kaçık/farklı konumlu bası yaraları
eccentric located pressure sores
n.
Math
37
Math
birbirinden farklı üç asal sayının çarpımı şeklinde ifade edilen sayı
sphenic number
n.
Logic
38
Logic
birbirinden farklı seçenekleri içeren durum
disjunctive
n.
39
Logic
birbirinden farklı olan iki varlık arasındaki ilişki
diversity
n.
Chemistry
40
Chemistry
bir maddenin orijinal maddeden ve birbirinden farklı iki ya da daha fazla maddeye ayrışması
chemical decomposition reaction
n.
Biology
41
Biology
yapı ve özellik olarak birbirinden farklı bir çift gamet
anisogamete
n.
42
Biology
yapı ve özellik olarak birbirinden farklı bir çift gamet
heterogamete
n.
43
Biology
boyutu birbirinden farklı iki tür gamet içeren eşeyli üreme
anisogamy
n.
44
Biology
boyutu birbirinden farklı iki tür gamet içeren eşeyli üreme
heterogamy
n.
45
Biology
eşeyli üreme sırasında birleşen birbirinden farklı bir çift gamet ile ilgili
anisogametic
adj.
46
Biology
gametlerin birbirinden farklı olduğu bir tür cinsel eşeyli üreme ile ilgili
anisogamic
adj.
47
Biology
gametlerin birbirinden farklı olduğu bir tür cinsel eşeyli üreme ile ilgili
anisogamous
adj.
Botanic
48
Botanic
birbirinden farklı ve denk üç erkeklik organı olan triandria cinsi bitki
triander
n.
49
Botanic
birbirinden farklı ve denk üç erkeklik organı olan bir bitki cinsi
triandria
n.
50
Botanic
komşu olup birbirinden farklı olan bitki grubu
alterne
n.
51
Botanic
(yaprak, çiçek) üst ve alt yüzeyleri birbirinden farklı olan
bifacial
adj.
Agriculture
52
Agriculture
bir tarlada her dönem birbirinden farklı ürünlerin yetiştirilmesi
crop rotation
n.
Social Sciences
53
Social Sciences
(özellikle sosyokültürel olarak) birbirinden farklı kişiler arasındaki evlilik
heterogamy
n.
54
Social Sciences
farklı ticari faaliyetlerin birbirinden ayrılması
demarcation
n.
Education
55
Education
birbirinden farklı birçok dalda eğitim veren (okul vb)
multi-disciplinary
adj.
Linguistics
56
Linguistics
farklı dillerin birbirinden etkilenmesi
crosslinguistic influence
n.
Religious
57
Religious
isa'nın ilahi ve insani olmak üzere iki farklı varlığının birbirinden bağımsız olduğunu ve isa'nın tek kutsal bir kişiliği olduğunu iddia eden dini akım
nestorianism
n.
58
Religious
isa'nın ilahi ve insani olmak üzere iki farklı varlığının birbirinden bağımsız olduğuna inanan ve isa'nın tek kutsal bir kişiliği olduğunu kabul etmeyen
nestorian
adj.
Philosophy
59
Philosophy
her durumun birbirinden farklı olduğuna ve mutlak bir değer yargısı olamayacağına inanan görüş
situationalism
n.
60
Philosophy
kişilerin nesneleri birbirinden farklı algılaması sebebiyle bir şeyin doğru algılandığından emin olunamayacağını ifade eden kavram
barrier of ideas
n.
Geology
61
Geology
birbirinden farklı jeolojik dönemlerde olan
diachronous
adj.
Sport
62
Sport
müsabaka sonunda üç hakemden ikisinin birbirinden farklı kararlar alması sonrası üçüncü hakemin verdiği nihai karar
split decision
n.
Music
63
Music
birbirinden farklı boyut ve sese sahip çift davul
tabla
n.
Slang
64
Slang
birbirinden belirgin şekilde farklı iki arkadaş
mutt and jeff [dated]
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of birbirinden farklı
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy